PİRHA – Emek Partisi (EMEP) Genel Başkanı Ercüment Akdeniz, 18 Aralık Uluslararası Göçmenler Günü sebebiyle yaptığı açıklamada “Dünya, vatanında yaşayabilenler kadar yerinden yurdundan edilen göçmenlerin ve mültecilerindir! Önyargılara, her türden dışsallamaya ve ırkçılığa karşıyız” diye konuştu.
EMEP Genel Başkanı Ercüment Akdeniz, 18 Aralık Uluslararası Göçmenler Günü vesilesiyle basın toplantısı düzenledi. Emek Partisinin Genel Başkanlık İrtibat Bürosu’nda göçmenlerle bir araya gelen Akdeniz, 18 Aralık Uluslararası Göçmenler Günü’nde Katar 2022 Dünya Kupası maçının yapıldığını belirtti. Akdeniz, “Kupa heyecanı kadar, Katar’da hayatını kaybeden göçmen işçilerin hatırlanması, hesabının sorulması gereken bir Uluslararası Göçmenler Günü olarak kayıtlara geçmelidir” dedi.
“6500 GÖÇMEN İŞÇİ CAN VERDİ”
EMEP Genel Başkanı Ercüment Akdeniz, Katar’da stadyum yapımında iş kazaları nedeniyle yaşamını yitiren göçmenleri de anarak “Onların acısını paylaşıyorum” dedi. Akdeniz, 18 Aralık’ın, her yıl Uluslararası Göçmenler Günü olarak kutlandığını vurgulayarak şu konuşmayı yaptı:
“Bu yıl Katar’da düzenlenen Dünya Futbol Turnuvası’nın final maçı da aynı güne denk geldi. Peki, neden böyle bir tercih yapıldı? Mülteciler için mi, elbette hayır. Katar milli günü olduğu için. Katar halkının ulusal değerlerine elbette saygılıyız. Sorun şudur ki, 10 yıl boyunca yapımı süren stadyum inşaatlarında binlerce göçmen işçi can verdi. Fakat onlar için bırakalım bir anıt açılışını, bir saygı duruşu bile yapılmadı. Dolayısıyla 18 Aralık Pazar günü, kupa heyecanı kadar, Katar’da hayatını kaybeden göçmen işçilerin hatırlanması gereken, hesabının sorulması gereken bir Uluslararası Göçmenler Günü olarak kayıtlara geçmelidir.
Körfez Arap ülkelerde uygulanan ‘kafala’ sistemi milyonlarca işçiyi adeta köleleştirdi. İşveren kefilliğini şart koşan bu çalışma sistemi göçmen emekçilerin ekonomik, sendikal, sosyal ve hukuksal haklarını yok sayıyor. Hindistan, Pakistan, Nepal, Filipinler ve Kenya gibi ülkelerden toplanan milyonlarca göçmen işçi Katar’da 10 yıl boyunca ter döktü. Kimi kaynaklar en az 6500 göçmen işçinin can verdiğini kaydediyor. Buna karşın işçilerin davaları sümen altı ediliyor, ailelerine tazminat dahi verilmiyor. Çok uluslu şirketler işçi kanı üzerinden karları katlıyorlar. Bugün yeryüzü üzerinde sayıları 300 milyonu aşan göçmenlerin ezici çoğunluğu işçidir. Katar örneği, uluslararası alanda göçmen işçilerin neler yaşadığının tipik bir resmidir. Dolayısıyla göçmen işçilerin haklarını es geçen tüm 18 Aralık anmaları bize göre sahtedir.
“ULUSLARARASI SENDİKALAR BU SÜRECİN MÜDAHİLİ OLMALI”
Katar 2022 hazırlık ve inşa sürecine, iş kazaları ve iş cinayetlerine ilişkin etkin bir soruşturma başlamalıdır. Tüm bilgiler, ölüm ve yaralanmalar şeffaf biçimde açıklanmalıdır.
İşçi ailelerine, eş ve çocuklarına ulaşılmalı ve bu aileler, tüm haklarıyla birlikte, dava sürecine dahil edilmelidir.
Stadyum, havayolu, ulaşım vb. inşaatlarda işçi canını yok sayan şirketlere ağır ve caydırıcı cezai yaptırımlar getirilmelidir.
Katar’da ölen göçmen işçiler uluslararası işçi sınıfının bir parçasıdır, sınıf kardeşlerimizdir. Uluslararası sendikalar bu sürecin müdahili olmalı ve toplu işçi kırımına karşı iş bırakma dahil çeşitli eylemleri gündemine almalıdır.
Bu düzen değişmedikçe göçler durmayacaktır. Buna mukabil göçlere neden olan kapitalist egemen devletler ‘sınır güvenliği’ altında uluslararası sığınma ve iltica haklarını rafa kaldırıyor. Açıkça söylüyoruz; dünya, vatanında yaşayabilenler kadar yerinden yurdundan edilen göçmenlerin ve mültecilerindir! Önyargılara, her türden dışsallamaya ve ırkçılığa karşıyız. Yerlisi göçmeniyle emekçi halklar el ele vermeli, sömürü ve savaşa karşı birleşmelidir.
Önceleri göçmenler için bir transit ülke olan Türkiye, AKP Hükümeti ve emperyalistlerin pragmatik göç politikaları nedeniyle adeta ‘baraj ülke’ haline geldi. Bu politika hem göçmenleri hem de yerli halkı mağdur etti. Suriye savaşı ve göçünün 12’nci yılında sorun daha da ağırlaşıyor. Düzen partileri ise köklü insani çözüm yerine, yabancı düşmanlığına kapı açıyorlar. Bunu asla kabul etmiyoruz.”
“DÜNYANIN BÜTÜN EZİLEN HAKLARI BİRLEŞİN”
İran’daki baskıcı rejimin katliamlarına da değinen Akdeniz, “Elbette bu durum yeni göçleri tetikleyecek. Masha Amini ve öldürülen diğer insanlar şahsında halkın özgürlük çığlığını selamlıyoruz. Ve bir insanlık suçu olan idamların derhal durdurulması ve yasaklanması çağrısını yapıyoruz” dedi. Akdeniz sözlerine, “Dünyanın bütün işçileri, ezilen haklar ve göçmenler birleşin” diye son verdi.
PİRHA/İSTANBUL
Yoruma kapalı.