Alevi Haber Ajansi

Düzgün Baba Cemevinde yapılan toplantıdan sonra ilk açıklamalar PSAKD ve Yeter Gültekin’den geldi

PİRHA- Hasret Gültekin heykeline ilişkin Dersim’de Düzgün Baba Cemevinde, 5 saat süren bir toplantı yapıldı. Toplantı sonrası Hasret Gültekin’in eşi Yeter Gültekin’in fikri alındıktan sonra bir açıklama yapıldı. PSAKD Genel Başkan Yardımcısı Erol Yeter, anıtı Düzgün Baba’ya emanet ettiklerini, yapılan yere konulmaması durumunda Düzgün Baba Cemevinde kaldırıldığı odada kalmasını istediklerini ifade etti. 

Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Dersim Şubesi Sivas’ta katledilen Hasret Gültekin‘in anıtının Düzgün Baba Cemevine dikilmesi ve ardından yerinden sökülmesi üzerine yaşanan tartışmalara çözüm bulmak amacıyla 25 Temmuz Cumartesi günü Düzgün Baba Cemevinde toplantı çağrısı yapmıştı.

Benzer bir çağrı da Demokratik Alevi Dernekleri (DAD) genel merkezi tarafından yapılmış ve Düzgün Baba cemevinde halkımızla birlikte duracağımız Hak darında ortaya çıkacak sonuca göre hareket edeceğiz denilmişti.

Bu çağrılar üzerine Hasret Gültekin anıtıyla ilgili bugün çeşitli kurum ve ocak temsilcileri, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği’nin daha önce yaptığı çağrıyla bir araya geldi.

Düzgün Baba Cemevi bahçesinde gerçekleşen Hak darına, Dersim ve Nazimiye’den gelen yüzlerce insan katıldı. Toplantıya Dersim’deki ocakları temsilen katılan çok sayıda Pir ve ocak evladının katılımı dikkat çekti. Toplantıya ayrıca konuya taraf olan PSAKD Genel Başkan Yardımcıları ve yöneticilerinin yanısıra yerel yöneticileri, DAD Eş Genel Başkanı ve genel merkez yöneticileri, Düzgün Baba Cemevi yönetimi, DEDEF yöneticileri ve yereldeki birçok örgüt temsilen katıldı.

Yaklaşık 5 saat süren toplantı sonrası Yeter Gültekin ile de görüşerek fikrini alan PSAKD temsilcileri açıklama yaptı.

“ANITI DÜZGÜN BABA’YA EMANET ETTİK”

PSAKD Genel Başkan Yardımcısı Erol Yeter yaptığı açıklamada, anıtı Düzgün Baba’ya emanet ettiklerini, yapılan yere konulmaması durumunda Düzgün Baba Cemevinde kaldırıldığı odada kalmasını istediklerini ifade etti.

Erol Yeter, “Hasret canımız, Düzgün Babaya sığınmıştır, onun emanetidir. Dersim topraklarından çıkması doğru değildir. Bu nedenle anıt söküldüğü yere geri konmayacaksa, dernek yöneticileri tarafından sökülerek kaldırıldığı odada kalması, başka yere taşınmasından daha uygundur” dedi.

YETER GÜLTEKİN: RIZALIK VERMİYORUZ

Öte yandan Yeter Gültekin de 25 Temmuz Cumartesi günü bir açıklama yaptı.

“Hasret Gültekin Heykeli ve 33 CAN’ımızın isimlerinin indirildiği kaideye geri konulmasını diliyorum. Ancak bu yöntemle ‘’bu yıkım utancından’’ kurtulmak mümkün olabilir. Bu gerçekleştirilemez ise Anıt’ın Nazımiye Merkez, Dersim Merkez veya başka bir şehre taşınmasına indirildiği yerden başka herhangi bir yere bu Anıtın yapılmasına rızalık vermiyoruz” diyen Gültekin şunları kaydetti:

“13 Temmuz 2020 Pazartesi gününden bugüne kadar birçok insanla telefon görüşmeleri gerçekleştirdik, sosyal medyada ve gazetelerde yorumlar okuduk.
Bizim paylaşımlarımız sertti belki, çünkü maruz kaldığımız durum çok ağırdı, 19.07.2020 tarihine kadar Sivas Şehitleri Anıtı’nın yıkımını kimlerin gerçekleştirdiği açıklanmamıştı.
19 Temmuz Pazar günü kurumumuz Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Merkezi ve şubelerinden yönetici arkadaşlarımız Düzgün Baba Cemevine gittiğinde bizleri temsil hakkını onlara devrettik ve bugün yapılacak toplantıyı bekledik.
‘’Kutsal mekan’’ ve ‘’Rızalık’’tan bahsedenler 33 CAN’ımızın isimlerini ve tüm Alevilerin ortak kutsallarını ve değerlerini tartışmaya açtılar.
Yakılmıştık, yıkılmıştık ve sonrasında yazılanları, video görüntülü açıklamaları ve yıkılmış heykelin başında fotoğraf çektirenleri görünce canımız daha da yandı.
Anıtı heykeltraş ile birlikte kaideye yerleştirip fotoğraf çektirdiğini ‘’bir emri vakiye maruz kaldık, mecburen yaptık’’ diye açıklama yapan yöneticiler yıkılmış heykelle ‘’yıkım kahramanları olarak’’ fotoğraf çektirip sosyal medyada paylaşabildiler.
2 Temmuz 1993’te Pir Sultan Abdal’ı ve YOL’u yaşatmak için Sivas’a giden ve Madımak Oteli’nde katledilen CAN’larımızın isimlerini hak etmiyorlar.
Günlerdir ‘’ne yapmalı?’’ diye düşünürken yaşanan tüm acılar ve kabuslar yeniden kuşattı yaşamımızı.
Yıkım ve sonrasında yaşananlar toplumun vicdanını ve hafızasını derinden yaraladığı ve ‘’neden YOL’a canlarını verenleri Düzgün Baba’ya teslim edemiyoruz?’’ sorusuna vicdanların huzursuzluğunu giderecek bir yanıt verilemediği için Hasret Gültekin Heykeli ve 33 CAN’ımızın isimlerinin indirildiği kaideye geri konulmasını diliyorum.
Ancak bu yöntemle ‘’bu yıkım utancından’’ kurtulmak mümkün olabilir.
Bu gerçekleştirilemez ise Anıt’ın Nazımiye Merkez, Dersim Merkez veya başka bir şehre taşınmasına indirildiği yerden başka herhangi bir yere bu Anıtın yapılmasına rızalık vermiyoruz.
Toplumsal vicdana inançla, YOL’a canlarını verenlere saygıyla.”
PİRHA/ İSTANBUL
Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak