Alevi Haber Ajansi

‘Devletten maaş alan dedeler, köylerimize yapılan camilerden daha çok zarar verir’-VİDEO

PİRHA – Milletvekili Celal Fırat, AKP hükümetinin kurduğu ve Alevi Diyaneti olarak da adlandırılan Cemevi Başkanlığı’nın dedeleri maaşlı çalıştırmasının Alevi köylerine yapılan camilerden daha fazla zarar vereceğini belirtti. Fırat, “Alevilerin eşit yurttaştık haklarını vermeyen zihniyetten maaş alan kim olursa olsun dışlanması gerektirdiğine inanıyorum” dedi.

Bir gece kararnamesiyle kurulan Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı’nın faaliyetlerine tepkiler yükseliyor. Alevi inancını asimile etme amacıyla kurulduğu ifade edilen Cemevi Başkanlığı yetkilileri, şimdi ise dedeleri maaşa bağlama çalışması yürütüyor.

Yeşil Sol Parti İstanbul Milletvekili Celal Fırat da Cemevi Başkanlığı’nın faaliyetlerini eleştiren bir açıklama yaptı. Fırat, Cemevi Başkanlığı’nın son olarak Hacı Bektaş Veli  anmasına yönelik müdahalesini hatırlatarak, “Asimilasyoncu anma etkinliğini düzenleyen başkanlık ilk icraatı olarak da Pirimiz Hünkar Hacı Bektaş Veli’nin kutsallığını hiçe sayarak Alevi halkına hakaret etti. İnanç önderlerinin tasvirlerinde yer alan aslan ile ceylan sembolünü silerek kendi zihniyetini, ideolojisini ortaya koydu” dedi.

“TOPLUMA İHANET EDEN UNSURLAR!”

Celal Fırat, hükümetin, Alevilerin değerlerini yok saydığının altını çizerek şunları söyledi:

“Sonuç olarak cumhuriyetin birinci yüzyılında Alevilerin eşit yurttaşlık taleplerine kulak tıkayan devlet Kültür Turizm Bakanlığı’na bağlı bu kurdukları daire başkanlığını (Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı) asimilasyon politikaları yürütmeye yönelik çalışmalar yürüttüğünü acı bir çerçeve görüyoruz. Yanı sıra son zamanlarda köy köy dolaşarak, özellikle bu daire başkanlığı içimizdeki Hızır Paşaları gönderterek Alevi dedelerine, köy muhtarlarına, oradaki ocakzade yol evlatlarına, Alevi köy muhtarlarına, cemevi yöneticilerine ve kendilerine yandaş gördükleri şahıslara giderek, Kültür Bakanlığı’nın daire başkanlığına bağlı ücret karşılığında devşirilmek ve Alevileri asimile etmek için yok edebilmek amacıyla maaşa bağlama yolunu kurduğunu üzülerek görüyoruz. Bu bile devletin Alevilere bakışının net çerçevesi. Devletin bu kadar ötekileştirdiği, halkları birbirine düşman ettiği, cemevlerini ibadethane olarak kabul görmediği, zorunlu din derslerini topluma dayattığı bir zamanda topluma ihanet eden bu unsurları görmezlikten gelmememiz lazım. Oysa ki bu dedelerimiz hep Hz. Hüseyin’in mücadelesinden bahsederler. Hz. Hüseyin şu an bu maaşı alan bu kişileri görseydi o zülfikarı bunların başına çalardı. Net bir çerçeve söyleyebilirim. Hz. Hüseyin ne söylüyor? Çocuklarının başları kesilmesine rağmen günün Yezidi’ne biat etmiyor. ‘Aç kal alçalma. Onursuz bir şekilde yüz gün yaşayacağıma, izzetli bir şekilde bir gün yaşarım’ der. Biz cemlerimizde, Hz. Hüseyin’e ağlıyoruz, Ehlibeyte ağlıyoruz. Şu an Hüseyin şu toplumun halini görse şunu söylerdi; ‘Ey Aleviler, bana niye ağlıyorsunuz? Kendi halinize ağlayın. Ben ağlayacak bir şey yapmadım, mücadele ettim ve bu mücadelenin arkasında hayatımı kaybettim.’

“MAAŞLI DEDELER O CAMİLERDEN DAHA ÇOK ZARAR VERECEKLERDİR”

Alevi köylerine yapılan camileri hatırlatan Celal Fırat, “Camileşmeyle beraber imamlar atandı. Halk nezihinde bu kabul görmedi. O giden imamlar belli bir süre içerisinde oralardan çıkmak zorunda hissettiler. Çünkü toplum dışladı onları. Ama şu an bu maaşa bağladıkları dedeler, o camilerden daha çok Alevi toplumuna zarar vereceklerdir. Devlet bunu görüyor, hissediyor, o anlamıyla ilgili ciddi bir çalışma var. Halkımızın, toplumumuzun, kurumlarımızın hep beraber bu çerçevede cemevlerini ibadethane görmeyen, Alevilerin eşit yurttaştık haklarını vermeyen bu zihniyetten maaşı alan kim olursa olsun dışlanması gerektirdiğine inanıyorum” dedi.

Alevilerin devletten eşit yurttaş olarak görülmeyi istediğini belirten Fırat, şöyle devam etti:

“Gene hep beraber sorunlarımızı konuşalım. Kürtlerin, Alevilerin, Rumların, Ermenililerin, Sünnilerin kimin sorunu varsa çözüm üretelim. Ne demek yani? Şu an bir inanç, ‘benim itikat inancım budur’ diyorsa sen onun karşısında farklı bir şey mi yaratacaksın? Bu bile devletin ne kadar ötekileştiren bir zihniyetinin olduğunu gösteriyor. Gelin hep beraber enerjimizi birbirimize harcamayalım. Oturalım, muhabbet edelim.

“BU YOL SAHİPSİZ DEĞİL”

Son olarak sorumu söylemek isterim ki bu yol sahipsiz değildir ama sahibi de sizsiniz. Her bir canımız, kendi ikrarına inancına, kapı komşusuna sahip çıkarsa inanın ki yeryüzünün her yerini cennete çeviririz. Bu çerçevede işi birilerine havale etmeyelim. Her birimiz sorumluluk alalım. Olduğumuz yerlerdeki bu mantığa teslim olan kim olursa olsun tepkimizi dillendirelim.

“ÇEDES ALEVİ HALKINA DAYATILIYOR”

Şu süreçte ÇEDES (okullara imam atanması) projesini Alevi halkına dayatmaya gayret gösteriyorlar ki bu sadece Alevilerin meselesi de değil. Eğitim herkesin özgürce kendini ifade ettiği bir eğitim olması gerekiyor. Ama maalesef egemen zihniyet, bizi farklılaştırmaya gayret gösteriyor. Her canımızın kendine, çocuklarına, yarınlarına ve bu güzel topraklara sahip çıkması gerektiğine inanıyoruz.”

PİRHA/ANKARA

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak