Alevi Haber Ajansi

Dersim’de ‘barış’ paneli: Kürt sorunu çözülmeden barış sağlanmaz-VİDEO

PİRHA- 1 Eylül Dünya Barış Günü dolayısıyla düzenlediği panelde konuşan HDP Grup Başkan Vekili Meral Danış Beştaş, panzer çarpması sonucu yaşamını yitiren çocukları hatırlatarak, “Kürt sorunu çözülmeden barış sağlanmaz” dedi.

Emek ve Demokrasi Güçleri tarafından organize edilen ve 1 Eylül Dünya Barış Günü etkinlikleri kapsamında “ Güncel Gelişmeler Işığında Barış ve Demokrasi Mücadelesi” konulu panel Sanat Sokağı’nda gerçekleştirildi.

Moderatörlüğünü Dersim Barosu’nadan avukat Çağla Yolaşan’ın yaptığı panelde Halkların Demokratik Partisi (HDP) Grup Başkan Vekili Meral Danış Beştaş ile EMEP Genel Yönetim Kurulu Üyesi Levent Tüzel katıldı.

Kürtçe, Türkçe, “ Savaşa, Şovenizme ve sömürüye karşı barışı inşa edelim” yazılı pankartın asıldığı panele çok sayıda kişi katıldı.

“BARIŞ GÜNÜ ETKİNLİKLERİNE HUKULSUZ ŞEKİLDE İZİN VERİLMEDİ”

Burada ilk olarak konuşan HDP Grup Başkan Vekili Meral Danış Beştaş, ülkede onurlu bir barışın tesis edilmesi gerektiğini vurgularken, İstanbul ve Diyarbakır’da gerçekleştirilmek istenen dünya barış günü etkinliklerinin hukuksuz bir şekilde izin verilmediğini hatırlattı. Beştaş, “Türkiye’de su gibi barışa ihtiyacımız var. Çünkü ülkede kan akmaya devam ediyor. Dün gece 7 yaşında bir çocuk sokakta bisikletiyle giderken bir zırhlı araç tarafından katledildi. ‘Kaza oldu’ denildi. Bu bir kaza mı gerçekten sormak istiyorum. Bu kazada neden hep Kürt çocukları öldürülüyor. Bölgedeki kolluk gücünün ne kadar umursamaz olduğunu  gösteriyor. 6 yılda 123 insan çoğu çocuk öldürüldü. Muhammet ve Furkan kendi evlerinde uyudukları sırada evlerine giren panzer tarafından öldürüldü. Yargılama sonucu 19 bin lira para cezası alındı. Tutuklanmadılar dahi. Bir panzer evin içinde çocukları öldürüyor ve cezasız bırakılıyor. Kürt düşmanlığı politikası yürütülüyor. Bunun faili yalnızca panzeri sürenler değil, ülkeyi kutuplaştıran, ayrıştıranlardır. Tek adam rejimi dediğimiz mesele tam da bu atmosferi sağlıyor” dedi.

“ÇÖZÜM SÜRECİNİ SAVUNUYORUZ”

AKP’nin politikalarına işaret eden Beştaş,  gerçekleştirilen cinayetlerin cezasız bırakıldığına dikkat çekti. Beştaş, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin  (AİHM) HDP’ye yönelik  kararlarını hatırlatarak, “AİHM’in kararını yok sayamazlar. AİHM ‘HDP’ye yönelik tüm baskılarınız siyasidir’ dedi. Bu kararı kabul etmeyerek Kobane’ye ilişkin bir dava açtılar. Çözüm sürecinde gerçekleştirilen görüşmeler kapatma gerekçesi olarak gösteriliyor. 2012-2015 yılları arasında tüm bölgelerde herkes derin bir nefes alıyordu.  Savaş biterse sosyal bir refah sağlanacak. Daha ileriye gideceğiz diye bir umut vardı. Oyları düşen AKP ise bu süreci önce buz dolabına attı, ardından ise Diyarbakır’a gelerek bu süreçte söylediklerinin arkasında olduklarını söyledi. Konuşmaları gerçekten akıl almıyor. Ellerindeki tüm imkanları kullanarak bizleri siyaset dışı bırakmaya çalışan bir akıl var karşımızda. Biz HDP olarak çözüm sürecini savunuyoruz. Bu ülkedeki her bir yurttaşların haklarını savunuyoruz” ifadelerini kullandı.

“İKTİDAR İNANCA, SİYASETE YÖNELİK AYRIMCLIK YAPIYOR”

İktidarın inanca, cinsiyete yönelik ayrımcılık yaptığına dikkat çeken Beştaş, “Alevilere, kadınlara dönük ayrımcılık politikaları sürdürülüyor. Cemevleri hala ibadethane olarak kabul edilmedi. Kadınların haklarını savunan İstanbul Sözleşmesi feshedildi. Bizler tüm halkların haklarını savunuyoruz, savunacağız. Dersim’de ormanlar yanmıyor, yakılmıyor. Bu ülkede gerçek bir barış sağlanmadan, çatışmalar bitmeden demokrasi tesis edilemez. Demokrasiyi sağlamak  herkesin görevi. Kürt sorunu çözülmeden demokrasi, barış sağlanamaz. İnsanlar ana dilinde konuşamıyorsa, kendi inancına göre  ibadet edemiyorsa, kadınların yaşam güvencesinin olmadığı sürece demokrasi, barış gerçekleşemez. Önemli olan birlikte mücadelenin koşulu sağlamak. Bingöl, Dersim ve Bitlis’te orman yangınları yaşanıyor. Ulusal kanallarda haber olmuyor. Muğla, Marmaris ve orman yangınlarının olduğu tüm illere geldik. Ancak acılarda ayrım yapılıyor. Yoksulluk açlık sınırının altında. Doğalgazdan, elektriğe suya her kaleme zam geliyor. AKP ekonomide, sağlıkta ve aslında tüm alanlarda dökülüyor. Maske dağıtamadılar. Bu kadar beceriksiz bir iktidarla karşı karşıyayız. Tüm bu sorunların nedeni savaş. Halka ayrılması gereken bütçe savaşa ayrılıyor görüyoruz” diye belirtti.

Beştaş, “Türkiye’de halklar bir arada bu mücadeleyi yürütürse gelecek aydınlıktır” sözleriyle konuşmasını sonlandırdı.

“ORTAK YAŞAM ACIMASIZ POLİTİKALARLA ENGELLENMEK İSTENİYOR”

Ardından söz alan EMEP Yönetim Kurulu Üyesi Levent Tüzel ise, dünya devletlerinin neden olduğu savaşın devam ettiğine dikkat çekerek şunları belirtti:

“Ülkemizin içinde bulunduğu coğrafya bir cehennem yaşıyor adeta. Bloklar tarihten bu yana olageldi. Batılı emperyalistler, doğuda gelişen emperyalistlerle blok oluşturdular. Kapışma sürüyor. Son kapışmanın Afganistan olduğunu görüyoruz. Yaşananların bir nedeni de Türkiye’nin her yerde kılıç sağlayarak büyük devlet olma hayali. Sermaye güçlerinin, tekellerin planları var. Ortadoğu halkları bu şekilde kan ağlıyorken, hiç şüphesiz bugün ülkeyi yönetenler sorumluluğunu, hesaplarını göz ardı etmemek gerekiyor. Bizi yönetenler çok büyük büyük laflar ediyorlar. Suriye’de 10 yıla varan mülteci sorunun sorumluları batılı ülkelere efelenip, şantaj  yapıyorlar. Ne yazık ki asker gücüyle büyük devlet olunmuyor. 20 yıllık tek adam rejiminin geldiği son aşama budur. Alkışlanan, selamlanan olmaktan çok eleştiren pozisyondalar. Bunun en çok zararını ülkemizdeki halklar çekiyor. Göçmen ve mülteciler sorunu dünya savaşının doğrudan sonucu. Ülkemizde bu sorun siyaset kurgusu ve malzemesi olarak kullanılıyor. İktidar para hesaplarıyla milyonlarca emeği sömürülen göçmenler üzerinden siyaset sürdürüyor. CHP ve İYİ parti gibi düzen partileri de ‘onları geri göndereceğiz’ demekten öteye gitmiyor maalesef. Bölge halkları için tehdit oluşturan mülteciler değil, barışa, emeğe kast eden, demokrasiden zerre nasibini almamış yöneticiler, sermaye grupları ve bunlara bağlı olan siyasilerdir. Ülkemizde verilen büyük bedeller var. Halkların ortak yaşamı acımasız politikalarla engellenmek isteniyor. Panzer tarafından ezilen Miraç buna bir örnektir.”

Panel yurttaşların sorularına verilen cevaplar ardından son buldu.

PİRHA/DERSİM

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak