PİRHA – Depremin yaşandığı illerde demografik yapının bozulmak istendiğini belirten DAD Ankara Şube Eşbaşkanı Mustafa Karabudak, “Devlet tarafından insanların sorunlarının giderilmeyip, göçe zorlamalar söz konusu. Gelenlere elimizden geldiğince yardımcı oluyoruz ancak herkes kendi ocağına, yurduna sahip çıkmalı” dedi.
Merkez üssü Maraş olan depremler sonrasında yüzbinlerce kişi şehirlerini terk etmek durumunda kaldı. Ankara da büyük göç alan iller arasında yer alıyor.
Ankara’nın Mamak ilçesi Tuzluçayır semtini tercih eden depremzedeler, bulabilirlerse kiralık evlerde ya da yakınlarının yanlarında yaşamlarını idame etmeye çabalıyor.
Ana Fatma Cemevi Demokratik Alevi Dernekleri (DAD) Ankara Şube Eşbaşkanı Mustafa Karabudak ve DAD üyesi olan Abuzer Kısa, Tuzluçayır Mahallesi başta olmak üzere gelen depremzedelere nasıl destek olduklarını anlattı.
Musatafa Karabudak, hergün çok sayıda yurttaşın, destek almak için cemevinin kapısını çaldığını belirtti.
“MÜLK SAHİPLERİ, DEPREMİ FIRSATA ÇEVİRME ÇABASINDA”
Yardım kampanyasının devam ettiğini anlatan Mustafa Karabudak, öncelikle barınma konusuna çokça talep aldıklarını belirterek şunları söyledi:
“Bizler birebir ya da kurumsal ilişkiler üzerinden depremzedelere ulaşıyoruz. İmkanlarımız doğrultusunda onlara kısa vadede de olsa çare olmaya çalışıyoruz. En çok barınma ve gıda konusunda talepler alıyoruz. Gelen aileler, belli yerlere yerleştirildi ama kiralık ev sorunu da var. Emlakçılar ya da mülk sahipleri bunun farkında ve fırsata çevirme durumları söz konusu. Kiralar 2, 3 kat arttı. Bizler bunu her yerde dile getiriyoruz. Bunun doğru olmadığını söylüyoruz. Çünkü gelenler darda zorda kalan insanlar. Her şeyini kaybetmiş, ekmeğe muhtaç durumdalar. Bizler Mamak’taki kurumlar olarak elimizden geldiğince yardımcı oluyoruz. Şu an öncelikli talepler arasında gıda yardımı bulunuyor. Bunun haricinde hijyen malzemeleri, okul kıyafetleri, öğrencilerin kırtasiye malzemeleri talep ediliyor. Sürekli merkez koordinasyon ile irtibat halindeyiz, herkes kendi imkanlarıyla bir şekilde merhem olmaya çalışıyor.”
“HERKES KENDİ OCAĞINA, YURDUNA SAHİP ÇIKMALI”
Karabudak, devletin, deprem bölgelerini boşaltmak gibi bir amaç taşıdığını da ifade ederek şunları söyledi:
“Var olanı paylaşmak, pişen aşın paylaşılması, darda, zorda kalana kapılarını açmak, bu anlamda kendi imkanlarımızla iyi şeyler yaptığımızı düşünüyoruz. Farklı illerde tüm cemevleri kapılarını açtı, cemhanelerini yatakhaneye çevirdi, yemekhanelerini hizmete açtı. Önemli olan budur. Bizim inancımızda da lokmamızı paylaşmak vardır. Öncelikle buraya gelen ailelerin ilk önce kısa vadedeki sorunlarını çözmeye çalışıyoruz ama şunu da belirtiyoruz, belli bir süre sonra yurtlarınıza geri dönün.
Oradaki demografik yapıyı bozmak istiyorlar. Bu resmen bir sürgündür. Çünkü oradaki insanlara çadır kurmama, devlet tarafından sorunlarının giderilmemesi bir anlamda göçe zorlamaktır. Depremzedelere ‘burada bir süre kalın, evet psikolojik olarak iyi değilsiniz, her şeyinizi de kaybettiniz ama kendinizi toparladıktan sonra da topraklarınıza geri dönün buralarda kalıcı olmayın’ diyoruz. Oralar boş kalmamalı, herkes kendi ocağına, yurduna sahip çıkmalı. Evet oralar bizim toprağımız, köklerimiz oralarda ve o nedenle oralara geri dönmeliyiz.”
“LOKMALARINIZI BU İNSANLARLA PAYLAŞIN”
Mustafa Karabudak, Ankara’ya gelen depremzede ailelerin çok kalabalık şekilde aynı evlerde yaşamak zorunda kaldıklarını anlatarak, “Zor zamanlardan geçiyoruz. Kış dönemi, 2, 3 aile bir arada yaşıyor. Onların şu anki en büyük eksiği gıda malzemesi. Hızır ayındayız, vicdanlı insanlara sesleniyoruz; lokmalarınızı bu insanlarla paylaşın. Biz de bu lokmaları ihtiyaç sahiplerine ulaştırmak için vesile oluyoruz. Az da olsa dar zamanda yardıma muhtaç canlarımızın Hızır’ı olalım diyoruz” dedi.
“CEMEVLERİNİ SIĞINAK OLARAK KABUL ETMELERİ ONORE ETTİ”
DAD üyesi olan Abuzer Kısa da evinde 3 depremzedeyi ağırladığını belirterek, “Gerek Ankara’da gerek de bölgedeki cemevlerinin hizmet vermesi elbette bizi onore etti. Halkımızın da dayanışma içerisinde olup cemevlerine başvurmaları, cemevlerini kendilerine sığınak olarak kabul etmeleri elbette bize onore etti. Biz de halktan gelen dayanışma lokmalarını aldık, gelen depremzedelerle paylaşmak için elimizden gelen gayreti gösterdik” diye konuştu.
Gerek Tuzluçayır’da, gerek merkezi koordinasyonlarla beraber çalışma yürüttüklerini ifade eden Kısa, “Şu ana kadar buraya gelen depremzedelerin evlere yerleştirilmesi konusunda birtakım adımlar atıldı ama buradaki depremzedelerin daha çok psikolojik desteğe ihtiyaçlarının olduğunu tespit ettik. Buraya gelen öğrenci çocuklar, kırtasiye malzemeleri konusunda destek bekliyor. Halkımızdan da bu konuda beklentimiz var. Toplumda fazla dairesi olan varsa bu konuda da bize ulaşmaları konusunda beklentimiz var. Şu anda Alevi kurumları olarak gerçekten çok güzel koordine olduk. Her türlü ihtiyaca anında karşılık verecek durumdayız” ifadelerini kullandı.
Eren GÜVEN/ANKARA
Yoruma kapalı.