Yeni Yaşam gazetesinin sorularını yanıtlayan Selahattin Demirtaş, tecridin kaldırılması için herkesin elindeki bütün imkanlarıyla açlık grevindekilerin talebini görünür kılmasını istedi. Seçimlere ilişkin de Demirtaş, “Gerekirse bağrınıza taş basın, ama mutlaka sandığa gidip ‘faşizme hayır’ anlamına gelecek oyunuzu kullanın” dedi.
HDP önceki dönem Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, 31 Mart yerel seçimleri, HDP’nin yerel seçim stratejisi, DTK Eş Başkanı Leyla Güven öncülüğünde başlatılan ve binlerce kişinin katılımıyla devam eden açlık grevlerine ilişkin Yeni Yaşam gazetesinin sorularını yanıtladı.
Demirtaş, Leyla Güven’in tecride karşı başlattığı açlık grevine ilişkin, “Leyla Güven şahsında başlayan ve 135’inci güne gelen (bugün itibariyle 136’ncı gün) açlık grevleri AKP-MHP faşizminin korkuya ve zorbalığa dayalı sahte gücünü sarsacak düzeyde güçlü bir eylemdir. İçinden geçtiğimiz dönemin dezavantajlı bazı koşulları nedeniyle toplumsal sahiplenmenin ve görünürlüğün eksik kalmış olması, eylemin niteliğini değiştirmez. Bu duruş ‘Ben, zulmünü de faşizmini de kabul etmiyorum. Bütün ruhumla ve bedenimle dimdik ayaktayım, direniyorum’ duruşudur. İmralı tecrit sistemi, Sayın Öcalan’ın avukatlarıyla ve ailesiyle görüştürülmüyor olmasından ibaret bir uygulama değildir. Tüm topluma dayatılmış cebir ve cendere sisteminin genel adıdır artık tecrit. Ve bu tecrit kırılmadan özgürlükler, demokrasi ve barış yolunda mesafe kat etmek imkansızdır. Bu nedenle herkesin doğru bir tutumla ve seçim çalışmalarıyla birlikte, bedeli ne olursa olsun bu talepleri sahiplenmesi gerekir. Herkesin, elindeki bütün imkanlarla bu talepleri görünür kılması gerekir” dedi.
“ZÜLKÜF ARKADAŞIMIZ GÖZÜNÜ KIRPMADAN CANINI ORTAYA KOYDU”
Tecridi protesto etmek için yaşamına son veren Zülküf Gezen’i de anan Demirtaş, “Bu vesileyle, mevcut faşizm politikalarına karşı fedai bir duruş ortaya koyan Zülküf Gezen arkadaşımızın şehadetine hem büyük anlam biçiyor hem de büyük üzüntü duyuyorum. Arkadaşımızın, gözünü kırpmadan canını ortaya koyduğu bu süreçte kimsenin küçük hesap içine girmemesi lazım. Zülküf arkadaşımızın ailesine ve tüm halkımıza başsağlığı dileklerimi iletmek istiyorum. Leyla Güven ve açlık grevleri, barış isteyenler için bir turnusol kağıdıdır artık. Faşizmi yenmenin de yolunu işaret eden aydınlık bir duruştur. Umarım bir başka can kaybı yaşanmadan konunun muhatapları meseleyi ve talepleri ciddiye alırlar” diye konuştu.
“BAĞRINIZA TAŞ BASIN AMA OYUNUZU KULLANIN”
31 Mart yerel seçimlerine bir hafta kala halka çağrıda bulunan Demirtaş, şöyle dedi: “Bütün halkımıza, tabanımıza çağrım ve varsa azıcık hatırım, ricam şudur ki, gerekirse bağrınıza taş basın, ama mutlaka sandığa gidip ‘faşizme hayır’ anlamına gelecek oyunuzu kullanın. Seçim sonuçları, demokrasi ve barışın gelişmesine fırsat sunabilir. Oyunuz bu nedenle çok kıymetlidir. Seçimi boykot etmeyi asla düşünmeyin. Biz partililerimizden, aday çıkarmadığımız yerlerde CHP veya İYİ Parti’ye severek veya gönülden oy vermelerini beklemiyoruz. Bu gerçekçi de değildir. Ama bazen bir tek oy, birçok mesaj içerir. İşte sizin oyunuz ‘çok mesajlı bir güce’ sahip, stratejik bir oydur. 31 Mart Pazar günü, oyunuz seçim sandığının yanında sizleri bekliyor olacak. Oyunuzu orada bırakmayın, heba olmasın. Sandığa mutlaka gidin ve o değerli oyunuzu kullanın. Sonrası, doğru bir politik mücadele ile birlikte, demokratik zaferi kesinlikle getirecektir. Dışarıda olsaydım kararsız seçmenimizi ikna etmekte elbette daha fazla fırsatımız olurdu. Ama buradan, kısıtlı imkanlarla da olsa elimden geleni yapmaya çalışıyorum.
METROPOLLERDEKİ KARARSIZ ARKADAŞLARIMA MESAJIM: OYUNUZU KULLANIN
Metropollerde içi rahat olmayıp da kararsız kalan bütün arkadaşlarıma mesajım şudur: Bütün sorumluluğu ben şahsen alıyorum, oyunuzu kullanmanız ricamı iletiyorum. Buradan şu anlam çıkmasın; ‘Acaba bizim bilmediğimiz gizli şeyler mi var da, bu kadar ısrar ediliyor?’ Hayır. Gizli saklı hiçbir şey yok. Açık bir faşizm ve ona karşı açık, yürekli, cesur bir direniş var. Faşizmi geriletecek, sınırlayacak, zayıflatacak her imkan bize güç verecektir. Komplovari, derin analizlere çok da gerek yok: Sandığa gidin ve bu haysiyetsiz politikalara bir ders verin. Bunlara ders vermek bile, sandığa gitmek için yeterli bir gerekçedir. Bütün halkımıza selamlar, sevgiler ve başarılar. Mutlaka kazanacağız!
Demirtaş, seçim sürecinden beklentilerini de madde madde şu şekilde anlattı:
1. Biz terörist değiliz, yıllardır devam eden iktidar terörünün mağdurlarıyız.
2. Biz bölücü değiliz, bölücülüğe maruz kalmış bir halkız.
3. Ne yaparsanız yapın; hangi yalan, iftira ve tehdide sığınırsanız sığının, sizin zihniyetinizi de kayyumlarınızı da sandığa gömecek olanlarız.
4. Bizim CHP veya İYİ Parti ile ne ittifakımız ne de işbirliğimiz vardır. Ama sizi tarihin çöp sepetine göndermek için Batı’da CHP ve İYİ Parti’ye rağmen onların adaylarını destekleyeceğiz ve iktidarınızı sallayacağız.
5. HDP’lileri aptal zannedenler, zekanın keskinliğini 31 Mart’ta sandıkta görecekler.
Yoruma kapalı.