Alevi Haber Ajansi

Demirtaş, AİHM Büyük Daire’ye başvurdu

Selahattin Demirtaş’la ilgili tahliye edilmesi yönünde karar veren AİHM kararının uygulanmamasının ardından siyasetçinin avukatları, AİHM Büyük Daire’ye başvurdu; dosyanın ifade özgürlüğü ihlali yönünden de incelenmesini istedi.

Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) önceki Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş adına avukatları, tutukluluğuna son verilmesi gerektiğine hükmeden Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi 2. Daire kararında, davada incelenmeyen, kabul edilemez bulunan ve ihlal bulunmayan hakların, AİHM Büyük Daire’ce yeniden incelenmesi talebiyle 19 Şubat 2019’da başvuru yaptı.

AİHM’in uygulanmayan 20 Kasım 2018 tarihli kararıyla ilgili hükümet de temyiz yoluna başvuracağını açıklamıştı.

Demirtaş davasında, kararın Büyük Daire tarafından görülmesi talebi hem Demirtaş’tan hem de hükümetten geldi. Hükümet dilekçesinde, AİHM’in verdiği ihlal kararlarının yeniden değerlendirilmesini talep etti.

Konuyla ilgili 23 Şubat’ta açıklama yapan avukatlar, başvuru sonrasındaki hukuki süreci şöyle anlattı:

“Yılda 6-7 defa toplanan ve Daire kararında yer almamış beş hakimden oluşan bir panel, davanın Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 43. Maddesinde gösterilen Büyük Daire tarafından yeniden ele alınması koşullarını karşılayıp karşılamadığına karar verecek.

“Panel olumlu bir karar verirse dava Büyük Daire tarafından yeniden değerlendirilecek.

“Panelin olumsuz karar vermesi durumunda ise karar Sözleşme hukuku açısından kesinleşmiş olacak ve uygulanmasının takibi için Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesine iletilecek.

“Kararın uygulanması için devletin yasama, yürütme ve yargı organlarının atması gereken adımların takibi, Bakanlar Komitesi tarafından yapılacak.”

Hükümet AİHM kararının ardından, “kesinleşmediği sürece bağlayıcı olmadığını” ileri sürmüştü.

BAŞVURUDA ‘İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ’ VURGUSU

Prof. Dr. Başak Çalı ve Dr. Kerem Altıparmak’ın yazdığı Büyük Daire başvurusunda şu ifadeler yer aldı:

“AİHM 2. Daire, kararında ifade özgürlüğü hakkının, davada bulunan diğer ihlaller göz önüne alınınca denetlenmesine gerek olmadığını ifade etti.

“Oysa Demirtaş’ın AİHM’e başvurusundaki temel sav, muhalif görüşlerini dillendirmesinin bir sonucu olarak milletvekilliği dokunulmazlığının kaldırıldığı, hakkında ceza soruşturmalarının açıldığı ve ardından da tutuklandığı şeklindeydi.

“Büyük Daireye yapılan başvuruda, aleyhinde hazırlanan tüm fezlekelerin ve 31 fezlekenin birleştirilmesiyle Mahkemeye sunulan iddianamedeki iddiaların, 2007-2016 yılları arasında, TBMM içinde ve dışında milletvekili unvanıyla yaptığı ve ifade özgürlüğü hakkı kapsamındaki konuşmalar olduğu belirtildi.”

Büyük Daire’nin başvuruyu bu yönden değerlendirmesini talep eden hukukçular ayrıca, sadece muhalif parti milletvekillerini etkileyen, dokunulmazlıkların bir defaya mahsus kaldırılması uygulamasının hiçbir Anayasal denetime tabi tutulmadığı ifade edildi.

Başvuruda, “muhalif siyasetçilerin mahkemeler eliyle ancak hukuk dışı yöntemlerle susturulmasının ve Demirtaş’ın yüz kırk yılı aşkın hapis cezalarıyla tehdit edilmesinin, Avrupa’da demokrasinin sağlığı ve temel hak ve özgürlüklerin korunması açısından ciddi ve göz ardı edilemez bir tehdit oluşturduğuna” dikkat çekildi.

(Kaynak: Bianet)

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak