Alevi Haber Ajansi

DAD’tan İstanbul ve İzmir’de Koçgiri anması: Mücadelemizde yaşatacağız-VİDEO

PİRHA- Demokratik Alevi Dernekleri (DAD) İstanbul ve İzmir şubeleri Koçgiri Katliamı’nı lanetleyerek, yaşamını yitirenleri andı.

4 bin Alevinin öldürüldüğü Koçgiri Katliamı 100. Yılında DAD İstanbul ve İzmir şubeleri tarafından lanetlendi.

Koçgiri Katliamı’nda yaşamını yitirenleri anma etkinliğine Halkların Demokratik Kongresi Eş sözcüsü İdil Uğurlu, HDP İstanbul İl Eş Başkanı Erdal Avcı, HDP-MYK Üyesi eski vekil Ferhat Encü, HDP Sultangazi Eş Başkanı Ali Yurt, Koçgiri kadınlarından Zübeyde İnce katıldı.

Basın açıklamasını DAD İstanbul Eş Başkanı Nergis Güzel okudu.

Basın açıklamasında şu ifadeler yer aldı:

“Türkiye’de belirleyici olan egemen akıl toplumu ayrıştıran, sürekli “öteki” algısını oluşturan, toplumu devamlı bölen Hakim Millet anlayışıdır. Milleti Hakime dışında kalan tüm kesimler ötekidir ve Milleti Mahkume’yi oluşturur.

Tarihsel açıdan bakıldığında Osmanlı bakiyesi üzerine kurulan Cumhuriyet Modernitesi ve ulus devlet anlayışı etnik ve dini kimliklere ve bu kimliklerin demokratik talepleri hain ve düşman sıfatları ile itham edilerek devletin farklı kimliklere bakış açısının temelini oluşturdu. Osmanlıdaki Kavmi Necip Cumhuriyetle beraber “Necip Türk Milletine” dönüştü. Bu dönüşüm 1924 Anayasası ile “Muteber vatandaş” ismini aldı. “Türk olan, Türkçe konuşan, sünnî ve mezhebul Hanifi” olan her kes muteber vatandaştı. Doğal olarak Alevî sürekleri ve Kürtler muteber değillerdi.

Cumhuriyetin kuruluş aşamasında çeşitli kongrelerde ve Tamimlerde dile getirilen “eşit ve özgür bir şekilde, bir arada eşit yurttaşlık temelinde, kendi kendini yönetme” modeli ile ilgili verilen sözlerin yerini Türk İslâm anlayışı aldı.
Devletin “ulus-devlet” projesine tepkiler vardı. Nahak anlayış verdiği söze sadık kalmamıştı. Bu tepkiler bir çok yerde Kürt ve Aleviler tarafından dillendirildi karşılıklı diplomasi yürütüldü, masalar kuruldu, verilen sözler hatırlatıldı.”

“BU, TOPLUMUN İNANÇ VE ULUSAL DEĞERLERİNE YAPILMIŞ BİR KATLİAMDIR”

Koçgiri Rêya Hakk Alevî sureginin direnen inanç ve direnen toplum damarını temsil ettiğine değinilen açıklama şu şekilde devam etti:

“Kürt ve Alevî ağırlıklı olması zaten öteki olmaya yetiyordu. Bu damar binlerce yıldır kültürel direniş hattını canlı tutmuş, ikrar ve rızalık esası üzerine, ocak örgütlemesi ile rıza toplumu yaşamını devam ettirmiştir. Koçgiri Kürt Alevi liderlerinin Ankara hükümetine ” Kürt-Alevi” halkının hâk talepleri katliam ile karşılık buldu. Mart ayında başlayan katliam üç buçuk ay sürdü. Sakallı Nurettin Paşa komutasındaki merkezi ordu ile çete bası Topal Osman’ın çeteleri “Taş üstünde taş, gövde üstünde baş ” bırakmadılar. Topal Osman’ın çeteleri adli suçlulardan; ırza geçme, cinayet işleme, hırsızlık, tecavüz gibi suçları işleyenlerden oluşturulmuştu. Çoğu ceza evlerinden salıverilmiş günümüzdeki İŞİD varı bir yapılanma oluşturulmuştu. Koçgiri Katliamı, Sivas’ın Zara, İmranlı, Şu şehri, Hafik, Kangal, Gürün ve Erzincan’ın Kuruçay, Kemah, Refahiye ilçesi, Dersim’in bazı ilçe ve köylerinde Kürt-Alevî toplumuna, bu toplumun inanç ve ulusal değerlerine yapılmış bir katliamdır.

“KURTULANLAR SÜRGÜNE GÖNDERİLDİ”

Koçgiri Halk Hareketi üç buçuk ay sonra bastırıldı. On binlerce insan öldürüldü, kurtulanlar sürgüne gönderildi. Kürt Alevilerin kutsalları olan ocakları, ziyaretleri, kutsal mekanları yerle bir edildi. Pirler talipsiz, taliplerde pirsiz kaldı. Köyler yağmalandı, yakıldı, canlı cansız varlıklara el konuldu. On binlercesi sürgün edildi, geride kalanlar açlığa, ölüme, sefalete mahkum edildi. Toplumun varlığı, birliği, kimliği, doğası tüm maddi ve manevî, kültürel değerleri yok edilmeye çalışıldı, çarmıha gerildi.

“HAKİKAT VE ÖZGÜRLÜK UĞRUNA SERDEN GEÇTİLER”

Koçgiri Halk Hareketinin önderleri durumunda olan Alişar Efendi ve Zarife Ana Dersim’ e mihman olmuşlardı. Yıllarca beraber Dersim’de Rêya Heq kürt Alevî inancını yaşatmış, ikrarına bağlı olarak, Hakikat ve özgürlük mücadelesinde Nuri Dersim’i ile beraber ” elmaya ikrar vererek” en önde yer aldılar. Alişer ve Zarife Ana ulusal değerlerine bağlı, kürtçe konuşan, yazan, kemalet sahibi, aşiretler arasındaki husumetleri gideren, sorunları meydan kurarak ikrar ve rızalıkla çözme taraftarıydılar. Alişer Efendi Kürt Teali Cemiyetine üyeydi. Kürtçenin bir çok lehçesinin yanında, Arapça, farsça, Rusça biliyordu. İkrarından dönen düşkün olanlar tarafından ihanete uğrayarak hakikat ve özgürlük uğruna serden geçtiler.

“DİRENİŞ RUHUNU MÜCADELEMİZDE YAŞATACAĞIZ”

DAD İzmir Şubesi’nde yapılan anmada ise katliamda yaşamını yitirenler için çerağlar uyandırılarak, lokmalar pay edildi. Basın açıklamasını okuyan DAD İzmir Şube Eş Başkanı Zeynel Bozkurt, Alevi kurumları ve ocaklarının Koçgiri katliam sürecini bilince çıkarmaları gerektiğine işaret ederek, “Rêya Hakk Kürt Alevileri, ocak evlatları, analar gençler, rıza toplumu sürekleri, Alevi kurumları koçgiri katliam sürecini bilince çıkarmalı, iyi anlamalıdır. Bu zihniyet geçmişten bugüne devam etmektedir. Bu zihnin devamı Zilan, Sason, Dersim’de devam etti. Çorum, Malatya, Maraş, Sivas ve Gazi’de kendini gösterdi. Mart ayı içinde olmamızdan dolayı 12 Mart Gazi katliamında yaşananlar hafızamızda hala canlıdır. Bu zihniyet Roboski’de, Şengal’de, Suruç ‘ta, Ankara Gar katliamıyla devam etti. Alişer Efendi ile Zarife Ananın şahsında Koçgiri katliamında katledilen canlarımızı özlemle, saygıyla anıyoruz. Anılarının önünde darda olduğumuzu belirtiriz. Bizlere bıraktıkları direniş ruhunu mücadelemizde yaşatacağız” şeklinde konuştu.

İSTANBUL-İZMİR / PİRHA

 

 

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak