PİRHA – İktidarın, Alevi sorununa yaklaşımına bir tepki gösteren Demokratik Alevi Dernekleri Genel Merkezi, “İnanç iman edenlerin vicdanıdır. Bu vicdanı pazara dönüştürmekten, çıkarları, iktidarları için araç yapmaktan vazgeçilmelidir” vurgusu yapıldı.
Video eklenecek.
Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından açıklanan ‘Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı’ projesine tepkiler sürüyor. Demokratik Alevi Dernekleri Genel Merkezi de İstanbul’da yaptığı basın açıklaması ile eleştirilerini dile getirdi.
“KAYYUM ATAMALI MÜJDE”
DAD Eş Genel Başkanı Kadriye Doğan’ın okuduğu basın metninde “Yurttaşlık” tanımının yeniden ele alınması gerektiği vurgusu yapılarak şu ifadelere yer verildi:
“Reya Heq / Raa Heqi / Hakk Yol Alevilik ikrarlık ve rızalık yoludur. Rahmet Yolumuz’un Rahman kapısından destur almış vicdan kapısıdır. Cümle varlığın birbirine niyazı Rahman kapısının Rahmet düsturu iledir. Yolumuz bu rahmet kapısına çok kurban birlemiştir. Gerçek ise cümle varlığın ikrar ve rıza üzerine olan Hakk’ın cemal meydanına niyaz olmaktır. Yolumuz İnsan-ı Kamil’in yoludur. İnsan varlığı nefis ile beslenir. Nefis, hırs, haset varlığı yediği gibi, etrafını da yer. Varlık nefsi ile kördür. Yolumuzun açığa çıkardığı Ahilik örgütlenmesinde kapımıza asker ve kasap gelemez. Yer bulamaz.
İman Hakk’ın binbir cemalde görünür olduğudur. İman vicdanların Rahman kapısıdır. Rahmet birleyen. İman mal ile alınıp, satılmaz. İman eden para ile iman etmez. İman eden İmanı nefsinin, kininin, hasetinin aracı yapmaz. Xizir gerçeği ile tüm hakikat elçileri bu düstur ile meydan görmüştür. Reya Heq / Hakk Yol Alevi halklar on yıllardır gerçeğinden parça parça koparılıyor. Önce topraklarından, sonra ocaklarından, sonra pirlerinden, musahiplerinden, ziyaretlerinden koparıldı. Şimdi de tamamen inancından koparılma eşiğindedir.
Yolun hikmeti aşk üzerinedir. Küllü cana aşk ile bakmak üzeredir. Fakat nehak her meydanı zulme dönüştürmekte, rahmet diliyoruz. Nefse tamah etmiş, iman meydanını pazar bilen zulümle bin yıllardır cenk ediyoruz. Şah-ı Merdan Muhammet Mustafa’yı toprağa sırlarken, Şah Hüseyin Kerbala’da hakikat yoluna canın birlerken, imanı nefis pazarına çeviren zulümle cenk kurdu. O demden bu deme cengimiz durmadı. 100 yıllık süreçte Kerbelalar gördük. Her gün yeniden görüyoruz. Nehak artık durmak zorundadır alemin bunca zulmü kaldıracak takati kalmamıştır. Gerçeğin aşkı ile nefse karşı yeniden adalet cengi kurmak kapımıza nişan olmuştur.
Dün Şahkulu Dergahında (Toplu) açılış ve temel atma törenlerine katılan AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Alevilere kayyum atamalı müjdesini verdi. Kültür ve Turizm Bakanlığı bünyesinde Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı’nı kuracaklarını kamuoyuna deklere etti. Alevileri ve haklarını dernekçilik çizgisinde sıkıştırmış zihnin özendirmesi sonucunda açığa çıkmış bir kayyum zihni kendini bu şekilde tezahür ettirdi. Lakin Alevilerin temel talepleri cemevleri ve ihtiyaçları derekesine kadar indirilen politik yetersizliğin ve Alevi toplumunda yaratılmış beton beklentisinin sonucudur. Cemevi yaparak inancın ayakta kalabileceğinin topluma dayatılmasının yarattığı beklenti çıtasının düşüklüğüdür. Siyasal karşılığı ise seçime endeksli iktidarın koca bir tarih ile yüzleşmeden culüs bahşişi vermesi olmuştur. Artık her yönüyle meşruluk kanalları kalmayan iktidar bürokrasisi kendine nefeslenecek alan yaratmak amacındadır.
Bu sürecin içerisinde Alevi halkları iman pazarına süren kurumların, içimizde ki karataş sahiplerinin payı büyüktür. Toplumumuz iyi görmelidir.
Biz Demokratik Alevi Dernekleri olarak süreçlerin geleceği eşikleri toplumumuzla birçok platformda paylaştık. Bugün geldiğimiz eşik ya da bizlere hak mücadelesi olarak tanımlanan kazanım görünümlü asimilasyon cenderesi çok daha açık ortaya tüm aktörleri ile dökülmüştür. Yarın çok üst perdeden vaazlar dillendirilecek. Fakat hepsi de ortak alemin nefis pazarıdır.
Cumhuriyetin ikinci yüzyılında Reya Heq / Raa Hegi / Hakk Yol Aleviler olarak temel yaklaşımımız,
Savaşın son bulacağı bir rahmet ortamının oluşması elzemdir. Barışmak, yüzleşmek yüce bir eylemdir.
Kin ve nefret dili terk edilmelidir. Hakikat ancak bundan sonra meydan kurabilir.
Yurt ve Yurttaşlık tanımı yeniden tüm varlığı ile ele alınmalıdır.
İnanç iman edenlerin vicdanıdır. Bu vicdanı pazara dönüştürmekten, çıkarları, iktidarları için araç yapmaktan vazgeçilmelidir.
Siyasetten beklentimiz; Türkiye de Kürtler, Aleviler, Kadınlar, Emekçiler ve tüm ötekiler ile birlikte 100. Yılında halkların katılımı ile Seçimli Kurucu Meclis, Kurucu Yurttaşlık Fikri ile Kurucu Demokratik bir Anayasadır.
Dünyanın kavrulduğu bu eşikte Anadolu ve Mezopotamya halklarına büyük bir birlik manasını açığa çıkarmış olacağız.
Hakk Aynamız, Xızır Yardımcımızdır.”
PİRHA/İSTANBUL
İLGİLİ HABERLER
> Erdoğan’dan Alevi inancıyla bağdaşmayan ‘müjde’ler; Alevi hakları yine yok!
> Alevi örgütlerinden Erdoğan’a: Açılım değil Alevilere darbedir!-VİDEO
Yoruma kapalı.