Alevi Haber Ajansi

DAD İstanbul Şubesi’nin pikniğinde ‘Asimilasyona karşı direnelim’ vurgusu!-VİDEO

PİRHA – Alevi yurttaşlar, Demokratik Alevi Dernekleri (DAD) İstanbul Şubesi’nin düzenlediği piknikte buluştu. DAD Eş Genel Başkanı Kadriye Doğan, yaptığı konuşmada “İnancımızı yaşatmayı bir görev olarak üstlenmeliyiz. Asimilasyona karşı direnelim, sesimizi olabildiğince güçlü çıkaralım. Alevilikte ‘Yol anadır’ diyoruz. El ele tutuşalım, örgütlenelim” çağrısında bulundu.

Demokratik Alevi Dernekleri (DAD) İstanbul Şubesi’nin düzenlediği pikniğe katılım bir hayli yoğun oldu. Eyüp Belediyesi Mesire Alanı’nda yapılan etkinlik, Pir Aziz Güler’in okuduğu gülbeng ile başladı.

Programda DAD Eş Genel Başkanları Kadriye Doğan ile Zeynel Kete de konuşma yaptı.

“İNANCIMIZIN ÇERÇEVESİNİ KİMSEYE ÇİZDİRMEYECEĞİZ”

DAD Eş Genel Başkanı, Kadriye Doğan, yapılan etkinliğin önemine dikkat çekerek “Günümüzde büyükşehirlerde duvarlara hapsolduk. Bir arada olabilmek için artık çok olanak bulamıyoruz. Birbirimize dokunabilmenin, hissedebilmenin yolu olarak bugün bu pikniği gerçekleştiriyoruz” dedi.

Kadriye Doğan, konuşmasında Alevi kadınlarının rolüne de vurgu yaparak şunları söyledi:

“Varlığımızı buradan tüm dünyaya haykırıyoruz; varız, buradayız, var olacağız. Biz Aleviler olarak kendi inancımızı yaşayarak var olacağız, bunun için buradayız.

Alevi inancımız bir kıskaç altında. Sistem, bizi geçmişte fiziki asimilasyonla baş başa bırakmıştı günümüzde ise güncellenmiş bir asimilasyonla yok etmeye çalışıyor. Bugün Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı ile çerçevemizi çizip egemen inanç olan Sünni inancın içerisinde Aleviliği eritmeye çalışıyorlar. Bizi Türklük ve Sünnilik içerisinde yok etmeye çalışıyorlar. Demokratik Alevi Dernekleri bu asimilasyona karşı ciddi bir dirençtir. İnancımızın çerçevesini kimseye çizdirmeyeceğiz. Bizler, doğamızın katliamına, madenlerimizin uluslararası şirketlere peşkeş çekilmesine de sessiz kalmayacağız. Bugün Rêya Heq coğrafyası sistemin talanı altında. Bunun için buralar bizlerin düşüncelerini tahlil etmek ve birbirimize anlatmak adına çok önemli alanlardır.

“DİRENELİM, SESİMİZİ OLABİLDİĞİNCE GÜÇLÜ ÇIKARALIM”

Kadriye Doğan, AKP-MHP hükümeti döneminde eğitim alanında yapılan din baskısına da değinerek şöyle devam etti:

“Eğitim aracılığıyla Alevi inancını can çekişir noktaya getirdiler. Çocuklarımız zoruna din derslerine maruz kaldığı gibi anaokullarından itibaren mescitlerle karşılaşıyor. ÇEDES programıyla çocuklarımız, imamların danışmanlığına maruz kalıyor. Bu ağır süreci atlatmanın yolu, kendimiz olmaya, inancımızla yaşamayı ve inancımızı yaşatmayı bir görev, sorumluluk olarak üstlenmeliyiz. Asimilasyona karşı direnelim, sesimizi olabildiğince güçlü çıkaralım.

Alevilikte ‘Yol anadır’ diyoruz. ‘Sır ondadır, nur candadır, can ile canan ananın deryasındadır’ diyoruz. Değerli kadın canlar, Yol biziz, bu Yol’a sahip çıkmak, bu Yol’u örgütlemek, bu Yol’u geleceğe taşımak biz kadın canların omuzlarında olmalı. Gelin birlikte olalım, gelin birbirimizi anlayıp, hissedelim, el ele tutuşalım, örgütlenelim.”

“BİZİM HAKİKATİMİZ VARDIR”

DAD Eş Genel Başkanın Pir Zeynel Kete ise konuşmasını Kürtçe yaparak “Yol’umuz Rêya Heq yoludur” diye vurguladı. Pir Kete, Alevi toplumunun yüzyıllardır maruz kaldığı katliamlara da değinerek şunları söyledi:

“Özellikle son 100 yıldır bize ait olan tarihsel, kültürsel, inançsal, dilimiz ve itikatımızla yaşamamız suç kabul edilmiş. Bu uğurda fiziki ve kültürel soykırımlar eksik edilmemiş. Bu mücadeleye karşı durduğumuzda da zindanlarla, sürgünlerle, taciz ve tecavüzlerle karşı karşıya kalmışız. Bizim için zindan da birdir meydanda birdir, bu böyle bilinsin. Mansur’dan, Nesimi’den, Baba Tahir’den, Ali Şer’den, Ana Sakine’den, Ana Naciye’den, Bese Ana’dan bugüne kadar devriye edilen bu hakikat ve özgürlük yürüyüşünü devam ettireceğiz. Bulunduğumuz zamanda an yoktur ki çocuklarımızın kanları topraklara düşmesin. An yoktur ki analarımızın havarları gök kubbeye ulaşmasın.

“YEREL YÖNETİMLER ADETA DİYANET GİBİ ÇALIŞIYOR”

Biz asla ve asla iktidarcı, tekçi, militarist, dinci anlayışların hiçbir oluruna Rıza vermemişiz. Bugün de bizleri kontrolü altına almaya çalışıyorlar. Buna karşı Koçgiri’den başlayıp Şeyh Sait ile devam edip ve bugüne kadar devam eden bütün bu katliamlara karşı asla ve asla rıza göstermeyeceğimizi belirtiyor ve diyoruz ki bizim hakikatimiz vardır! Son dönemlerde kültürel soykırımla okullardaki müfredat programları, sistemin yeniden inşası için, özellikle cumhuriyetin 2. yüzyılında ulus devletin kendisini yeniden inşa ettiği bir dönemde müfredat programıyla yeni bir insan tipi yaratılmaya çalışılıyor. Başta Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı olmak üzere son dönemlerde ÇEDES projesi ve Alevi kurumlarına maaş bağlamak, kurumları elektrik ve su paralarına muhtaç etmek anlayışını buradan reddediyoruz. ‘Kabul edenler bu meydanda düşkündür’ diyoruz. Binlerce yıldır ne talip, pirini maaşa muhtaç etti ne de pir, talibini sisteme muhtaç etti. Açık ve net olarak diyoruz, Demokratik Alevi Dernekleri olarak teklif edilenler kesinlikle ve kesinlikle kabul edeceğimiz bir şey değildir. Bizi Alevi İslam anlayışıyla kontrole alamayınca son dönemlerde belediyeler üzerinden, her bir yerel yönetim adeta Diyanet gibi çalışıyor, Aleviler üzerinden tahakküm kuruyorlar. Sonuç itibariyle diyoruz ki bir araya gelirsek lokmalarımızla, Hakk aşkıyla, Hızır gayretiyle nasıl ki binlerce yıldır bu Yol kimseye muhtaç olmadıysa en zor anda bile kendi ocaklarına, kutsal mekanlarına sığındıysa, yine el ele vererek ocaklarımıza, pirlerimize, tarihsel hafızamıza sarılarak kendi sorunlarımızı çözebiliriz.”

Piknik, müzisyen Cihan Çelik’in seslendirdiği ezgilerin ardından sona erdi.

PİRHA/İSTANBUL

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak