Alevi Haber Ajansi

Cumartesi Anneleri, ‘Dargeçit Jitem Davası’na’ duyarlılık çağrısında bulundu-VİDEO

PİRHA- Cumartesi Anneleri, 814. haftada 2 Kasım’da görülecek olan ‘Dargeçit JİTEM Davası’na dikkat çekerek, “Üçü çocuk, biri uzman çavuş olmak üzere 8 kişinin Dargeçit Jandarma Taburu’nda gözaltında kaybedildikleri gerçeğini hatırlatıyor ve bu insanlığa karşı suçu azmettirenlerin, işleyenlerin hakkaniyete uygun bir biçimde cezalandırılmalarını istiyoruz” denilerek, duyarlılık çağrısında bulundu. 

Haberin videosu;

Cumartesi Anneleri, gözaltında kaybedilen yakınlarının akıbetini sormak için her hafta düzenledikleri eylemlerinin 814’üncüsünü koronavirüs nedeniyle sosyal medya hesapları üzerinden gerçekleştirdi. Bu hafta 29 Ekim 8 Kasım 1995’te gözaltında kaybedilen Davut Altunkaynak, Seyhan Doğan, Nedim Akyön, Mehmet Emin Aslan, Abdurrahman Olcay, Abdurrahman Coşkun ve Süleyman Seyhan için adalet talebinde bulunuldu.

Gözaltında kaybedilen Seyhan Doğan’ın ağabeyi Kadri Doğan, kardeşinin asker ve korucular tarafından gözaltına alındığını belirterek, kendisinden bir daha haber alamadıklarını söyledi. Bunun üzerine annesinin kardeşini aramaya başladığını dile getiren Doğan, “Annem sadece adalet istedi. Annem adalet mücadelesinde gözaltına alındı. Daha sonra İstanbul’a gelerek Cumartesi Anneleri’ne katıldı” dedi. Annesinin 20 yıl önce yaşamını yitirdiğini anımsatan Doğan, annesinin ardından babasının adalet arayışını sürdürdüğünü ifade etti. Ancak babasının da 10 yıl önce yaşama gözlerini yumduğunu hatırlatan Doğan, Adıyaman’da görülecek duruşma için duyarlılık çağrısında bulundu.

“NE HUKUK, NE ADALET, NE DE BİR MAHKEME BULAMADIK”

Abdurrahman Coşkun’un ağabeyi Mehmet Coşkun da “Maalesef öyle bir ülkede yaşıyoruz ki; ne hukuk, ne adalet, ne de bir mahkeme bulamadık. Çok aradık ama bulamıyoruz” dedi. 1995’te gözaltında kaybedilen 7 kişi için “Çocuklarımızı kaybettik” diyen Coşkun, “Doğrudur kemiklerimizi bulduk. Gerçi katilleri de bulduk. Ama bu katilleri cezalandıracak, tutuklayacak ne bir mahkeme, ne de bir adalet bulamadık. Bu gidişle bulamayacağız. Ama davamızdan da vazgeçmeyeceğiz” diye konuştu. Kendilerinden delil istendiğini sözlerine ekleyen Coşkun, tanıkların süreç içerisinde söylediklerine değindi.

“ADALET SAĞLANINCAYA KADAR DA DAVAMIZDAN VAZGEÇMEYECEĞİZ”

Davut Altunkaynak’ın babası Abdulaziz Altunkaynak da, 2 Kasım’da görülecek duruşmaya değinerek, “Orada olacağız ve adaleti soracağız. Adalet sağlanıncaya kadar da davamızdan vazgeçmeyeceğiz. Çocuklarımızın katillerinin peşini bırakmayacağız” diye ifade etti.

“BU DAVA 1990’LI YILARDA DEVLET TARAFINDAN İŞLENEN CİNAYETLERİN ÖZETLERİNİ İÇERİSİNDE BARINDIRMAKTADIR”

Dargeçit JİTEM Davası avukatlarında Erdal Kuzu da, davanın güvenlik gerekçesiyle Adıyaman’a nakledildiğini ve davanın duruşmalarının 5 yıldan beri burada görüldüğünün söyledi. Bu süreç içerisinden birden fazla heyetin değiştiğine değinen Kuzu, bu heyet değişikliklerinin davayı uzattığını belirtti. Dargeçit JİTEM Davası’nın 7 sivil kişinin gerek resmi, gerek kayıt dışı gözaltına alındıklarının ve “infaz” edildiklerini kanıtlayan bir dava dosyası olduğunu vurgulayarak, “Kaybedilen 7 insanın tamamının cenazelerine ulaşıldı. Kaybedilen 7 insanın ne şekilde, hangi yöntemlerle infaz edildiklerini bütün gerçekliği ile açığa çıkarıyor” ifadelerini kullandı. Bugüne kadar gelen aşama ve delillere değinen Kuzu, “Bu dava 1990’lı yılarda devlet tarafından işlenen cinayetlerin özetlerini içerisinde barındırmaktadır” diye konuştu. Görülecek duruşmada mahkemeden cesaretli bir tespit yapmalarını beklediklerini sözlerine ekleyen Kuzu, hukuksal mücadeleyi ailelerle birlikte verdiklerini söyledi.

“GÖZALTI SONRASI AİLELERİNİN TÜM BAŞVURULARINA RAĞMEN ONLARDAN BİR DAHA HABER ALINAMADI”

Bu haftaki basın metnini Cumartesi İnsanları’ndan Saliha Şanlı okudu. Şanlı, “Dargeçit JİTEM Davası’nda hukuk işletilmeli, adalet sağlanmalıdır” dedi. 29 Ekim-8 Kasım 1995 tarihleri arasında ağır silahlı askerler ve korucular tarafından Mardin-Dargeçit’te ev baskınları yapıldığını dile getiren Şanlı, “Bu baskınlarda dört çocuk, iki lise öğrencisi ve iki kadının da aralarında olduğu çok sayıda kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanlar Dargeçit Jandarma Taburu’na götürüldü. Gözaltındakilerden 12 yaşındaki Davut Altunkaynak, 13 yaşındaki Seyhan Doğan, 16 yaşındaki Nedim Akyön, 19 yaşındaki Mehmet Emin Aslan, 20 yaşındaki Abdurrahman Olcay, 21 yaşındaki Abdurrahman Coşkun, 57 yaşındaki Süleyman Seyhan’ı soran ailelerine ‘sorgu sonrası serbest bırakıldılar, dağa gitmişler’ cevabı verildi. Ailelerinin tüm başvurularına rağmen onlardan bir daha haber alınamadı” diye konuştu.

“SÜLEYMAN’IN AİLESİNE BİLGİ VEREN UZMAN ÇAVUŞ BİLAL BATIRIR DARGEÇİT JANDARMA TABURU’NDA KAYBEDİLDİ”

Kayıplarını arayan ailelerin tehdit edildiğini, gözaltına alınıp işkence gördüğünü söyleyen Şanlı, ailelerin yaptıkları suç duyurularının etkin bir biçimde soruşturulmadan takipsizlikle sonuçlandığını ve ilgili mercilere yapılan tüm başvuruların sonuçsuz kaldığını belirtti. “Olaydan 4 ay sonra 6 Mart 1996 tarihinde, Süleyman Seyhan’ın kafası olmayan yakılmış bedeni bir kuyuda bulundu” diyen Şanlı, Süleyman Seyhan’ın ailesine bilgi veren uzman çavuş Bilal Batırır da Dargeçit Jandarma Taburu’nda kaybedildiğini ifade etti.

Ailelerin ve İnsan Hakları Derneği’nin 29 Mayıs 2009 tarihli başvurusu ve İHD Mardin Şubesi’nin çabası sonucunda Dargeçit Cumhuriyet Başsavcılığı’nın dosyayı yeniden açarak soruşturma başlattığını aktaran Şanlı, “Davanın 2 Kasım 2020 tarihinde görülecek duruşması vesilesiyle bir kez daha üçü çocuk, biri uzman çavuş olmak üzere 8 kişinin Dargeçit Jandarma Taburu’nda gözaltında kaybedildikleri gerçeğini hatırlatıyor ve bu insanlığa karşı suçu azmettirenlerin, işleyenlerin hakkaniyete uygun bir biçimde cezalandırılmalarını istiyoruz” diye ifade etti. Şanlı, yargılamanın sonuna yaklaşıldığını ve bu davada mahkeme heyetine görevlerini önyargıdan uzak, tarafsız ve bağımsızlıklarını gölgeleyecek etkilerden arınmış olarak icra etme çağrısında bulundu.

PİRHA/İSTANBUL

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak