Alevi Haber Ajansi

Çiğdem Doğan: Zorlukları olsa da köyde yaşamayı çok seviyorum-Video

PİRHA – Varto Muskan Köyü’nde yaşayan iki çocuk annesi 38 yaşındaki Çiğden Doğan 20 yıldır evli ve köyde yaşıyor. Köydeki yaşamın güzelliklerini anlatıyor PİRHA’ya…

Haberin Videosu

Muş Varto’ya bağlı Muskan (Beşikkaya) Köyü’nde yaşıyor Çiğdem Doğan. 38 Yaşında ve iki çocuk annesi.  İlk okulu Varto’da okuyan Doğan sınavı kazandıktan sonra İstanbul’da okul hayatına devam ediyor. Okul biter bitmez köyüne dönen Doğan, evleniyor ve köy yaşamını seçiyor yaşamak için. Hayatın tüm zorluklarını ve güzelliklerini eşiyle, çocuklarıyla yakın çevresiyle birlikte paylaşım içinde karşılıyor. Ailesiyle birlikte köyde yaşamayı tercih etmiş Doğan. Köy yaşamının zorlukları olsa da mutlu olduklarını ve şehirde yaşamak istemediklerinin altını çiziyor…

Çiğdem Doğan’ı öğlen saatlerinde köye gelen koyunları sağarken görüyoruz. Elindeki kovayla keçi ve koyunlarını sağarken sorularımıza da cevap veriyor. Sağdıkları sütleri öncelikle yoğurt yaptığını söyleyen Doğan, “Evde yoğurt yoksa önce yoğurt yapıyorum kalan sütü ise ya peynir yapıyorum ya da makineden geçiriyorum” diyor. Makineden geçirdiği sütten yaptığı yağı ya da peynirleri satarak ev ekonomisine katkı yapmaya çalıştığını da ekliyor.

“KÖY HAYATI SAKİNDİR, GÜZELDİR”

Doğan köy yaşamını neden seçtiğini ise şöyle anlatıyor:

“Köyü seviyorum çünkü sakin, havasını, suyunu, toprağını, insanlarını ve ortamını seviyorum. Şehir hayatını pek sevmiyorum çünkü insanı strese sokuyor. Evet köyde şartlar çok zor, ulaşım, okul, çocuklarımın hayatı, zor ama her şeye rağmen köy yaşamı daha güzel. Şehir hayatının sadece ulaşım, okul ve hastane konusunda rahat ama köy hayatı sakindir. Yani sinirlendiğinde oturup doğayı izlemek, bir kuş ötüşünü bile duymak sana her şeyi unutturuyor, mutlu oluyorsun.”

“ÇOK ZORLUK YAŞADIK AMA KURU EKMEĞİMİZE MUTLULUĞUMUZU KATTIK”

Evlerini eşiyle birlikte yaptıklarını söyleyen Doğan, insanın, yaşadığı yerin değerini bilmesi gerektiğini vurgulayarak anlatıyor:

“İkimizin de emeği var bu yaşamda. Çok zorluklar yaşadık, iki kere sıfırdan başladık ama başardık. Bazen aç kaldık, susuz kaldık ama o kuru ekmeğimize mutluluğumuzu, huzurumuzu koyduk. Zorlukları öyle başardık yoksa başaramazdık. İster zengin ol ister fakir ol huzurun ve mutluluğun olsun ama bir kuru ekmeğin olsun her şeye bedel, yeter ki insan yaşadığın yerin değerini bilsin.”

“KÖYDEKİ HER ŞEY ORGANİK”

Köydeki tek geçim kaynaklarının hayvancılık olduğunu söyleyen Çiğdem Doğan, Köydeki her şeyin organik olduğunu belirtiyor.

“Bu hayvanlar bizim her şeyimiz. Bizim geçim kaynağımız hayvancılık onun dışında bir şeyimiz yok. Her şeyimiz bu hayvanlar. Diğer türlü bahçe ekiyoruz, bostanımız var, çayırlarımızla uğraşıyoruz. Köyde her şey organiktir. Bu yıl bahçemi daha da büyüttüm. Evimin önünde elmalar ve armutlar var. Onları sadece sonbahar  ev için topluyorum, satmıyorum. Kışın buranın ulaşımı zor olduğu için sürekli gidip gelemiyorsunuz ilçeye bu sebeple elde ettiğimiz ürünleri tüketiyoruz. Tabi bu zorluklar da sizi üretmeye yönlendiriyor. Kış hazırlıklarımıza üç ay önce başlıyoruz” diyor.

“BİR SONRAKİ DÖNEMDE KADINLAR DESTEK VERİRSE MUHTAR OLMAK İSTİYORUM”

Kadınların zorluklar yaşadığını ve bu durumdan dolayı onların daha güçlü katılmalarını sağlamak istediğini söyleyerek bir sonraki seçimlerde köyde muhtar adayı olacağını da belirtiyor Doğan. Neden muhtar olmak istediğini de şu sözlerle anlatıyor:

“Bir sonraki seçimlerde muhtar olmak, aday olmak istiyorum. Buna gereksinim duymamın sebebi buradaki kadınların topluma daha güçlü katılımını sağlamak için. Biz buradaki kadınlar sadece hayvancılıkla uğraştığımız için bütün hayatımızı ona adamışız. Sosyal bir hayatımız yok, kadınların herhangi bir yere katılımları yok. Bir yere gezmeye gidemiyorlar kadının ne kadar değerli olduğunu topluma anlatmamız lazım.”

“ARKAMDA KADINLAR OLURSA HER ŞEY DAHA GÜZEL OLACAK”

Doğan bu kararına eşinin pek olumlu bakmadığını belirtirken onu ikna edeceğinden de emin gibi konuşuyor. “Tabi arkamda kadınlar olur, birbirimize güvenir destek olursak en güzel şeyleri yapacağıma inanıyorum” diyerek projelerini anlatıyor:

“Burada hayvancılık yapıyoruz fakat ürünlerimizi tanıtamıyoruz. El işlerimiz, örgülerimiz, yağlarımız, peynirlerimiz olsun kimseye tanıtamıyoruz, sadece biz biliyoruz. İnsanların buraya gelmesini, burayı tanımasını hayatı ne kadar zor şartlarda yaşadığımızı ürünlerimize ne kadar değer ve kıymet verdiğimizi, sevgimizi katarak yaptığımızı görmeleri gerekir. Bunları tanıtmak için elimden geleni yapacağım” diyor.

Semra ACAR / Varto (Gımgım)

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak