PİRHA-Mustafa Bilgili’ye referandumu soruyoruz. “Cenabi Allah bizi bu adamdan kurtarsın. 14 senedir 15 senedir bu adam kanımızı emiyor yani. Yeter diyoruz yani. Bütün insanlardan bütün halktan ricam odur ki ‘Hayır’ desinler” değerlendirmesinde bulunuyor.
Hayır çadırlarının söküldüğü, silahlı ve fiziki saldırılara uğradığı, şarkılarının yasaklandığı, medyanın Hayır diyen muhalif kesimlere kapatıldığı, özetle son derece eşitsiz koşularda yürütülen bir referandum kampanyasına tanık oluyoruz. Geriye dönük Türkiye demokrasi tarihi incelendiğinde bu günlerin nasıl bir karanlığa tekabül ettiğini herhalde daha iyi anlayacağız.
Sivas, Kangal, Kırlangıç Köyü, El Alibeyköy Mezrası sakinlerinden Mustafa Bilgili’ye referandumu soruyoruz. “Köyümüz çok güzel. Fakat kışın çok zorluklar çekiyoruz. Şu an elektrikler kesik, karanlıktayız telefon ediyoruz kimse ilgilenmiyor. Xızıra kurban olayım. Xızır ne yapsın bunlar Xızır’dan anlamıyorlar ki. Bunlar sadece kendi çevrelerine, kendi insanlarına yardımcı oluyorlar” diye söze giriyor.
Referanduma ilişkin ise kendi lisanınca “Alevilerin hayır demesi tabii ki çok makbul çok güzel bir şey. Cenabi Allah bizi bu adamdan kurtarsın. Bu adamı da üstümüzden defetsin gitsin. Artık yeter diyorum yani. 14 senedir 15 senedir bu adam kanımızı emiyor yani. Yeter diyoruz yani” değerlendirmesinde bulunuyor.
Topluma seslenen Bilgili “Bütün insanlardan bütün halktan ricam odur ki ‘Hayır’ desinler. Hayır demeleri lazım, yeter artık. Evet çıkarsa bu adam kanımızı emmiştir, bundan sonra daha fazla emecek ve kökümüzü getirecek yani. Bir kere Alevilerin kökünü getirecek yani” diye tamamlıyor sözlerini.
Mehmet GÜZEL/SİVAS
Haberin Videosu
Yoruma kapalı.