Alevi Haber Ajansi

Cemil Kırbayır’ın akıbetinin soran ağabeyi: 12 Eylül zihniyeti devam ediyor-VİDEO

PİRHA- 13 Eylül 1980’de gözaltında kaybedilen Cemil Kırbayır’ın akıbetini soran ağabeyi Mikail Kırbayır, “Aradan 40 yıllık bir zaman geçti. Çalmadığımız kapı kalmadı ama akıbeti hakkında hiçbir şey değişmedi. Değişmeyen tek bir şey vardır. O da 12 Eylül’ün zihniyetinin devam etmesidir” dedi.  

Haberin videosu;

Cumartesi Anneleri, gözaltında kaybedilen yakınlarının akıbetini sormak ve faillerin cezalandırılması talebiyle sürdürdükleri eylemlerinin 811’incisini koronavirüs salgını nedeniyle sosyal medya hesabı üzerinden gerçekleştirdi. Bu haftaki eylemde 13 Eylül 1980’de gözaltında kaybedilen Cemil Kırbayır’ın akıbeti soruldu.

İlk olarak konuşan Cemil Kırbayır’ın ağabeyi Mikail Kırbayır  “8 Ekim 1980, sorgusu bittikten sonra kardeşim Cemil Kırbayır’ın katledildiği gündür. Aradan 40 yıllık bir zaman geçti. Bu zaman içerisinde hükümetler kuruldu, hükümetler devrildi. İktidarlar el değiştirdi. Çalmadığımız kapı kalmadı ama akıbeti hakkında hiçbir şey değişmedi. Değişmeyen tek bir şey vardır. O da 12 Eylül’ün zihniyetinin devam etmesidir” ifadelerini kullandı.

Cemil Kırbayır’ın kardeşi Fatma Kırbayır da , “40 yıl önce gözaltına aldılar. Her yeri aradık, başvurmadığımız merci kalmadı ama sonuç alamadık” diye belirtti. Cumhurbaşkanına seslenen Kırbayır, “Anamın vasiyetini yerine getirin. Verilen sözleri yerine getirin. Annem mezarında rahat uyusun. Kemiklerimizi verin. Anneler ağlamasın” dedi.

ANAYASA MAHKEMESİNE BAŞVURDULAR

Kırbayır ailesi avukatlarından ve İnsan Hakları Derneği (İHD) Eş Genel Başkanı Eren Keskin de Kırbayır’ın gözaltına alındıktan sonra ailesinin bir türlü kendisiyle görüşemediğine değinip,  Cumartesi Annelerinin 2010 yılında dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ile yaptığı görüşmeyi hatırlatarak, şunları dile getirdi:

“Başbakan gözaltında kayıplarla ilgili sorunu çözeceği sözünü verdi. Hatta en büyük sözü de Berfo teyzeye verdi, ‘oğlunu bulacağım’ diye. Sonra Mecliste bir rapor hazırlandı. İlk kez bir Meclisin İnsan Hakları Komisyonu ‘Cemil Kırbayır’ın gözaltında işkence edilerek öldürüldüğü kanısına varılmıştır’ şeklinde rapor düzenledi. Onun ardından Kars Savcılığı yeni bir soruşturma başlattı. Bu soruşturma sırasında gördük ki olayla ilgili Kars Savcılığı daha önce de bir soruşturma başlatmış. Hiçbir şey yapmamış. Takipsizlik kararı vermiş ve aileye bunun bilgisi dahi verilmemiş.”

İç hukuk yollarının tüketilmesini beklediklerini ifade eden Keskin, Anayasa Mahkemesine adil yargılama ihlali nedeniyle başvuru yaptıklarını da aktardı.

1980’de işkence ile öldürülen yayıncı İlhan Erdost’un kızı Alaz Erdost bu haftaki basın açıklaması metnini okudu.  Kırbayır’ın Kars Eğitim Enstitüsü öğrencisi olduğunu ve 12 Eylül Askeri Darbesinin hemen ardından 13 Eylül 1980 tarihinde Ardahan’ın Okçu Köyündeki evinden devletin güvenlik güçleri tarafından gözaltına alındığını belirten Erdost, “9’uncu Kolordu Sıkıyönetim Komutanlığına bağlı Kars gözetim evinde tutulan Cemil’le düzenli haberleşen ailesine gözaltının 25’inci gününde ‘bir daha buraya gelmeyin oğlunuz firar etti’ denildi. Baba İsmail Kırbayır’ın yaptığı tüm başvurular sonuçsuz bırakıldı. Cemil Kırbayır’dan bir daha haber alınamadı” dedi.

İsmail Kırbayır’ın, kendi imkanları ile olayı araştırdığını söyleyen Erdost, “Araştırmaları sonucunda biri güvenlik görevlisi olan tanıklara ulaştı. Cemil’in gözetim evinden işkencehaneye dönüştürülen Kars Eğitim Enstitüsü’ne getirildiğini, burada işkence ile sorgulandığını, 8 Ekim günü işkence ile öldürülerek, bedeninin kaybedildiğini öğrendi. İşkencecilerden dört kişinin isimlerini tespit etti” dedi.

İsmail Kırbayır’ın, 30 Temmuz 1981 tarihinde bu bilgilerle Milli Güvenlik Konseyi’ne, ilgili Sıkıyönetim komutanlıklarına, Kars Valiliği’ne, Cumhuriyet Gazetesi’ne ve Türkiye Barolar Birliği’ne başvurduğunu dile getiren Erdost, “Yaptığı başvuruda olayı detayları ile anlattı. İsimlerini yazdığı işkencecilerin ve Cemil ile birlikte gözaltında bulunanların sorgulanması halinde oğlunun nasıl öldürüldüğünün ve bedeninin nasıl kaybedildiğinin ortaya çıkacağını söyledi. Ancak herhangi bir soruşturma başlatılmadı” ifadelerine yer verdi.

“İSİMLERİ GEÇEN FAİL VE SORUMLULARIN YARGILANMASINI SAĞLAYACAK ADLİ VE SİYASİ İRADEYİ GÖSTERMELİDİR”

Erdost, Cumartesi Annelerinin Erdoğan ile yaptığı görüşmeyi hatırlatarak, sonrasında gelişen gelişmelere işaret ederek, şunları aktardı:

“Cemil Kırbayır’ın gözaltındayken kamu görevlileri tarafından işkence ile öldürüldüğü ve bedeninin kaybedildiği kuşkuya yer bırakmayacak kadar açıktır ve bu durum TBMM raporu ile de sabittir. Yargıtay, insan hakları ve evrensel hukuk değerlerini esas alarak, Adalet Bakanlığının ‘kanun yararına bozma’ başvurusunu reddetmelidir. Devlet, Berfo Anne’ye verdiği sözü tutmalı; Cemil Kırbayır’ın akıbetini açıklayacak, TBMM Raporu’nda da isimleri geçen fail ve sorumluların yargılanmasını sağlayacak adli ve siyasi iradeyi göstermelidir.”

PİRHA/İSTANBUL

 

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak