PİRHA – Cumartesi Anneleri, Galatasaray Meydanı’ndaki 698. haftasında 24 yıl önce gözaltında kaybedilen İbrahim Kartay için adalet istedi.
Cumartesi Anneleri, kayıplarının akıbetini sormak ve faillerin yargılanması için 698. haftada Galatasaray Meydanı’nda bir araya geldi. Açılan “Failler belli kayıplar nerede” pankartının üzerine İbrahim Karatay‘ın fotoğrafı ve kırmızı karanfiller bırakıldı.
Eylemde ilk olarak Rıdvan Karakoç‘un kardeşi Hasan Karakoç konuştu. 23 yıldır Galatasaray Meydanı’nda oturduğunu söyleyen Karakoç, “Biz oturmadan da binlerce insanımız kayboldu, oturduktan sonrada kaybetmeler devam etti” dedi.
23 yıldır feryatlarını ve sorunlarını bu meydanda dile getirdiklerini söyleyen Karakoç, “Binlerce kaybedilen insanlarımızın akıbetini soruyoruz. Bu kayıplar bu ülkenin sınırları içinde oldu. Sizin üniformalı, yetkili, maaşlı cellatlarınız tarafından yapıldı bunlar. Bizler bunları biliyoruz, şahitleriyiz, sizlerde biliyorsunuz. O cellatlarınızı koruyorsunuz, makam yetki vererek de ödüllendiriyorsunuz” ifadelerini kullandı.
Yıllardır bu meydanda suçlulara gereken cezanın verilmesi için haykırdıklarını söyleyen Karakoç, bu ülkede binlece faili meçhul ve yargısız infazlar aydınlatılmadığını belirtti.
“GÖZALTINDA KAYBEDİLENLERE NE OLDU?”
698. Haftanın basın açıklamasını Hayrettin Eren’in kız kardeşi İkbal Eren okudu. Eren devlet yetkililerine;
• Güvenlik güçleri tarafından gözaltına alındıktan sonra kendilerinden bir daha haber alınamayan insanlarımıza ne oldu?
• Onların akıbetleriyle ilgili olarak açıklama yapma görevinizi neden yerine getirmiyorsunuz?
• Gözaltında kaybedilen insanlarımızın akıbetini açığa çıkartacak etkili ve bağımsız soruşturma yapma görevini neden yerine getirmiyorsunuz?
• AİHM’de mahkumiyetle sonuçlanan davalarda bile iç hukukta neden sonuç alamıyoruz? sorularını sordu.
698. haftasında İbrahim Kartay için adalet istediklerini belirten Eren, 15 Ağustos 1994 günü askerlerin Diyarbakır Hani İlçesi’nin köylerine operasyon düzenlediklerini, sabahın erken saatlerde etrafı sarılan köylerden birinin de Hani’ye 19 km mesafede olan Gömeç Köyü olduğunu söyledi.
Köylere yüzlerce askerin girdiğini ve köylüleri meydanda toplayarak köylerini boşaltmalarını istediklerini dile getiren Eren, “Köylülerin eşyalarını ve gıda maddelerini almalarına zaman vermeden evler yakılmaya başlandı. Köylülerin geçim kaynağı olan hayvanlar da silahla taranarak öldürüldü” dedi.
“AİLEME VE AKRABALARIMA HABER VER BENİ ÖLDÜRECEKLER”
Eren, İbrahim Kartay’ın kaybolma sürecini ise şöyle anlattı:
“Evlerin ateşe verilmesiyle 29 yaşındaki İbrahim Kartay da ailesi ile birlikte köyü terk etmeye hazırlandı. 6 aylık hamile olan eşine, üç küçük çocuğunu da yanına alarak köyden uzaklaşmasını söyledi. Kendisi de henüz yanmayan evine yiyecek almak için girdi. Yanına bir miktar peynir, salça ve ekmek aldı ve ailesinin yanına gitmek için dışarı çıktı. Biraz yol almıştı ki, askerler tarafından fark edilerek gözaltına alındı. Köy çıkışında eşini bekleyen Salime Çakır’a köylüler İbrahim’in gözaltına alındığı bilgisini verdi. Çocuklarıyla komşu köye sığınan Salime Çakır, eşinden haber alma umuduyla 10 gün bekledikten sonra kayınpederi ile birlikte Hani’ye giderek savcılığa başvurdu. Savcılıktan cevap alamayınca Hani Jandarma Karakolu’na gittiler. Karakolda baba Kadri Kartay’a “senin oğlun, terörist ama biz onu serbest bıraktık, nerede olduğundan haberimiz yok”cevabı verildi. Bir süre daha oğlunun gelmesini bekleyen baba tekrar karakola gitti. Karakoldan kendisine ateş açıldı ve oğlunu bir daha sormaması için tehdit edildi. Komşu köylerden bir kişi aileye gönderdiği haberde 8 gün İbrahim ile birlikte gözaltında tutulduğunu ve İbrahim’in kendisine “Aileme ve akrabalarıma haber ver, beni öldürecekler.” dediği bilgisini ulaştırdı.”
“BU DAVAMDAN ASLA VAZGEÇMEYECEĞİM”
Aile’nin tüm başvurularının sonuçsuz kaldığını söyleyen İkbal Eren, gözaltına alınırken ve gözaltındayken insanlar tarafından görülmesine rağmen gözaltına alındığı inkar edilen İbrahim Kartay’dan bir daha haber alınamadığını belirtti.
İkbal Eren, İbrahim Kartay’ın eşi Salime Çakır’ın 24 yıldır Diyarbakır’dan yükselen ‘Eşimin akıbetini ömrümün sonuna kadar araştıracağım. Onun kemiklerini görmediğim sürece yaşadığına inanacağım ve hep arayacağım. Bu davamdan asla vazgeçmeyeceğim’ diyen sesi olacaklarını söyledi.
Eren, son olarak İbrahim Kartay’ın kaybedilişinin 24. yılında adalet talep ettiklerini söyledi.
PİRHA / İSTANBUL
Yoruma kapalı.