2016’nın ardından 2017’ye de katliam ve terör saldırılarıyla giren Türkiye’de tehlikenin daha da ciddi olduğunu gösteren bir gelişme yaşandı. Hükümetin en üst düzeyinden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve muhalefet liderlerine saldırı ve suikast uyarısı yapıldı.
Kılıçdaroğlu’na saldırı ve suikast uyarısı yılın son günlerinde geldi. Uyarı, yılın ilk saatlerinde İstanbul’da Reina’ya düzenlenen saldırı öncesinde yapıldı.
Başta ana muhalefet lideri olarak Kılıçdaroğlu ve muhalefet partilerinin liderlerini hedef alacak suikast ihbarlarının arttığı uyarısı iletildi. Acil boyuttaki ihbarlar nedeniyle zaman kaybedilmemesi için yüz yüze görüşme beklenmeden Kılıçdaroğlu telefonla bilgilendirildi. Çok gizli tutulan uyarının bizzat Başbakan Binali Yıldırım’dan geldiği ve MHP lideri Devlet Bahçeli’nin de aynı yönde bilgilendirilmiş olabileceği belirtiliyor. Kılıçdaroğlu’na ihbarlar ve değerlendirmelerin ciddi olduğu belirtilerek, her türlü önlemin alınması gerektiği, bu çerçevede zırhlı araç tahsis edileceği bilgisi verildi. Ancak Kılıçdaroğlu’nun halen zırhlı aracı kullanmaya başlamadığı öğrenildi.
30 yıl öncesi gibi
Kılıçdaroğlu’na telefonla yapılan saldırı ve suikast uyarısı, tam 40 yıl önce 2 Haziran 1977’de Başbakan Demirel’in, CHP Genel Başkanı Ecevit’e gönderdiği “gizli, zata mahsus” mektubu ile büyük benzerlik taşıyor.
1 Mayıs 1977 katliamından sonra Türkiye, 5 Haziran seçimlerine giderken Demirel, suikast olacağı uyarısıyla Ecevit’e 3 Haziran’da Taksim’deki CHP mitingine katılmama uyarısı yapmıştı.
“Eşimle ben orada olacağız” diyerek yanıt verdiği ve bizzat Ecevit tarafından açıklanan mektubunda Demirel şu ifadeleri kullanmıştı: “CHP Genel Başkanı Bülent Ecevit’in 3 Haziran 1977 günü İstanbul Taksim Meydanı’ndaki CHP mitingi sırasında, Sheraton Oteli’nin üst katlarındaki odalardan birinden uzun namlulu ve dürbünlü bir silah ile ateş edileceği, bu teşebbüsün 29 Mayıs 1977 günü İzmir- Çiğli Havaalanı’nda cereyan eden olayla birlikte, l Mayıs 1977’de Taksim Meydanı’nda vukua gelen olaydan cesaret alan, iç barışı büyük ölçüde sarsabilecek kanlı tertiplere karar veren ve ayrıca 5 Haziran 1977 tarihinde yapılacak olan seçimlerden bir fayda ummayan, seçimlerin yapılmasını arzulamayan veya seçimlere gölge düşürmek isteyen illegal komünist – terörist örgütlerin yanı sıra memleketimizi iç meselelerle uğraştırmak isteyen yabancı kuruluşların ve uluslararası tedhiş teşekküllerinin muhtemel suikast ve sabotaj eylemleri ile özellikle vazifelendirilmiş kimseler tarafından yapılmak istendiği alınan haberler meyanındadır.”
Yoruma kapalı.