PİRHA- Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu, yazılı bir açıklama yaparak, kendilerine yönelik saldırılara yanıt verdi. “AABK, Aleviliğin asimilasyonuna karşı duran yüzüdür” denilen açıklamada, ‘Alisiz Aleviler’ gibi gerçeklerle bağdaşmayan ve düşmanın söylemlerini ödünç alan bir anlayışı da asla tasvip etmiyoruz” denildi.
Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu (AABK), son zamanlarda Avrupa Alevi hareketine yapılan saldırılara, Aleviliği Türk -İslam senteziyle uzlaştırma ve Alevileri asime etme çabalarına ilişkin yazılı bir açıklama yaptı.
“AABK, Aleviliğin asimilasyonuna karşı duran yüzüdür” denilen açıklamada, “Özellikle son dönemlerde Avrupa’daki Alevi örgütlülüğünün yükselişini engellemek adına bazı konuların bilinçli bir şekilde gündeme getirildiğine şahit oluyoruz. Avrupa Alevi Hareketi olarak ilk defa derin devlet bağlantılı saldırılara maruz kalmıyoruz. Lakin bugün geçmişe oranla oldukça sistematik bir saldırıyla karşı karşıyayız. Geldiğimiz son süreçte bu saldırı dalgası, tüm Avrupa’yı hedef alır niteliğe ulaşmıştır” ifadeleri kullanıldı.
AKP hükümetinin Avrupa’da bulunan yerli işbirlikçileriyle Alevilere saldırdığı belirtilen açıklamada şunlar kaydedildi:
“Türk-İslam Sentezi’nin günümüzdeki siyasi hamisi olan AKP Hükümeti, gri pasaportlu dedelerle sonuca ulaşamadığı gibi, artık Avrupa’da bulunan yerli işbirlikçileriyle birlikte saldırmaktadırlar. Geçmiş tecrübelerimizden biliyoruz ki; zalimler direnen toplumları kendi içinden var ettikleri ihanetçilerin aracılığıyla yıkmaya çalışırlar. Bugüne kadar bu saldırıların hepsini başarıyla püskürttük. Bundan sonra da aynı kararlılıkla yolumuza devam edeceğiz.”
“Alevilik, kendine özgü bir inançtır. Alevilerin yegane ibadethanesi ise cemevidir ve hiçbir mabedin alternatifi de değildir. İnanç önderlerimiz Analarımız ve Dedelerimizdir” hatırlatmasında bulunulan açıklamada, Avrupa’da hakların nasıl elde edildiği şöyle açıklandı:
“Avrupa’da bugüne kadar elde ettiğimiz hakların ve kazanımların tamamını “Alevilik kendine özgü bir inançtır” söylemi üzerinden elde ettik. “Alevilik kendine özgü bir inançtır” tanımlaması; Ehlibeyti, Oniki İmamları ve Geleneksel Aleviliğin değerlerini reddeden veya onlarla çelişen bir durum değildir. Aksine asimilasyon politikalarından kaynaklı tahribatları ortadan kaldıran ve inancımızı kendi öz değerleriyle buluşmasına zemin hazırlayan bir tanımdır.”
“DİYANET İŞLERİ BAŞKANLIĞI ASLA MUHATABIMIZ DEĞİL”
AABK, “Bizler, Türkiye’de ve diğer ülkelerde yaşayan Alevilerin meşru temsilcileri olarak, hükümetlerin Aleviliği klasik anlamda “tarikat,” cemevlerini “tekke” dedeleri de “devlet memuru” mertebesine indirgemeyi öngören asimilasyoncu politikalarına şiddetle karşı çıkıyoruz. Son dönemlerde sıklıkla kullanılan Alevi-İslam söylemi ise, Aleviliği Türk-İslam Senteziyle uzlaştırma çabalarının son nüvesidir. Bu kapsamda; yıllardır Alevileri asimile etmeye çalışan ve cemevlerimizi minaresiz camilere dönüştürmeyi planlayan Diyanet İşleri Başkanlığı asla bizim muhatabımız değildir. Bu nedenle Siyasal İslam ile flört eden kurumlar ve kişilerle aramıza hep mesafe koyduk, bundan sonra da bu mesafeyi korumaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
“AABK, KORKUYA TESLİM OLMAYANLARIN BİRLİĞİDİR”
AABK’nin, umutsuzluğa, karamsarlığa, korkuya ve yılgınlığa teslim olmayı reddedenlerin birliği olduğu belirtilen açıklamada, şunlar vurgulandı:
“AABK, Aleviliğin asimilasyonuna karşı duran yüzüdür. Avrupa Alevi Hareketi’ni bu kadar güçlü ve başarılı kılan özellik; çoğunluğu değil çoğulculuğu esas alan anlayışı temel prensip olarak kabul edilmesidir. Bugüne kadar canlarımızı etnik kökenine, siyasi görüşüne veya Aleviliğe bakışına göre asla kategorize etmedik. Böylesi bir anlayışın cemevlerimize sirayet etmesine müsaade etmedik. Bu noktada ‘Alisiz Aleviler’ gibi gerçeklerle bağdaşmayan ve düşmanın söylemlerini ödünç alan bir anlayışı da asla tasvip etmiyoruz.
“ALEVİ İNANCINI BİR YAPININ, SİYASİ ANLAYIŞIN GÖLGESİNE SOKACAK OLUŞUMA GEÇİT VERMEYECEĞİZ”
Aleviliği güçlü kılan ve kuşaktan kuşağa aktarılmasını sağlayan en önemli özellik ise; zalime ve zulme karşı direnme kültürüdür. Aleviliğin bu damarını köreltecek, Alevi inancını herhangi bir devletin, yapının, inancın veyahut siyasi anlayışın gölgesine sokacak hiçbir oluşuma geçit vermeyeceğiz.
Avrupa Alevi Birlikleri Konfederasyonu, özgürlüklere yönelik her alanda gerçekleşen saldırılara karşı mücadeleyi büyütmek için tüm bileşenleriyle, tüm ittifaklarıyla, tüm demokratik politik yapılarla ve sivil toplum kuruluşlarıyla bütünlüklü bir siyasal mücadeleyi örme sorumluluğu ile çalışandır.
(HABER MERKEZİ)
Yoruma kapalı.