Alevi Haber Ajansi

Arkadaşları, Emirali Yağan’ı anlattı-VİDEO

PİRHA-Kas hastalığı olan ALS ile yaklaşık 2 yıldır mücadele eden Şair ve Yazar Emirali Yağan, yaşadığı Fransa’da 9 Nisan Cumartesi günü Hakk’a yürüdü. Emirali Yağan’ı PİRHA’ya anlatan sanatçı ve edebiyatçı arkadaşları, “Emirali Yağan deryayı andıran zihniyle ve hümanist kişiliğiyle Dersimlilerin ve edebiyat severlerin zihninde yer edinmiş kıymetli bir düşünürdü” dedi.

Kas hastalığı olan ALS ile yaklaşık 2 yıldır mücadele eden Şair ve Yazar Emirali Yağan, yaşadığı Fransa’da 9 Nisan Cumartesi günü Hakk’a yürüdü. Paris Dersim Kültür Merkezi’nde yapılan törenin ardından Yağan, memleketi Dersim’e uğurlandı. Yağan, ailesi, sevenleri ve dostlarının katılımıyla 14 Nisan’da Dersim merkeze bağlı Demirkapı köyünde toprağa sırlandı.

Sanatçı ve edebiyatçı arkadaşları Yağan’ı PİRHA’ya anlattı.

“EMİRALİ YAĞAN’IN MÜZİĞİMİZE KATKISI ÇOK BÜYÜKTÜ”

Emirali Yağan’ın kalbindeki güzelliği sözcüklere sözcükleri de dizelere sıralayan, hepimizin kalbine ve ruhuna hitap eden çok değerli bir entelektüel olduğunu söyleyen sanatçı Erdoğan Emir, “Sadece kendi toplumuyla ilgili değil dünyayla kurduğu ilişki onun zihin dünyasında var ettikleriyle onun bilgi ile ilişkisini ve onu bilgeleştiren yanlarıyla doğrudan ilgili bir durumdu. Latin Amerika’da yaşanan acının bir parçası aynı zamanda Dersim’de yaşanan büyük travmaları sözlerine ve şairliğine ve fikriyatına soyunmuş birisiydi. Aynı zamanda Kırmancîye ruhunu benimseyen, bu topraklarda yaşayan bütün toplumların birlikteliğine ve yaşadıkları acılara sahip çıkan ve bunu da etrafındaki herkesle paylaşan önemli birisiydi. Müziğimize katkısı da çok büyüktü, onun yazdığı şiirler bizimde yararlandığımız ve sonraki süreçte yaptığımız müziğin önemli bir parçasını oluşturdu. Emirali Yağan ve Mehmet Çetin bu toprakların yetiştirdiği en önemli iki entelektüeldi ve ikisi de erken bir kayıptı. Bu kayıplarla birlikte büyük bir fikriyatın durmasına sebep oldu o yüzden hepimizin üzgün ve yarım kalmış değerli bir hikâyeyi uğurlamış hissediyoruz” dedi.

“BAZI BOŞLUKLAR VAR NE YAPARSAN YAP OLMUYOR”

Mehmet Çetin ve Emirali Yağan’ın yüzüstü bırakılmış bir coğrafyanın şairleri olduğunu vurgulayan sanatçı Umut Altınçağ, “Mehmet Çetin ve Emirali Yağan’ın şiirleri, öyküleri farklı dillere çevrilse dünya edebiyatını sallayacak birikim sahibilerdi. Sürekli hakkaniyetten bahsederlerdi ve kirlenmiş insanın tekrardan temizleneceğini söylerlerdi. Ne mutlu bize ki onların sofrasında oturup onların öyküleri, masalları ve acılarıyla bizi hayatlarına dâhil ettiler. İnsanlar arasındaki çelişkinin çok fazla büyütülmemesi gerektiğini sürekli bizim hayatlarımızda toparlayıcı ve hakkaniyet sofrasına sürekli bizi davet eden dünyaları vardı. Emirali Yağan’ın Beyazdağ’a olan tutkusu, heyecanı, hem ruhsal anlamda hem de toprağın altında gezmeleri ve bunu gökle bütünleştirmeleri, doğayla bütünleştirmeleri, bir dağı getirip senin sevgilin yapabilecek kadar sabırlı, hünerliydi. Önümüzden giden nesil çok güzel adımlar attı bizde umarım onlara layık oluruz. Umarım onların özlemlerini daha da somutlaştırıp, daha da güncel hayatın içerisinde ya da birbirimizle olan ilişkimizde tekrar o aşkı tazeler ve yaşarız. O anlamıyla hem Kırmancî hem de dünya edebiyatı iki tane büyük üstadını yitirdi. Yerleri doldurulamayacak kadar büyük boşluk. Çünkü bazı boşluklar vardır ne yaparsan yap olmuyor” diye konuştu.

EMİRALİ YAĞAN’IN KITALARI BİRLEŞTİREN ŞİİRİ VARDI”

Emirali Yağan’ın kıtaları birleştiren bir şiiri olduğunu belirten şair Akın Yanardağ, “Emirali Yağan’ın hayatındaki araçlar, gereçler değiştikçe şiirine yansımıştır. Şiirlerinde kurgu yoktur dünyanın sokaklarına karışmıştır Emirali Yağan dünyanın sokaklarına şiirini taşımıştır. Emirali Yağan’ı ben tabii ki Edward Said’le birlikte düşünürüm hep. Said’in sürgün üzerine yazdığı denemeler aslında Emirali Yağan’ı iyi ifade ediyor. Yani evin kaybedilmiş olması, dilin kaybedilmiş olması ve bunun gerilimi. işte dünyanın bir ucunda açık unutulmuş musluğu kapamanın derdini düşünüyor. Bu anlamda Edward Said’le birlikte düşünüyorum. Bu anlamda o kazanımlarda, bu olanaklardan uzak olmak bir anlamda bizim de hikayemizdir. Yani Dersim’in özel anlamda hikayesidir, hepimizin hikayesidir” diye belirtti.

EMİRALİ YAĞAN KIYMETLİ BİR DÜŞÜNÜRDÜ”

Emir Ali Yağan deryayı andıran zihniyle, geniş ve zengin sözcük hazinesiyle, hümanist kişiliğiyle Dersimlilerin ve edebiyat severlerin zihninde yer edinmiş kıymetli bir düşünür olduğunu söyleyen şair Hıdır Işık, “Emir Ali Yağan evrendeki tüm canlıların yaşam hakkının kutsallığını önceleyen, kadim Dersim kültürünün zenginliğini ve güzelliğini sonraki nesillere çalışmalarıyla en iyi şekilde aktaran önemli bir aydındı” diye ifade etti.

“EMİRALİ YAĞAN’IN BOŞLUĞU ÇOK BÜYÜK BİR YOKLUK”

Emirali Yağan’ı devrimci mücadeledeki yerinden tanıdığını söyleyen yönetmen Devrim Tekinoğlu, “Yüz yüze tanışmamız 2010 yılında oldu ve çok güçlü bir arkadaşlığımız oldu. Emirali Yağan’ın 78 kuşağından gelen birisi olarak devrimci mücadeledeki yeri elbette ki çok önemliydi fakat edebiyattaki kimliği bizim için daha etkileyiciydi. Yüz yüze tanıştığımızda onun edebiyattaki kuvvetli yanını ve aynı zamanda Dersim topraklarına karşı duyarlılığını gördük. Emirali Yağan çok güçlü bir karakterdi, elbette ki boşluğu çok büyük bir yokluktur” diye konuştu.

“DERSİM EMİRALİ YAĞAN’I HAKKANİYETLE KORUYACAK, SAVUNACAK VE UNUTTURMAYACAKTIR”

Şair Vecdi Erbay da, Emirali Yağan’ın iyi bir şair olduğunun altını çizerek, “Bu nedenle vefatından sonrada daha çok şair Emirali Yağan konuşuldu. Ancak başkaca yönleri de vardı Yağan’ın. Bunlardan en önemlisi, doğduğu topraklara, doğduğu toprakların doğasına, kültürüne, inancına ve tarihine olan bağlılığıydı. Bu içten bağlılığı şiirlerinde görmek mümkün. Ancak şiirlerle yetinmemiş, bu topraklara saygısını, sevgisini, vefasını belgesel filmler için yazdığı metinlerin yanı sıra Beyazdağ’da Bir Gün kitabıyla gösterdi. Bu önemlidir. Çünkü, bir şair olarak başka hayatlar tercih edebilecekken, neredeyse bir tarihçi gibi kıyamların, sürgünlerin, acıların üzerine gitti, bunların görünür olmasına, kayır altına alınmasına katkıda bulundu. Ömrü vefa etse, kuşkusuz bu alanda daha birçok çalışmaya imza atacaktı. Olmadı. Memleketi için son güzel hamlesi, kendi topraklarına defnedilmeyi vasiyet etmek oldu. Dostlarını kadim Dersim kültürü, inancı, doğası ve tarihiyle buluşturdu. Emirali Yağan’ı şiirlerinin yanı sıra bu vefa duygusuyla da anmak gerekiyor. Has şairler, yazarlar memleketlerine her zaman çok şey katarlar. Emirali Yağan, bunlardan biriydi. Dersim de onun bu yönünü hakkaniyetle koruyacak, savunacak ve unutturmayacaktır” ifadelerine yer verdi.

PİRHA/DERSİM

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak