PİRHA- Yarım asırdan fazla bir süre Alevilik yol erkanına hizmet eden Kızılbaş sofi geleneğinden gelen Kahraman Tanrıverdi, Aleviliğin yol aşkıyla büyüdüğünü söyledi. Tanrıverdi, “Bizler yaşayarak öğrendik bu yolu. Ama bugün gençler cemevlerine çok gelmiyor. Bu bir eksikliktir, gençler hem cemevine gelip hem de okuyarak bu yolu öğrenmelidir” dedi.
Adıyaman Merkeze bağlı Kürt Alevilerin yaşadığı Çamgazi köyünde dünyaya gelen, Kızılbaş sofi geleneğini yaşayan beş çocuk babası Kahraman Tanrıverdi (65) bugün ilerleyen yaşına rağmen Türkiye’nin farklı bölgelerinde ve ilerinde bulunan birçok Alevi dergâhına ve ziyaretine gidip niyazlaşıyor. Tanrıverdi, Adıyaman merkezde bulunan Yeni Mahalle Cemevi’nde her hafta yapılan cemlere katılarak semah dönüyor.
“ALEVİLİĞİN YOL AŞKI İLE BÜYÜDÜM”
20 yaşına kadar Çamgazi köyünde yaşadığını belirten Kahraman Tanrıverdi, “O dönemlerde çok şey bilmiyorduk. Bizim köy Kureyşan Ocağı talibi. O dönem Kamber dede köyümüze gelip köylülerin toplandığı büyük bir odada cem yürütürdü. Biz de çocuklarla birlikte toplanır odanın bir köşesinde oturur cemi izlerdik. Deyişler söylenmeye başlandığında ve insanlar semaha kalktığında çok dikkatimi çekiyordu, etkileniyordum. Cem bittikten sonra çocuklarla yapılanları birbirimize anlatıyorduk. O dönem cemlerde büyüklerimizde gördüğümüz Alevilik yol aşkı ile büyüdük” diye konuştu.
“KIZILBAŞ SOFİLERDEN ETKİLENDİM”
“Çamgazi köyünden Karakoç köyüne taşındık. O dönem köyde Kızılbaş sofiler vardı. Cemler yapar yola hizmet ederlerdi” diyen Tanrıverdi, şöyle devam etti:
“Bunlardan biri de Karakoç köyünde dergahı bulunan ve insanların adaklar adadığı, kurbanlar kestiği ve dilek tuttuğu Aço Baba’ydı. Gençlik yıllarımda onların yaptığı cemlere katılırdım. Aço Baba başta olmak üzere köyde bulunan, pir gelemediği zamanlarda cem yürüten Kızılbaş sofilerden çok etkilendim. Yarım asırdır bu aşkla Alevilik yol erkanına hizmet etmeye ve Alevilik felsefesini yaşamaya çalışıyorum.”
“SEMAH DÖNDÜĞÜMDE FARKLI DUYGU SELİNE BÜRÜNÜYORUM”
İlerleyen yaşına rağmen Türkiye’nin farklı bölgelerinde ve illerinde bulunan birçok Alevi dergâhına ve ziyaretlerine gidip niyazda bulunan ve semah dönen Tanrıverdi, “Yaklaşık 50 yıldır semah dönüyorum. İlk semah döndüğüm gün gibi her semaha kalktığımda bambaşka bir duygu seline bürünüyorum. Normalde ayakta çok durduğum zamanlarda baş dönmesi ve denge sorunu yaşarken semahta çarka girdiğimde ne kadar dönsem hiç baş dönmesi yaşamıyorum. Bunun sebebi ise yola olan inancım ve itikatımdan olduğunu düşünüyorum” dedi.
Tanrıverdi şunları kaydetti:
“Gençlik dönemlerinde köyde yaşarken müsahip kurbanları imkanlarımız doğrultusunda yapmaya çalışıyorduk. Yaşımız ilerledikçe müsahipliğin ne kadar önemli bir şey olduğunu anladık. Bugün şartların daha uygun olmasına rağmen müsahip edinme eskisi gibi yoğun değil. Ama Alevilik yol erkanına ve felsefesine göre herkesin bir yol arkadaşının müsahibinin olması gerekir.”
“GENÇLER CEMEVİNE GELEREK VE OKUYARAK ALEVİLİĞİ ÖĞRENMELİDİR”
İlerleyen yaşıma rağmen her perşembeyi cumaya bağlayan gece cemevine gidip semah dönen Tanrıverdi, “Gençlerde okuma oranı bizim döneme göre çok fazla. Bizler yaşayarak öğrendik bu yolu. Ama bugün baktığımızda şimdiki gençler cemevlerine çok gelmiyor. Alevilik yolunu merak etmiyor araştırmıyor. Bu bir eksikliktir, gençler hem cemevine gelip hem de okuyarak bu yolu öğrenmelidir” diye konuştu.
Mustafa YÜKSEL/ADIYAMAN
Yoruma kapalı.