PİRHA- Muğla Ortaca’da geçen yıl temeli atılan ve geçen ay yapımı bitirilen cemevi hizmet vermeye başlayacak. Alevi öğretisine göre yapılan cemevinin Türkiye’nin ikinci büyük cemevi olduğu belirtildi.
Muğla’da geçen yıl temeli atılan ve geçtiğimiz ay yapımı tamamlanan Pir Sultan Abdal Kültür Derneği’ne (PSAKD) bağlı Ortaca Şubesi Cem ve Kültür Merkezi, Türkiye’nin ikinci büyük cemevi olarak faaliyete geçecek.
Cemevine ilişkin PİRHA’ya bilgi veren PSAKD Ortaca Şube Başkanı Hüseyin Öksüzoğlu ve Saymanı Cahit Gümüş, Cemevinin Alevi öğretisine göre yapıldığını, önümüzdeki günlerde de faaliyette olacağını belirttiler.
“HAK-MUHAMMED-ALİ’Yİ TEMSİL EDİYOR”
Sayman Cahit Gümüş, Ortaca Cemevi’nin avlusunda bulunan üç çınar ağacının Alevi inancında büyük bir öneminin olduğuna işaret ederek şunları söyledi:
“Bu üç ağaç Hak, Muhammed Ali’yi temsil ediyor. En güzel ağaçlardan olan çınar ağacını buraya diktik. Cemevi’nin sağ ve sol yanında dikilen iki ağaç ise Hasan ve Hüseyin’i temsilen dikildi. Cemevi bahçesine dikilen beş ağaç ise Pençeyi Ali Aba yani Hz. Muhammed’in ailesini temsil ediyor.
‘’Alevilerin olmazsa olmazındandır üçler, beşler, yediler, on ikiler, on dört masum paklar, on yedi kemerbestler, kırklar, doksan bin gayb erenleri, yüz bin Rum erenleri gibisinden. Pençeyi Ali Aba da Muhammed’in ailesi anlamına geldiği için beş tane çınar dikildi buraya.”
“CEMLER EVLERDE YAPILIRDI”
Eskiden bu tür cemevlerinin olmadığını söyleyen Gümüş sözlerine şöyle devam etti:
“Burada kullanılan mimari gibi çatma olayı var ve ortada da bir pencere vardı. Bizim burada tabi pencere yok biraz daha değişti. Bu yedi kat göğü ve yedi kat yeri temsilen yapılmıştır. Ortaca Cemevi’ni tasarlayan mimar Sevilay Hanım kendisi Sivas kökenli olması ve eski köylerde bulunan, cem tutulan mekânları bilmesinden kaynaklı buradaki cemevini de Alevi kültürüne uygun yaptı. Anadolu Aleviliğini burada yansıtacak başka bir mimari yok.”
“YEDİ KAT GÖK, YEDİ KAT YERİ TEMSİL EDİYOR”
Eskiden cemevlerinde ayrı bir yemekhane, kütüphane, gibi şeylerin olmadığını dile getiren Gümüş, şu ifadeleri kullandı:
“Çünkü cemler hep gizli yapılıyordu. 80’lerden sonra bunlar yapılmaya başlandı. Bizim Anadolu Aleviliğinde böyle bir durum yoktu. Sadece bir cemevimiz vardı, cemevinde ibadetimiz yapılırdı. Evlerde cenazeler kaldırılırdı. Cemevlerinde yemekler yenirdi ama şimdi biraz daha şehirlere göçten sonra bu bölümlerde ilave edildi cemevlerine. Şimdi dünyanın kuruluşu anlatılan rivayetlere göre işte yedi kat gök yedi kat yer anlamında buradan geliyor. Orada zaten Anadolu’daki Aleviliğin kökeninde bu yedi kat gök yedi kat yer o da oradan geliyor.”
‘ALEVİ MİMAR, YAPIMINDA YER ALDI’
PSAKD Ortaca Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Öksüzoğlu da, cemevi hakkında bilgi verdi. Cemevi’nin sadece ibadet için tasarlanmadığının altını çizen Öksüzoğlu, “Aynı zamanda dersliğimiz, konferans salonumuz, yemekhanemiz, mutfağımız, cem salonumuz ve kütüphanemiz var. Gençler, yaşlılar, çocuklar da buradan faydalanacak ve buranın insanı sahiplenecektir en kısa zamanda diye düşünüyorum” diye konuştu.
Öksüzoğlu, Ortaca Cemevi’nin dört bloktan olduğunu söyledi ve sözlerine şöyle devam etti:
“Birinci blokta toplantı salonu ve derslik var aynı zamanda konferans salonu ve bir tane kütüphane var. İkinci blokta ibadethanemiz var. Üçüncü blokta kurban kesim yeri, morgumuz, tuvaletlerimiz ve bodrum katta bir tane depomuz var. Dördüncü blokta ise mutfak, yemekhane ve yönetim birimi var. Burada faaliyetlerimizi bu şekilde gerçekleştireceğiz.”
İsmail SİVASLI-Rohat EMEKÇİ
MUĞLA/ORTACA
Yoruma kapalı.