PİRHA- Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı (HBVAKV) Çorum Şube Başkanı Nurettin Aksoy Dede, zorunlu din dersinin Alevi çocuklarını asimile ettiğini, kendi inancından kopardığını belirterek, buna müdahale edilmesi gerektiğini söyledi.
Alevi çocukların okullarda asimilasyonuna neden olan din dersleri Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin ve Yargıtay’ın kararlarına rağmen hala zorunlu olarak devam ediyor.
Hacı Bektaş Veli Anadolu Kültür Vakfı (HBVAKV) Çorum Şube Başkanı Nurettin Aksoy Dede, 1980’den itibaren zorunlu din dersi olduğunu hatırlatarak, “1980’lerde bununla ilgili mücadele daha kolayken, bugün bu mücadele alanı zor. Nasıl ki Avrupa laik, demokratik, bilimsel uygulamalı bir eğitim getirdiyse, din eğitimini aileye bıraktıysa Türkiye’de bunu yapabilir” dedi.
“ZORUNLU DİN DERSİ ÇOCUKLARIMIZI KENDİ İNANCINDAN KOPARIYORSA MÜDAHALE ETMELİYİZ”
Türkiye’de eğitim alanının ve okulların tam bir facia ve Kerbela olduğunu belirten Aksoy, şunları ifade etti.
“26 yıldır Yol, erkan yürütmüş Alevi, Kızılbaş bir dede olarak, çocuğumun ve torunumun Sünni bir eğitimden geçmesi benim Yol ve erkanımın, geleceğimin, inancımın bitmesi anlamına gelir.
Bunun içindir ki, bizim çocuklarımıza dini eğitimi vermemiz gerekiyor. Fakat bizim vereceğimiz dini eğitim bir yanlışın üzerinden yanlış gitmesiyle değil, yani kısasa kısas değil. Başka bir inanç tartışılmaz, inançlar kötülenmez, inançlar kutsaldır, değerlidir. Ama nereye kadar? Başka bir yere zulmetmiyorsan, katliam yapmıyorsan, bir misyonerlik yapmıyorsan. Çocuklarımızı zorunlu din eğitimi adı altında kendi inançlarından koparıyorsa, o zaman bizim de müdahale etmemiz, kendi çocuklarımıza sahip çıkmamız gerekiyor.”
“BAZI TALİPLERİMİZ EKONOMİK NEDENLERLE CEMAATLERE GİDİYOR”
Zorunlu din dersiyle mücadele konusunda insanların çekindiğini, zorlandığını söyleyen Aksoy, “İnsanlar sokağa çıkamıyor, sesini duyuramıyor, hatta bazı insanlar onu (din dersi) versinler diyebiliyorlar. İşte bu açıdan Aleviler, dedeler, pirler, Yol sürenler, Alevi yazarları, Alevi örgütleri, başkanlarının bu konuya eğilmesi gerekiyor. Cemlere gittiğimizde çok az çocuğumuz var. Bu Sünni eğitimin geleneğinden gelen ve ekonomik nedenlerden dolayı bazı taliplerimiz cemaatlere gidiyor” dedi.
“KOYUN BABA DERGAHI CAMİYE DÖNÜŞTÜRÜLDÜ”
“Kendimizi anlatmakta da sıkıntı çekiyoruz. Kendimizi birbirimize anlatmamız gerekmiyor ama yapılan söylem, muhabbetin yanı sıra biraz da eyleme dönüşmesi gerekiyor” diyen Nurettin Akoy Dede, “İşte kendi coğrafyamızda bütün dergâhlarımız işgal edilmiş, Oğuzlar içerisinde Karadonlu Can Baba var. Etrafı hep dolu. Yani bir tek Karadonlu Can Baba’nın dergâhı kalmış. Koyun Baba Dergâhı şu anda camiye dönüştürüldü. 5 yıldır davalıyız ve mücadele veriyoruz. Elvan Çelebi, Baba İlyas’ın torunları yine öyle” diye konuştu.
“BÜTÜNÜYLE ASİMİLASYONUN İÇİNDEYİZ”
Bu konuda belgesel yaptıklarını belirten Aksoy, bütünüyle bir asimilasyonun içerisinde olduklarını kaydetti.
Asimilasyonun içinden çıkmanın ancak büyük bir mücadeleyle, büyük bir özveriyle, büyük bir çaba ve gayretle olacağını ifade eden Nurettin Aksoy, şöyle devam etti:
“Çünkü geçmişte bu bina bile asimilasyona en büyük katkısı olan, bizden başka inançların kurulduğu, kullandığı, geçmiş zamanda burada FETÖ’ye bağlı bir dersanenin olduğu yerdi. 10 yıl önce geldik çıkardık ve kendi çocuklarımıza, öğrencilerimize burada saz, semah, İngilizce, matematik konusunda kurslar veriliyor. Kursun sonunda da kendi cemlerini kendileri yapıyor. Dertli Divani’yi, Muharrem Temiz’i, zakirlerimizi, âşıklarımızı getirerek cem yapıyoruz. Ancak bu şekilde görerek… Görmeden olmaz. Başka bir inanç gibi destanlaştırarak, ezberlettirerek değil. Bazı canlarımız Alevilikle ilgili farklı şeyler bekliyorlar. Kendi simgeleri yetmemiş gibi. Sen darı didar olursan, cemal görürsen, dara durursan, hâllenirsen, dostluk sevgi ve barış olursa, bunlar zaten bütün inançlarda var. Bütün inançları toplasan bizim içimize sığmaz, biz bütün inançların içine sığımayız. Bu açıdan bugünkü sistemin yani hükümetin ya da eğitim sisteminin asimilasyonu sadece bize değil. Anadolu’da kadim inançlar geçmişte yok oldular. Ezidiler, Süryaniler yok. Çorum’da Rumlar yaşıyordu, Hristiyanlar vardı; bunların hepsi bitti.
Şu anda Aleviler kaldı. Alevilerin de direncine bağlı. Ne kadar dayanabilirse, o şekilde dayanacaklar.”
Cebrail ARSLAN/ÇORUM
Yoruma kapalı.