Alevi Haber Ajansi

‘AKP işçi haklarını teker teker tırpanladı’-VİDEO

PİRHA-Mamak Tuzluçayır’da kıdem tazminatlarının fona devredilmesiyle ilgili yapılan panelde her on işçiden altısının yasal güvencesinin olmadığı ve AKP’nin son 15 yılda işçi haklarını adım adım tırpanlandığı vurgulandı. 

HABERİN VİDEOSU

Ankara Mamak’ta bulunan Tuzluçayır Mahallesi’nde Aka-Der, Bağımsız Devrimci Sınıf Platformu (BDSP), Devrimci Parti, Emek Partisi, Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP), Halkların Demokratik Partisi (HDP), Demokratik Alevi derneği (DAD), Hacı Bektaşi Veli Anadolu Kültür Derneği (HBVAKD), Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD)’nin girişimleriyle kıdem tazminatının fona devredilmesini konu alan bir panel düzenlendi.

Moderatörlüğünü Deniz Gündoğdu’nun yaptığı panele konuşmacı olarak hukukçu İlke Işık, sendika uzmanı Onur Bakır ve Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Yüksel Akkaya katıldı.

“KIDEM TAZMİNATI NEDİR?”

Kıdem tazminatının ne olduğuna ve şuan ülkemizde nasıl uygulandığına değinen hukukçu İlke Işık şunları belirtti: Bir yılını doldurmuş olan işçinin iş akdinin sona ermesi koşullarına ve sebeplerine bağlı olarak işçiye işçinin çıkarıldığı veya ayrıldığı günkü en son bürüt ücret üzerinden ödenen tazminattır. Kaç yıl çalıştı iseniz, emekli oldunuz ya da işten ayrıldınız, ya da işveren sizi işten çıkardı. Çıkarıldığınız o son gün bürüt ücretiniz, buna giydirilmiş ücretlerde dahil yapılan ek ödemeler de varsa yemek, yol gibi ödemelerde eklenerek çalışma yılının çarpılmasıyla bulunan kabaca ifade edebileceğimizin toplamıdır tazminat.

Kıdem tazminatının 1936’dan beri çeşitli değişikliklerle iş kanununda yer aldığını ve bugün ki halini 1975’te aldığını söyleyen Işık 2003 yılından beri kıdem tazminatını kaldırma yönünde çabalar olduğunu ve 2003 yılında iş kanunu değiştirilirken kıdem tazminatının iş kanunundan çıkarıldığını kaydetti.

“HERKES KIDEM TAZMİNATI ALAMIYOR”

İnsanların bütün planlarını kıdem tazminatına göre yaptıklarını vurgulayan Işık şuan ki sistemde herkesin kıdem tazminatı alamadığını ancak sadece belli koşullarda iş akdi fes olursa kıdem tazminatı alabildiğinin altını çizdi. Işık o belli koşulları ise şöyle açıkladı: İşverenin sizi işten çıkarması gerekir ama iş kanunun 25/2 maddesi gereğinden kaynaklı sebeplerin olmaması durumundadır. İş yerinde çalışıyorsunuz sigortanız yatmıyor ve iş yerinden ayrılıyorsunuz. Bu durumda kıdem tazminatı isteyebilirsiniz. Bunun dışında kıdem tazminatı hakkınız yoktur.

“FORVET GÜÇLÜ DEĞİL, ORTA SAHA SIKINTILI”

Hükumetin kıdem tazminatında yapmak istediği değişikliği futbol üzerinden değerlendiren sendika uzmanı Onur Bakır şunları ifade etti: Türkiye’de işçilerin haklarını bir takıma benzetelim. Forvete sendikaları koyalım. Bizim forvetimiz şu şekilde, gol atmalarını bekliyoruz ama her 10 pozisyondan sadece birini gole çevirebilen forvetimiz var. Neden? Çünkü her on işçiden biri sendikalı. Sendikalaşma oranı sadece %10 civarında toplu sözleşmeden yararlanma oranı ise sadece %5 civarında. Dolayısıyla forvetimiz çok güçlü değil. Kendi arasında iyi pas yapamıyor, rakibin ataklarını karşılayamadığı gibi kendisi atağa kalkamıyorlar. Her geçen gün daha fazla zayıflıyor daha çok yaşlanıyor. Şu an AKP iktidarının son 15 yılında işçi haklarının teker teker tırpanlanması gibi orta sahamızda sıkıntılı. 

Defansımıza dönüyoruz. Defansta iş güvencesi olsun. Sermayenin saldırışlarına karşı işçileri koruyacak olan iş güvencesi Türkiye’de bir işçi işinden atıldığında ‘Ey işveren beni haksız yere işten attın. Ben işime geri dönmek için dava açacağım’ dese, dava açabilmesi için çalıştığı iş yerinde en az 30 işçinin çalışıyor olması gerekiyor.

“HER ON İŞÇİDEN ALTISININ YASAL GÜVENCESİ YOK”

Türkiye’de her on işçiden altısının yasal hiçbir güvenceye sahip olmadığını belirten Bakır, kıdem tazminatının her sorunu çözmediğini ancak biraz olsun sermaye ve işçi sınıfının arasındaki farkın açılmasını engellediğini ifade etti.

Eski Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Süleyman Soylu’nun “İşveren kıdem tazminatı yükünü nasıl karşılayacağım diye işten işçi çıkarmıyor. İşverenimizin kıdem tazminatı yüzünden kabuslar görmesini istemeyiz” sözlerini hatırlatan Bakır, “İşveren işçiyi işten atmadan önce kıdem tazminatını iki defa düşünmek sorunda kalıyordu. İşte bu nedenle kıdem tazminatının Türkiye’de büyük bir kısmı iş yasası güvencesine sahip olmayan bir iş güvencesi niteliğini taşıyordu. Bugün yaptıkları kıdem tazminatının iş güvencesi kısmını ortadan kaldırmaktır” dedi.

“KIDEM TAZMİNATI İNSANI İNSAN KILAR”

Gazi Üniversitesi Araştırma Görevlisi olan Yüksel Akkaya, kıdem tazminatını sadece iş güvenliği saplayan bir parça para değil kişileri insan kılan önemli araçlardan biri olarak görmek gerektiğini vurguladı. Kapitalist sermayenin kendine güvenmeyen, korkak, boyun eğen, kişiliksiz, kendi arkadaşı ve sınıfı ile dayanışmayan bir işçi istediğini belirten Akkaya bu işçiyi de iş güvencesini ortadan kaldırarak bulabildiğinin altını çizdi.

Kıdem tazminatının sadece tazminatı alan kişiye değil onun çocuklarına ve torunlarına da gelecek sağlayan bir şey olduğunu ifade eden Akkaya “Eğer kendisine güvenmeyen bencil, kişiliksiz iradesi kırılmış insanlarsak çocuklarımıza torunlarımıza da bırakacağımız kişilikte budur. Bırakacağınız böyle  bir toplum tam da kapitalist sistemin istediği bir toplumdur” dedi.

Cebrail ARSLAN/ANKARA

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak