PİRHA-Almanya Alevi Birlikleri Federasyonu (AABF) NRW Bölge Temsilciliği Başkanlar Divanı geçtiğimiz günlerde bir toplantı gerçekleştirdi. Toplantının ardından yayınlanan sonuç bildirgesinde AABF NRW olarak Avrupa Alevi örgütlülüğüne sahip çıkılacağı vurgulandı.
Almanya Alevi Birlikleri Federasyonu (AABF) NRW Bölge Temsilciliği Başkanlar Divanı geçtiğimiz günlerde bir toplantı gerçekleştirdi. Toplantının ardından yayınlanan sonuç bildirgesinde Avrupa’daki Alevi örgütlülüğüne yönelik karalama politikalarına dikkat çekildi. AABF NRW olarak Avrupa’daki kazanımlarına ve AABF’ye sahip çıkılacağının belirtildiği açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“AABF NRW’nin gücü kendi içindeki çoğulcu, katılımcı, demokratik, inancının ve yaşam felsefesinin merkezine insanı koyan, insan haklarına ve evrensel değerlere sahip çıkan, Hakk için hakikatten yana, hukukun üstünlüğünü savunan, tüm asimilasyon politikalarına karşı koyan, laik, 72 millete aynı nazarda bakan, öğretisinin gereği ritüellerine, erkanlarına sahip çıkan, mazlumlardan yana taraf olmasındandır.
“AABF KURULUŞUNDAN BU YANAN BÜYÜK KAZANIMLARA SAHİP OLMUŞTUR”
AABF üyeleri kuruluşundan bu güne, gönlünde insan, Hakk, doğa ve tüm canlılara olan sevgisiyle birlikte dur durak bilmeyen çalışmalarıyla Almanya’da yapılan devlet anlaşmalarıyla büyük kazanımlara sahip olmuştur. Saldırılarla karşı karşıya gelmemizin asıl sebebi başta okullarda ‘Alevilik dersleri’ veriyor olmamız ve Aleviliğin ‘kendine özgü bağımsız’ bir inanç olarak tanınıyor olması ve de Alevi medya grubuyla, cenaze şirketiyle, diğer kazanımlarımızla devasa bir güce erişmiş olmamızdır.”
“İNANCIMIZIN YOZLAŞMASINA İZİN VERMEYECEĞİZ”
İçeride ve dışarıda kimi odakların Alevi değerleriyle oynadığına dikkat çekilen açıklamada ayrıca şunlar da belirtildi:
“Alevi İslam, Şii Alevi, demokratik Alevi, devrimci Alevi, Caferi Alevi, ilerici Alevi, Türk Alevisi, Kürt Alevisi, Arap Alevisi, Alisiz Alevi, ateist Alevi diye ayırarak Aleviliğin içerisindeki tüm sürekleri, değerleri, kimlikleri ve öğretileri bölmeye, ayrıştırmaya, yok etmeye yönelik bu hamlelerin sahiplerinin dışarıdaki patronların ve işbirlikçilerini tanıyoruz. Buradan yola çıkarak inancımıza yönelik ayrıştırma, bölme, parçalama ve yok etme girişimlerinin karşısında Hakk Muhammed Ali sevgisiyle, Kerbela’da Yezit’e biat etmeyen İmam Hüseyin’in duruşuyla Pir Sultan’ın direnişiyle, Hacı Bektaş-ı Veli’nin hümanizmiyle, Seyit Rıza’nın boyun eğmezliğiyle, Deniz’lerin onurlu direnişlerinde olduğu gibi yol önderlerimizin duruşlarını kendimize örnek alarak inancımızın yozlaşmasına, değerlerinden kopartılmasına, arılığının bozulmasına asla izin vermeyeceğiz.
(HABER MERKEZİ)
Yoruma kapalı.