Alevi Haber Ajansi

‘Laiklik için, bilimsel, laik, parasız eğitim için hep birlikte harekete geçmeliyiz’

PİRHA- TV10 Yönetim Kurulu Başkanı ve Üryan Xızır Ocağı’ndan Veli Büyükşahin, artıgerçek.com’da yazdığı yazıda, AKP hükümetinin eğitimde izlediği gerici politikaları dile getirerek, “Bu ülkede gerçek anlamda Laiklik için, bilimsel, laik, parasız eğitim için hep birlikte harekete geçmeliyiz” çağrısında bulundu. 

TV10 Yönetim Kurulu Başkanı ve Üryan Xızır Ocağı evlatlarından Veli Büyükşahin,  artıgerçek.com’da “Laik devletin foyası açığa çıktı: Cihadist eğitim başlıyor” başlığıyla bir yazı kaleme aldı. 

“DURUM TEHLİKELİ HALE GELİYOR”

“Çok net olarak, bu güne kadar kendisini Laik diye tanımlayan devletin ve ‘Laik Türkiye’ diye toplumu kandırıp uyutanların foyası da tüm çıplaklığıyla açığa çıktı” diyen Büyükşahin, “Bu günlerde yeni bir eğitim sistemine geçişin hazırlıkları yapılıyor. Sessiz sedasız yapılan hazırlıklar olgunlaşınca da bir bir kamuoyuyla paylaşılmaya başlandı. Durum gittikçe daha da ağırlaşıyor ve tehlikeli hale geliyor” dedi.

Büyükşahin, “Eğitimdeki sorunlar sadece 2002 AKP iktidarıyla ortaya çıktı demek bizi sağlıklı sonuçlara götürmez” ifadesini kullanarak, Siz geçmişte “Türkiye Laiktir, Laik Kalacaktır” diye atılan sloganlara bakmayın. Türkiye zaten laik değildi. Bunu nereden mi biliyoruz? Kendi yaşam pratiklerimizden biliyoruz” dedi.

“TÜRKİYE HİÇBİR ZAMAN LAİK OLMADI”  

Büyükşahin Türkiye’nin neden hiç bir zaman laik olmadığını şu örneklerle gözler önüne serdi:

“Sünni olmayıp okullarda, askerlikte,  işyerlerinde ve yaşamın her alanında oruç tutmuyor, namaz kılmıyor diye saldırıya uğrayan hangi örneği verelim. Bu laik devlet, bu saldırıların hangisinde etkin bir yargılama yapıp gerekli cezalandırmayı yapmış diye soruyorum? Bir tek örnek göstermek mümkün değil. Devlet bir tarafın hassasiyetlerini, inancını, yaşam biçimini kendisine rehber edinmiş, merkeze almıştır. Diğerleri dediklerini ise çepere koymuştur. Dolayısıyla yargıdan, yürütmeye, güvenliğe kadar tüm yapılanmasını bunun üzerine oturtmuştur.

Sünni İslam merkeze alındığı için gerici-cihadist kesimlerin yaptığı saldırılar, linç girişimleri ve kendi yaşamını dayatma bizatihi devletin bütün kurumları tarafından “halkımızın hassasiyetleri, manevi değerlere sahip çıkma” olarak değerlendirildi. Alevilerin, Seküler kesimin, Laiklerin, Hıristiyanların ve diğer inançların hassasiyetleri ise “tahrik, kin ve düşmanlığa sevk etmek, halkın milli ve manevi değerlerine saldırma” olarak kabul edildi. Sünni İslam’ın dini propaganda ve faaliyetleri “dinimizi tanıtma” ama diğer kesimlerin bu tür kendini anlatma çabası ise misyonerlik ile eş tutularak dış güçlerin oyunu olarak değerlendirildi. Laiklik talepleri bile bu çerçevede ele alındı.

Siz bugüne kadar Sünni İslam’ın bayramları dışında herhangi bir inancın özel günlerinin resmi tatil ilan edildiğini gördünüz mü? Göremezsiniz, duyamazsınız çünkü yok.”

“DEVLETİN FOYASI ORTAYA ÇIKTI”

“Yıllardır “Türkiye Laiktir Laik Kalacak, Laikliğin Teminatıyız” diyen başta Aleviler olmak üzere Laik ve Seküler kesimler mevcut pratikleri görerek mevcut durumu sorgulamaya başladılar” diyen Büyükşahin,  “Bu sahte laiklik anlayışı sorgulandıkça da devletin foyası ortaya çıktı. Çok net olarak, bu güne kadar kendisini Laik diye tanımlayan devletin ve ‘Laik Türkiye’ diye toplumu kandırıp uyutanların foyası da tüm çıplaklığıyla açığa çıktı” şeklinde değerlendirme yaptı.

“CİHAT GİBİ ŞİDDETİ ÇAĞRIŞTIRAN KAVRAMLAR YERLEŞTİRİLDİ”

AKP’nin kendi gerici anlayışını iktidarda kalıcılaştırmak için Alevi çalıştayları, Kürt sorunu çözüm süreci, AB uyum çalışmaları, yetmez ama evetçiler gibi farklı kesimlere hitap eden çalışmalar yaptığını belirten Veli Büyükşahin, eğitimin dinselleştirilmesine dikkat çekti:

“İktidar AHİM kararlarını ve Türkiye’nin imza attığı uluslar arası sözleşmelerin gereğini yerine getirmiyor. Mesela AHİM diyor ki zorunlu din dersi uygulayamasın, Alevilerin Cemevlerini ibadethane statüsünde kabul edeceksin. Bunun gibi çok sayıda karar var ama Türkiye uygulamıyor.

2017-2018 eğitim yılı için milli eğitim bakanının müfredat değişikliklerine ilişkin yaptığı basın toplantısı ve sonrasında o çevrelerden gelen açıklamalarla görüyoruz ki durum daha da tehlikeli bir hal almaya başlıyor. Örneğin milli eğitim komisyonundan biri “Cihat eğitimi olmadan, matematiğin bir anlamı olmaz” diyebiliyor.

Müfredat değişiklikleri ile dinselleşen eğitim;  Zorunlu din derslerini bırakın kaldırmayı, saatleri daha da artırılarak felsefe, bilim, sanat derslerinin sayısı azaltılıyor, evrim teorisi müfredattan çıkarılıyor.
Eğitim, öğretim programlarına ve ders kitaplarına yoğun dinsel referanslar yerleştiriliyor.
Okul öncesi eğitiminde, kreşlerde ve anaokullarında fiilen dini eğitim verilmeye başlanıyor.
İmam hatiplere ayrıcalıklar tanınarak, diğer okullarda da imam hatip sınıflarının açılması ve okullara mescitlerin açılması sağlanıyor.
Dini kuruluşlar, Diyanet ve Milli Eğitim bakanlığı arasında imzalanan protokollerle ortak yapılan projeler artarak devam ediyor.
Öğrenciler farklı sebeplerle dini kıyafetlerle camilere ve dini etkinliklere götürülüyor.
Karma eğitim hedef haline getiriliyor, sınıflar cinsiyete göre bölünmeye çalışılıyor ve reşit olmayan kız çocuklarına başörtüsü uygulaması yapılıyor.
Okullarda farklı inançlara, mezheplere, farklı yaşam biçimlerine yönelik baskı ve ayrımcı uygulamalar her gün daha da artarak devam ediyor.
Değerler eğitimi adı altında ‘dini değerler’ eğitimi veriliyor. Dini içerikli yarışmalar her gün biraz daha artıyor.
Yeni müfredatta cihat gibi şiddeti ve ötekini yok saymayı çağrıştıran, tedirgin eden yeni kavramlar yerleştiriliyor.
Türk İslam Sünni (Hanefi) anlayışı yerleştirmek, muhafazakar, erkek egemen ve dinci bir nesil yetiştirilmek hedefleniyor. Bunun birebir uygulayıcısı da Milli Eğitim Bakanlığı, Diyanet İşleri Başkanlığı, Belediyeler, Kuran Kursları, Dini vakıf ile benzeri kuruluşlardır.”

Sorunun bir sistem sorunu olduğunu yazan Veli Büyükşahin, “Önümüze bakmalı tehlikeyi bertaraf etmenin yollarını aramalıyız. Bu ülkede gerçek anlamda Laiklik için, bilimsel, laik, parasız eğitim için hep birlikte harekete geçmeliyiz” çağrısında bulundu.

(HABER MERKEZİ)

 

 

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak