PİRHA- Demokratik Alevi Dernekleri (DAD), Maraş merkezli depremin 2’nci yılında yaşamını yitirenler anarak, deprem kuşağında olan ülke gerçekliğinde iktidara sorumluluklarını hatırlattı. Açıklamada, “Dünden bugüne iktidarların sorunu görmezden gelen tutumları ve rant odaklı bir mimari ve şehirleşmeyi esas aldıkları, depremlerin birer felakete dönüşmesine neden oldukları da o kadar açık ve net bir gerçektir” denildi.
Maraş merkezli 11 ili etkileyen ve açıklanan resmi rakamlara göre 53 bin kişinin yaşamını yitirdiği 6 Şubat 2023 depreminin 2’nci yılında Demokratik Alevi Dernekleri (DAD) Genel Merkezi yazılı bir açıklama yaptı.
Bilim insanlarının adeta nokta gösterircesine yaptıkları uyarıların iktidarca görmezden gelindiğine değinilen açıklamada ihmaller silsilesinin on binlerce insanın yaşamını yitirmesi ve yüz binlercesinin göç yollarına düşmesine sebep olduğunu kaydedildi.
Tedbirsizlik, ihmal ve rant odaklı politikalar nedeniyle felakete dönüşen bu depremlerden sonraki süreçlerin felaketi daha da büyüttüğüne vurgu yapılan açıklamanın devamında depremin fırsata çevrilerek demografik yapının değiştirilmeye çalışıldığı, etnik ve inançsal farklılık arz eden Alevi, Kürt, Arap halklarına gerekli yardımların ya hiç ya da çok sınırlı ulaştırıldığı hatırlatıldı.
“UYARILAR İKTİDAR TARAFINDAN GÖRMEZDEN GELİNMİŞ VE FELAKETE DÖNÜŞMÜŞTÜR”
Demokratik Alevi Dernekleri‘nin depremin 2’nci yılına dair açıklaması şöyle:
“6 Şubat 2023 Maraş, Elbistan ve Pazarcık merkezli yaşanan ve resmi rakamlara göre en az elli üç bin, fakat gerçekte çok daha fazla olduğuna inandığımız can kaybının ve On ilimizde büyük bir yıkımın yaşandığı depremlerin yıldönümünde acılarımız hala ilk günkü kadar tazedir.
Depremler coğrafyasında olduğumuz ne kadar açık ve bilinen bir gerçek ise, dünden bugüne iktidarların sorunu görmezden gelen tutumları ve rant odaklı bir mimari ve şehirleşmeyi esas aldıkları, depremlerin birer felakete dönüşmesine neden oldukları da o kadar açık ve net bir gerçektir.
Bilim insanlarının adeta nokta gösterircesine yaptıkları uyarılar, toplumun yükselen feryatları iktidar tarafından duymazdan-görmezden gelinmiş, felakete davetiye çıkarılarak on binlerce canımızın ölümüne, milyonlarca insanımızın evsiz kalmasına, yüz binlercesinin her şeylerini yitirerek ve arkalarında bırakarak göç yollarına düşmesine sebep olunmuştur.
“HİZMET KURUMLARININ AİLE VE RANT KURUMLARINA DÖNÜŞTÜRÜLDÜĞÜ ORTAYA ÇIKTI”
Enkaz altında kalan canlarımız ve yakınları feryatlarını duyurmuş, son ana kadar yardım beklemiş fakat arama-kurtarma ekipleri inanılmayacak biçimde günlerce müdahale edememiş veya etmemiş, kurtarılabilecek binlerce can trajik biçimlerde yitirilmiştir. Tedbirsizlik, ihmal ve rant odaklı politikalar nedeniyle felakete dönüşen bu depremlerden sonraki süreçler felaketi daha da büyütmüştür. Arama-kurtarma ve enkaz kaldırma çalışmaları, temel ihtiyaçların karşılanması, barınma, sağlık, güvenlik, eğitim hizmetleri yeterli ve sağlıklı biçimde yürütülememiş, vatandaşın vergileriyle kurulup yaşatılmakta olan hizmet kurumlarının aile ve rant kurumlarına dönüştürülerek çökertildiği açığa çıkmıştı.
Ayrıca, depremin fırsata çevrilerek demografik yapının değiştirilmeye çalışıldığı, etnik ve inançsal farklılık arz eden Alevi, Kürt, Arap halklarına gerekli yardımların ya hiç ya da çok sınırlı ulaştırılarak, bazen de STÖ’lerin ya da halklarımızın dayanışma amacıyla deprem bölgelerine ulaştırdığı yardımların çeşitli biçimlerde ve Cemevleri örneğinde olduğu gibi kayyum atanmasıyla engellenerek göçertilmeye çalışıldığı somut bir durum olarak yaşanmıştı.
“YİTİRDİĞİMİZ CANLARI SAYGIYLA ANIYORUZ”
Bu yıkımların üzerinden iki yıl geçmiş olmasına rağmen insanlarımız hala çadırlarda ya da konteynırlarda, hijyen ve temel ihtiyaçlardan mahrum biçimde yaşamakta, göç edenler ise gittikleri yerlerde sayısız sorunla boğuşarak yaşamlarını sürdürmeye çalışmaktadır.
İnşa edilmekte, ya da edilecek olan konutların kurulacağı alanlar mağdur bölge halkının görüşleri alınmadan, sürece katmadan belirlenmekte, bölge insanlarının geçim olanaklarını ortadan kaldıracak ya da sınırlayacak biçimde arazilere el konularak yeni mağduriyetlere yol açılmaktadır.
6 Şubat Maraş merkezli depremlerde yitirdiğimiz tüm canları saygı ve acıyla anıyor, geride kalanlara sabır diliyoruz. Bu vesileyle, ülkemizin depremler kuşağında olduğu gerçeğini ve tedbirler noktasında ki sorumluluklarını iktidara bir kez daha hatırlatmak istiyoruz. Ayrıca, depremler sürecinden ders çıkararak, ülkenin dört bir yanında tüm halkımızın tedbir ve dayanışma amaçlı kurumlaşmalara giderek hazırlıklı olması, yeni bir 6 Şubat felaketiyle karşı karşıya kalmamak için zorunluluk arz etmektedir.”
PİRHA/DERSİM
Yoruma kapalı.