PİRHA- Maraş ve Roboski Katliamlarının yıldönümünde İzmir’de gerçekleşen anmada yaşamını yitirenler anılarak, faillerin yargılanmaları için cezasızlık politikasından vazgeçilmesi çağrısında bulunuldu.
46. yılına giren Maraş Katliamı ve Şırnak’ın Uludere ilçesine bağlı Roboski köyünde, 28 Aralık 2011 tarihinde 19’u çocuk 34 kişinin savaş uçakları ile katledilişinin yıldönümünde İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri basın açıklaması gerçekleştirdi.
Alsancak’ta bulunan Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde gerçekleşen açıklamaya siyasi partiler, Demokratik Alevi Dernekleri İzmir Şubesi, yöre dernekleri, kadın örgütleri ve yanı sıra çok sayıda yurttaş katıldı.
Açıklamada “Roboski ve Maraş katliamlarını unutmadık, unutturmayacağız” yazılı pankart, “Gazetecilik suç değildir”, “Maraş’ın yarası hala kanıyor”, ve “Suriye’de Aleviler katlediliyor” yazılı dövizler taşındı. Kitle sık sık, “Dersim, Maraş, Roboski unutulmaz hiçbiri”, “Faşizme karşı omuz omuza” sloganlarını attı.
Basın metnini kitle adına Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Dönem Sözcüsü Nafiz Ceylan okudu.
Roboski ve Maraş katliamlarının sorumlularının açığa çıkarılmadığını ve yargılananların ceza almadığını belirten Nafiz Ceylan, “Maraş’ta yaşanan olaylarda devlet katliam bittikten, daha doğrusu faşistlerin saldırılarının mahalle mahalle, ev ev direnilerek püskürtüldüğünün anlaşılmasından sonra müdahale etti. 19 Aralık operasyonlarını yapan doğrudan devletin kolluk güçleri oldu. Roboski’deki 34 yoksul köylü yine F-16’larla bombalanarak hayatını kaybetti. Bunca acı, bunca ölümün sorumluları ise hiçbir ceza almadı” dedi.
“YARGILANMAMAK TEAMÜL HALİNE GELMİŞTİR”
Ceylan, katliam faillerinin ödüllendirildiği ifade ederek, “Ülkede başta yaşam hakkı olmak üzere en temel insan haklarının, özgürlüklerin ve demokrasinin bir şenlik, bir bayram havası içerisinde kutlanabildiği etkinlikler olmasını arzu ederken çok büyük 3 katliamda yaşamlarını yitirenleri anmak ülkenin insan hakları konusundaki seviyesini göstermektedir. Bu ülkede faşizm, sistematik ve kurumsal bir kimliğe sahiptir. Gerçekleştirdiği insanlık düşmanı eylemlerin hiçbirisinden yargılanmamak, bir teamül haline gelmiştir. Bırakın yargılanmayı, katliamlara katılanlar, örgütleyenler ödüllendirilmekte, terfiler almakta, görevlerini layıkıyla yerine getirmenin hediyeleriyle yaşamlarını sürdürmektedirler. Bu ülkede faşizm daha doğmamış bebeklerin annelerinin karnından çıkartılıp katledilmesidir. Bu ülkede faşizm, insanların Alevi, Kürt veya devrimci oldukları için idam sehpalarında, sokak ortasında infazlarda, pogromlarda, kitlesel kıyımlarda veya bir baro başkanının canlı yayında, herkesin gözü önünde katledilmesidir. Bu ülkede faşizm, faşistlerin ve onları yönetenlerin eylemleri nedeniyle ceza almayacaklarını bildikleri için sistematik hale gelmiştir” diye belirtti.
“KATLİAMLARIN, FAŞİZMİN HİÇBİR ÇEŞİDİNE ALIŞMAYACAĞIZ”
Katliamları normalleştirilmek istenmesine karşı mücadele etmeye devam edeceklerini kaydeden Ceylan, “Bu ülkenin insanları bir gün mutlaka kardeşliğe, birlik ve dayanışmaya, bolluk ve refaha kavuşacaklardır. Gecelerinde aç yatılmayacak, bütün çocuklar şeker de yiyebilecektir. Bu güzel tablo ise ancak birlik, mücadele ve dayanışma ile elde edilebilecektir. Bağımsızlık, özgürlük ve demokrasi mücadelesi hiçbir zaman kısa soluklu olmamıştır. İnsan hakları, ancak can pahasına sürdürülen mücadeleler ile elde edilmiştir. Bizler katliamlara, faşizmin hiçbir çeşidine alışmayacak, halkımızı da alıştırmayacağız. Bunları normalleştirmeye çalışanlara karşı elbirliği ile mücadelemizi sürdüreceğiz. Bu ülkede yeni Çorumların, Maraşların, Sivasların, 19 Aralıkların, Roboskilerin yaşanmasına izin vermeyeceğiz” ifadelerini kullandı.
Açıklama sloganlarla sona erdi.
PİRHA/İZMİR
Yoruma kapalı.