PİRHA-GADEV tarafından düzenlenen dayanışma gecesinde çok sayıda yurttaş biraraya geldi. Gecede konuşan GADEV Başkanı Celal Fırat, belediyelere atanan kayyımları eleştirerek “Yoksulluk, ayrımcılık ve şiddet, sosyolojik kaynak haline getiriliyor, yani sözün kısacası demokrasi üretilemiyor, özgürlükler yok ediliyor” dedi.
1995 yılında Alevi toplumuna hizmet vermeye başlayan Garip Dede Dergahı, 2021 yılında vakıfa dönüştürülerek faaliyet alanını genişletti.
Uzun yıllardır öğrencilere verdiği destekle bilinen Garip Dede Dergahı Vakfı (GADEV), Küçükçekmece’de dayanışma gecesi düzenledi. Çok sayıda yurttaşın katıldığı gecenin gelirlerinin, öğrencilere burs için kullanılacağı ifade edildi.
“ALEVİ TOPLUMU BU KADİM COĞRAFYANIN ÖZGÜRLÜĞÜNÜ ÜSTLENMİŞ BİR TOPLUMDUR”
GADEV Başkanı Celal Fırat, gecenin açılışında konuşma yaparak tüm katılımcılara desteklerinden ötürü teşekkürlerini sundu. Fırat “İnsanlar, ait olduğu toplumların eseridirler” diyerek şunları söyledi:
“İnanç ve kültür, toplumun parçası, uygarlıkların bütünü, birikimi ve toplumun kendisidir. Bizim nazarımızda, insani duyguyla yapılan ve tüm canlıları koruyan, kollayan her eylem kutsaldır ve uygar olmanın gereğidir. Ancak; yaşadığımız kadim coğrafyamızın çok çeşitliliği yok sayılıyor, halkları ekonomik ve siyasi çatışmaya itiyor. Yoksulluk, ayrımcılık ve şiddet, sosyolojik kaynak haline getiriliyor, yani sözün kısacası demokrasi üretilemiyor, özgürlükler yok ediliyor. Durum böyleyken; Hak ve özgürlükler açısından zemin işlevi görecek çağdaş ve kapsayıcı eşit yurttaşlığın zamanı gelmiş hatta geçmektedir.
Alevi toplumu bu kadim coğrafyanın özgürlüğünü üstlenmiş bir toplumdur. Yurttaşlık kimliği, problem kabul edilmiş antolojik bir tanıma maalesef kavuşturulamamıştır. Aleviler; yüzyıllardır kamu hakları, birey hakları, insan hakları ve yurttaşlık hakları bakımından haksızlığa uğramaktadır.
Belediyelere kayyum atayarak insanlığın ürettiği değerlere ve bu değerlere dayalı tüm sözleşmelere saygısızlık yapılmaktadır. Bu anlayış aslında geçmişten bugüne; Vahabi İslamın ‘zimmetli vatandaş’ anlayışının bir tezahürüdür. Bu anlayış Alevilerin inançlarından vazgeçmelerini, Vahabi İslamın gölgesinde cemaat, tebaa ya da grup olarak kalmasını ve vatandaşlık aidiyetlerinin de gericiliğe hizmet etmesini isteyen bir anlayıştır.”
“YENİ BİR ALEVİLİK YARATMAYIN”
Celal Fırat, “Sizin Aleviniz olmayacağız!” diyerek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Toplumun Alevilik algısını; kirli bilgi, sakat ve yıkıcı fikirlerle biçimlendirmeye çalışmayın. Uydurma kavramlar, uydurma hikâye ve Vahabi ritüellerle yeni bir Alevilik yaratmayın. Alevi Bektaşi Cemevi Başkanlığını kapatın! Ve şunu unutmayın ki; Aleviler, hem bireysel hem de kurumsal haklarını, meşru taleplerini;
siyasi kurumlara, yasama organlarına ve kamuoyuna en net dille aktarmaktan bıkmayacak ve asla vazgeçmeyeceklerdir.
Kimliklerini, dillerini, kültürlerini, inançlarını, özgürce yaşayan halklarla birlikte; Nazım’ın ‘Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine’ dizelerinde buluşacağız diyor. Ve sözlerimi şöyle bitirmek istiyorum; İnsanoğlu yaradılışı gereği sadece kendine eğilmeli, kendi yörüngesine ait olmalı ‘’Bizim de yönümüz Şah Hüseyin yönü, aydınlığımız ise Pir Hacıbektaş’ı Veli Yoludur’’
Programın devamında Mehmet Ekici, Tolga Sağ ve Arzu Şahin, müzikleriyle geceye destek sundu.
PİRHA/İSTANBUL
Yoruma kapalı.