PİRHA- Zini Gediği Katliamı’nın 86. yılı sebebiyle açıklama yapan Dersim İnşa Kongresi, “Zini, acılarımızın en derin gediğidir. Dersim halkından ve insanlık camiasından özür dilenmeli” diyerek, katliamla yüzleşilmesi çağrısında bulundu.
8 Ağustos 1938’de Erzincan’ın Munzur’a bakan dağlık bir köyünde, Surbahan ve çevre köylerden toplanan 97 Alevi yurttaş “yasak bölge” ilan edilen Erzincan Zini Gediği’nde kurşuna dizildiler.
Katliamın yıldönümünde Dersim İnşa Kongresi yazılı açıklama yayınlayarak, devletin bu katliamla yüzleşmesi gerektiğine vurgu yaptı.
“SOYKIRIMIN SİLİNMEZ İZLERİ VAR”
Yapılan açıklamada aradan geçen onca yıla rağmen katliamın acısının sürdüğüne dikkat çekilerek şu ifadelere yer verildi:
“Dersim Soykırımı’nda yüzlerce yerin yasaklı bölge ilan edilmesinin arkasında soykırımın silinmez izleri var. Bu izlerin önemli merkezlerinden biri de unutulmaz acılarımızın en derin ve yüksek gediğidir Zini.
Gédige Zini katliamında Sürbahan, Mağaçur, Kismikör, Balıbey, Kiştim ve şehir merkezinden toplanan 97 Rea Haq, Alevî-Kızılbaş Kürt ileri geleni kurşuna dizilmiştir. Kendilerine bir mezar dahi layık görülmemiş ve katledildikten sonra bedenleri oracıkta kurda, kuşa yem olsun diye açıkta bırakılmıştır. Yüze yakın bilinen insanımız evinden, tarlasından, iş yerlerinden alınarak saatlerce ağustos sıcağında yürütülerek Zini Geçidi’ne getirilir. Hiçbir hukuki, hiçbir vicdani, hiçbir ahlaki muhasebe yapılmadan orada kurşuna dizildiler. Katledilenlerin arasında yaralı kalan iki insan ise kayalarla kafalarına vurularak vahşice katledildi.
Katliamın üzerinden yıllar geçti, ama yüreğimizdeki bu acı geçmedi. Yaralar sarılmadığı gibi onların yıllardır açıkta olan kemiklerini toplayıp bir mezarda kalmalarına ve anılarına bir anıt mezar taşı bile çok görüldü! Kanayan yaramıza yeniden tuz basıldı. Birçok kez anıt mezar yeri alçakça Nazi artıklarının Yahudi mezarlarına saldırılarını aratmayacak şekilde saldırıya uğradı!
“KATLİAMLA YÜZLEŞİLSİN”
Yıllar geçti, bir tek açıklama yapılmadığı gibi, yeniden son günlerde helalleşmekten söz edenler ve binlerce insanımızın katledilmesiyle açıkça yüzleşmeden, helalleşmek mümkün değildir.
Zini katliamı; Kürt, Kızılbaş ve Rea Haq inancının önemli halkalarından biridir. Nedenleri, niçinleri ve gerekçeleri yıllardır yazılıyor, konuşuluyor ve tartışılıyor. Bu anlamda samimi bir yüzleşme olmadığı ve Dersim halkından ve insanlık camiasından açık bir özür dilenmediği sürece bir yüzleşmenin kabul edilmesi mümkün değildir. Ma virra nêsone, xo vira meke. Unutmadık, unutturmayacağız!”
(HABER MERKEZİ)
Yoruma kapalı.