Alevi Haber Ajansi

AKD Genel Başkanı Yılmaz cezaevinden çıktı: Üç gün hapis cezası yattım diye yılmadım-VİDEO

PİRHA-AKD Genel Başkanı Seher Şengünlü Yılmaz, kendisine verilen 3 günlük disiplin hapis cezasının uygulanmasının ardından cezaevinden çıktı. Açıklama yapan Şengünlü Yılmaz, “Değil üç gün, üç bin gün de deseler, hiçbir şekilde örgütlerimize, inancımıza, yolumuza teslim edilen bir lokmayı kimsenin kursağına bırakmaya niyetim yok” dedi.

AKD Genel Başkanı Seher Şengünlü Yılmaz ile Antep Şube Başkanı olarak atanan Hasan Çolak hakkında “İhtiyati Tedbire Muhalefet” nedeniyle hapis cezası verilmişti. Ankara’da 1 Mart 2024’te yapılan duruşmada AKD Genel Başkanı Yılmaz ile Antep Şube Başkanı Çolak hakkında 3 gün disiplin hapsi cezası uygulanması yönünde karar çıkmıştı. Şengünlü Yılmaz, 3 günlük disiplin hapsi cezasının tamamlanmasının ardından açıklama yaptı.

“3 GÜN DEĞİL , 3 BİN GÜN DE VERSELER YOLUMUZA TESLİM EDİLEN LOKMAYI KİMSENİN KURSAĞINA BIRAKMAM”

3 günlük disiplin hapsi cezasını tamamlayan Seher Şengünlü Yılmaz, şunları söyledi:

“Bugün özgürlüğüme kavuştum, tekrardan aranızdayım. Haksız, hukuksuz yere tutulan binlerce mahkûm canımızın da burada sesini duyurmuş olayım. Çok zor şartlarda, çok zor imkanlarla orada hayatta kalmaya çalışıyorlar. Benim 3 gün içeride, hapiste olduğum süreçte ‘Daha beter olsunlar, daha fazlası verilsin, bu kararı veren diğer 11 tane yönetim kurulu üyesi de aynı şekilde hapse atılsın’ gibi yorumlar, açıklamalar geliyormuş. Bunlara istinaden şunu söylemek isterim. Biz utanılacak hiçbir şey yapmadık. Hiç kimsenin malına, canına, namusuna kastetmedik. Özellikle de Alevi toplumunun dişinden tırnağından artırıp buralara getirdiği lokmalara halel getirmedik. Hiçbir zaman da bunu yapanlara ‘siz ne güzel yapıyorsunuz, buyurun hadi devam edin’ demeyeceğiz. Bugün aynı şey yaşansa bugün aynı kararı yine veririm. Buradan çok net bir şekilde ifade ediyorum.

Değil üç gün, üç bin gün de deseler, hiçbir şekilde örgütlerimize, inancımıza, yolumuza teslim edilen bir lokmayı kimsenin kursağına bırakmaya niyetim yok. Gaziantep Şube, eski yönetim kurulunu görevden alma gerekçemiz, denetim kurulu raporundan dolayıdır. Denetçi arkadaşlarımız mali hesapları ve makbuzları ibraz etmediler. Bir ay geçti hiçbir şekilde ibraz etmediler. Bunun üzerine görevden alma gerçekleştirdik ve yanılmadığımızı gördük. Belgeli, kanıtlı, ispatlı, buradaki saymanın zimmetine para geçirdiğini gördük. Bu evrakların hepsini de mahkemeye sunduk. Mahkemeye sunmamıza rağmen mahkeme ihtiyati tedbir kararı çıkarttı. İhtiyati tedbir kararını uygulayabilmeniz için kişilerin üye olması lazım. Fakat biz zimmette para geçirmek, usulsüz işlem yapmak gibi şeylerden dolayı bu kişileri ihraç ettik. Dolayısıyla ihraç edilmiş, kuruma üye olmayan kişilere de kalkıp tekrar aynı şekilde şubeyi teslim etmemiz söz konusu bile olamazdı. Bunu da sunmamıza rağmen bu da hiçbir şekilde dikkate alınmadı.”

“HAKİM ÖNCEDEN KARARINI VERMİŞTİ”

Haksız bir şekilde cezaevine gönderildiğini vurgulayan Yılmaz, “Bugün savcılık soruşturması devam ediyor. Savcılığa suç duyurusunda bulunduk bununla ilgili. Savcılık soruşturması bittiğinde kamuoyu çok daha doğru ve net bilgiyi görecektir. Bu ülkede adil yargılayan, adaleti tecelli ettirecek savcıların, hakimlerin olduğuna da inancım tamdır. Her ne kadar biz büyük bir haksızlığa uğrasak da… Mahkeme salonuna girdiğimizde bir tane kâtip dahi yoktu. Hâkim kürsüsüne çıktı, ‘karar önünüzdeki ekrandadır’ dedi. Avukatımız belge sunmak istedi, ‘bir üst mahkemeye itiraz edersiniz’ dedi ve celseyi kapattı. Bu memlekette en azılı katile bile, tecavüzcüye bile ‘neden yaptın?’ diye bir savunma hakkı verirler. Hâkim önceden kararını vermişti. Üst mahkemeye itiraz sürecinde de bir ara mahkemeyle bize disiplin hapsi cezası verilmiş, ihtiyati tedbiri uygulamamaktan dolayı. Uygulamayacağım, yarın da uygulamayacağım” dedi.

“BİZ BİR ADALETSİZLİK YAPMADIK”

Yılmaz, kararı aldığı süreçte tehditler aldığını belirterek, “Biz bir adaletsizlik yapmadık, biz her şeyi usulüne, adabına uygun bir şekilde yapıyoruz. Bu yol, kıldan ince, kılıçtan keskin bir yol. Bu yola herkes giremez, bunu bir kere daha görmüş olduk. Biz bu kurumun, bu inancın, bu yola emek veren, parmağındaki alyansını satıp oralarda cemevi yapılsın diye getiren analarımızın hakkını zimmetinize geçirip, zevki sefa içinde yaşayamazsınız. Biz buna hiçbir şekilde müsaade etmeyeceğiz. Ben o gün benimle beraber bu kararı veren 11 yönetim kurulu arkadaşımla gurur duyuyorum. Bugün aynı şekilde başka birisi yapsın, ona da aynı akıbeti yaşatacağımızdan hiç kimsenin şüphesi olmasın. Ben üç gün hapis cezası yattım diye yılmadım, bıkmadım. Ben bu kararı aldığımda da tehditler de aldım. ‘Kellen gider, kan gövdeyi götürür’ diye tehditler edildi. Bunların hiçbirine pabuç bırakmadık, bundan sonra da bırakmayacağız.” diye ekledi.

“KİM KALBİNİN NİYETİNİ BOZUP GELİYORSA, YOL ONLARI KENARA ATACAKTIR”

Cezaevi sürecinde Dede talebiminin karşılandığını belirten Şengünlü Yılmaz, “Bunun da cezaevlerinde tutsak olan tüm canlarımıza bir emsal olmasını temenni ediyorum. Buradan söyleyeceğim şudur; her kim kalbinin niyetini bozup geliyorsa buralara, bu yol onları mutlaka kenara atacaktır. Bizim kendimizden de, nefsimizden de, inancımızdan da, bilincimizden de, direncimizden de hiç şüphemiz yok” diye konuştu.

PİRHA/İZMİR

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak