PİRHA – HDP Parti Meclisi Üyesi Bayram Kızartıcı, deprem bölgesindeki çalışmaları anlatarak “170 saat sonra canlı olarak çıkarılanları ‘mucize’ olarak kabul etmemek gerekiyor. Şu soruyu sormak lazım: 170 saat boyunca orada canlıya müdahale etmeyen sistemi neredeydi?” dedi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Parti Meclisi Üyesi Bayram Kızartıcı, deprem bölgesindeki çalışmalara ilişkin konuştu. Depremin yaşanmasının hemen akabinde tüm parti çalışanlarının, depremzedelere destek olmaya gittiklerini anlatan Bayram Kızartıcı, izlenimlerini de anlattı.
“DEPREM ADETA DEVLETİ ENKAZ ALTINA ALMIŞTI”
Ulaşım sorunundan kaynaklı 3. gün Hatay’a gidebildiğini aktaran Kızartıcı, “O güne kadar devletin görünen yüzü kesinlikle ortalıkta yoktu. Hatta Güvenlik güçleri dahil hiçbir devlet kurumu yoktu. Gerçekleşen deprem adeta devleti enkaz altına almıştı” dedi.
Bayram Kızartıcı, depremden günler sonra çıkarılanlara ilişkin “Mucize” denilmesini eleştirerek “170 saat sonra canlı olarak çıkarılanları ‘mucize’ olarak kabul etmemek gerekiyor. 170 saat boyunca orada canlıya müdahale etmeyen sistemi sorgulamak gerekiyor” ifadelerini kullandı.
Kızartıcı, şu izlenimlerini paylaştı:
“3. günden sonra kısmen görünen devletin yüzü ise daha ziyade güvenlik güçlerinin alana müdahalesi ile görünür oldu. 3. Günden sonra güvenlik güçleri ile birlikte görünür olan devlet, müdahalede, yardımlarda, enkaz altında kalan insanları çıkarmakta oldukça yetersiz kaldı. AFAD ismen vardı ama müdahale yoktu. Görevini yerine getirmekte kesinlikle sınıfta kaldı.
Halktan çok ciddi dayanışma gördük. Özellikle Hatay bölgesinde HDP üzerinden 50’nin üzerinde tır direkt halka dağıtıldı. HDP’nin Mersin’de Kurtarma Ekibi olarak organize ettiği yapı, Hatay’a ilk yetişen ekip içerisindeydi. Enkaz altından onlarca canı çıkardılar. Fakat halen insanlar enkaz başında yaşamını yitiren canlarını bekliyor. Yakınlarını enkazdan çıkaran depremzedeler, hızla bölgeyi terk ediyor. Çünkü elektrik, barınma, ısınma yok.”
“TUVALET SORUNUNA DAHİ ÇÖZÜM ÜRETİLMEDİ”
Bayram Kızartıcı, Şu anda deprem bölgesinde ciddi sağlık sorunlarının baş gösterdiğini belirterek şöyle devam etti:
“Kendimden örnek vereyim; sağlık nedeniyle günde 3 litre su içmem gerekiyordu ama en basitinden insanların ihtiyacı olan tuvalet sorununa dahi çözüm üretilmedi. Korkunç hijyen sorunu var. Bugüne dek depremzedeler ve yardıma gidenlerin ayakta kalmasını sağlayan tek şey halkın dayanışmasıdır. Deprem olgusu şunu da ortaya çıkardı; halklar arasında dil, din mezhep ayrımı yok. Bu ayrımı ortaya koyanlar bizzat çöken sistemin kendisidir.
Şu anda bölgedeki insanların en çok kuru gıda ve hijyen malzemelerine ihtiyacı var. İnsanlar artık yıkanamıyor. 8 Gündür aynı elbiselerle o koşullarda yardım etmeye çalışanlar, depremzedeler var. Halkımıza çağrımız şu olsun; bugünden itibaren bu alanlara yapılacak yardımlardan kuru gıda, hijyen malzemesi, iç çamaşırı, ısınma araçları temel ihtiyaç durumundadır.”
PİRHA/MERSİN
Yoruma kapalı.