PİRHA- Ankara’lı yurttaşlar, memur ve emekli maaşlarına yapılan zam oranını değerlendirdi. Yurttaşlar, “En düşük maaş en az 10 Bin TL olmalı ki en azından kiramızı, faturalarımızı ödeyebilelim. Çok yetersiz. O koltuklarda bizim paramızla oturuyorlar. Ekonomiyi düzeltsinler” diye konuştu.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Aralık ayı itibari ile 2022 enflasyonunu yüzde 64,27 olarak hesapladı. Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG) ise, 2022’de yıllık enflasyonun yüzde 137,55 olduğunu açıkladı.
‘Sözleşmeliye Kadro Şöleni’ töreninde konuşan AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu hesaplamalara karşın memur ve emeklilerin maaşlarını ‘Müjde’ diyerek yüzde 25 arttırılacağını duyurdu.
Yüzde 25’lik zam oranı birçok kesim tarafından yetersiz bulunarak eleştirilince bir gün sonra partisinin grup toplantısında konuşan Erdoğan, memur ve emekli maaşlarına yapılan zammın yüzde 30’a yükseltildiğini açıkladı.
“ÇOK YETERSİZ; ETİ, SÜTÜ UNUTTUK”
Ankara’daki emekçi yurttaşlara yapılan yüzde 30’luk zam oranını nasıl bulduklarını sorduk.
İşte verilen yanıtlar:
-Kendileri üç dört yerden birden maaş alıyorlar. Emekliye gelince yüzde 20 – 30. Bununla nasıl geçinebiliriz ki? Gelsin de bizim maaşlarla yaşasınlar.
-En düşük maaş en az 10 Bin TL olmalı ki en azından kiramızı, faturalarımızı ödeyebilelim. Çok yetersiz.
-350 TL elektrik faturası geldi. Komşudan alıp ödedim. Bir sürü hükümet gördük böyle bir devir yaşamadık. Ekmek alamaz durumdayız. Eti, sütü unuttuk.
“ÇOCUKLARIM YARDIM ETMESE YAŞAYAMAM”
-TÜİK’in verileri yalan. Yüzde 200 – 300 enflasyon var. Emekliye, memura yüzde 30 verdiler. Geçinmek imkansız. Ülkemizin kaynaklarını iyi kullanmıyoruz. Eşit ve adil dağıtım yok.
-Asgari 10 – 15 Bin TL olmalı maaşlar. Yoksa çok zor. Borç alarak geçinmeye çalışıyoruz. Çocuklarım yardım etmese yaşayamam.
-Meclis’tekiler birbirlerine ‘Bay Kemal, Bay Recep’ deyip duruyor. Milletin gerçek sorunlarını konuşan yok. O koltuklarda bizim paramızla oturuyorlar. Ekonomiyi düzeltsinler.
-Ben bir memur olarak bundan 10 sene önce tek başıma 5 kişilik aileme bakabiliyordum. Şimdi eşim de çalışıyor, geçinemiyoruz. Yetmiyor.
“KİMSE EMEKÇİNİN HAKKINI SAVUNMUYOR”
-Örgütlü toplum olmadığı sürece hiçbir şey çözülmez. Ülkede sendika yok. 80 darbesinden sonra hepsi bitti. Kimse emekçinin hakkını savunmuyor.
-Seçim geliyor diye zam yaptılar ama bu bile yetmiyor. Ben bir mont alamadım bu kış kendime. Ben 27 yıl çalıştım 6 buçuk TL maaş alıyorum. Hak mı bu? Çocuğumu okutamıyorum. Ucuz dershane bulmak için geziyorum şimdi.
-Bir yüzükle geldiler nasıl gidiyorlar görüyor herkes. Simit alacak paramız yok. Aç geziyoruz. Yazıklar olsun.
-Hakkımızı helal etmiyoruz. Bıktık artık. Bir an önce gitsinler.
Melis CİDDİOĞLU-Eren GÜVEN/ANKARA
Yoruma kapalı.