PİRHA- Nazımiye Kıl köyündeki Düzgün Baba Cemevinde Tunceli Valisi’nin katılımıyla geçen hafta cem yapılması tepki çekti. Anadolu Alevi Ocakları Derneği ve Seyyid Hacı Kureyş Dergahı Derneği ortak yazılı bir açıklama yaparak, cemin tiyatro gibi izlenemeyeceğini, bunu yapmaya kimsenin hakkı olmadığını belirttiler. Açıklamada, “Cemevleri, ocak, dergahlar bir müze, bir sergi, bir gösteri alanı değildir” denilerek sert tepki gösterildi.
Nazımiye Kıl köyündeki Düzgün Baba Cemevini ziyaret eden Tunceli Valisi Mehmet Ali Özkan da yürütülen ceme katılıp izlemesi tepki çekti.
Anadolu Alevi Ocakları Derneği ve Seyyid Hacı Kureyş Dergahı Derneği “Alevi Ocakları üzerinde oynanan oyunlar” ortak yazılı bir açıklama yaparak, cemin seyirlik olmadığını belirterek, “Cemde mevki, makam ön plana çıkarılmaz. Bunu düzenleyen hiç bir rehber, pir ve dernek başkanının hakkı yoktur ve olmaz da. Günümüzde bir inanç kurumuna gidip ‘siz inancınızı yerine getirin, bizde bir tiyatro, sinema izler gibi izlemeye geldik’ desek herhangi bir ibadete yakışır mı? İnanan bütün insanların inancına ters düşmez mi?” diyerek tepki gösterdi.
Yapılan yazılı açıklama şöyle:
“Son zamanlarda bazı derneklerin içinde örgütlenen kimi insanlar inancımıza inanılmaz büyük zararlar vermektedirler. Bugünlerde Düzgün Baba Dergahında yapılan cem hadisesi örnek teşkil etmektedir. Edindiğimiz bilgilere göre yetki ve yeteneği olmayan bu şahıslar, cem ve cem olma adabı, erkanını bilmeden siyasi bir şov şeklinde inanç önderimiz olan bir ocağın içinde cem yaptıkları belirlenmiştir. Bu şahıslar bilinçsiz ve HAKK MUHAMMED ALİ yolu erkanına uymayan tavırlar sergilemişlerdir. Yine edindiğimiz bilgilere göre yanına devlet erkanı yetkililerini de alarak onları da kendi emellerine (amaçlarına) alet etmişlerdir.
“CEMDE MEVKİ, MAKAM ÖN PLANA ÇIKARILMAZ”
Bu Yolun erkan ve adabını bilenler ceme giren her bireyi can olarak kabul edilir. O, can Teslim-i Rıza olmadan halkla bir öz, bir can olmadan veya halktan birisi olarak cem erkanına katılmıyorsa ceme alınmaz. Cem de mevki, makam ön plana çıkarılmaz. Bunu düzenleyen hiç bir rehber, pir ve dernek başkanının hakkı yoktur ve olmaz da. Günümüzde bir inanç kurumuna gidip ‘siz inancınızı yerine getirin, biz de bir tiyatro, sinema izler gibi izlemeye geldik’ desek herhangi bir ibadete yakışır mı? İnanan bütün insanların inancına ters düşmez mi?
Bazı dernek başkanları devlet erkanını veya siyasi parti başkanlarını yanlarına alarak bir güç gösterisinde bulunuyorlar. Bu olayı inancın gereği gibi gösterebiliyorlar. Hâlbuki ceme gelen bir şahsın mevki ve makamı ne olursa olsun orada mevki sorgulanamaz. O şahıs inanıyorsa gelir halktan biri olarak ceme katılır, inancın erkanına uyar.
“CEMEVLERİMİZ BİR MÜZE, BİR SERGİ, GÖSTERİ ALANI DEĞİLDİR”
Kişi cemevine ziyarete gelirse benliğini, kibirini dışarda bırakarak bir can olarak yapar. Bu ziyareti reklam olarak kullanamaz. Ocaklarımızı ve ocakta bulunan cemevlerimizi siyasi sermayeye çevirmemeliyiz. Cemevleri, ocak, dergahlar bir müze, bir sergi, bir gösteri alanı değil, olmamalıdır da. Örnek olarak Yüce Peygamberimiz Hz Muhammed Mustafa (s.a.a.) Efendimiz Miraç dönüşü Kırklar Cemine girince kendisini halktan biri olarak tanıtır. Kırklar Cemine öylece alınır. Bunu tüm insanlığa güzel miras olarak bırakmıştır.
Sözün kısası Ocaklarımızı, Ziyaretlerimizi, İnançsal değerlerimizi bireysel çıkarlar ve menfaatleriniz için kimsenin kullanmaya hakkı ve yetkisi yoktur.
Düzgün Baba’da yapılan ve sosyal medyaya yansıyan görüntüler bir cem değildir. Cemin de töreni olmaz. Anlayamadığımız bireysel bir çıkar ilişkisi olduğunun ispatıdır. Tüm Seyyid evlatlarının ve cemevlerinin bilgisine.
(HABER MERKEZİ)
Yoruma kapalı.