PİRHA- Alevi Kültür Dernekleri Mersin Şubesi İnanç Kurulu’ndan ve dernekten ihraç edilen Kazım Açıktepe Dede, söylenilenin aksine derneği mahkemeye vermediğini ve bundan sonra da vermeyeceğini açıkladı. Alevi Yol’unun erkanlarının bütün kurallarını denediklerini ancak kabul görmediğini hatırlatan Açıktepe, Yol’un gereklerinin yerine getirilmesi için bir kez daha çağrı yaptı.
Kureyşan Ocağı dedelerinden Kazım Açıktepe, ihraç edildikten sonra hala kurumlardan bir ses çıkmadığını PİRHA’ya gönderdiği yazılı bir açıklamayla gündeme getirdi.
Alevi Kültür Dernekleri Mersin Şubesi İnanç Kurulu’nda yaklaşık 5 yıl görev yaptığını hatırlatan Açıktepe, Temmuz 2018’den itibaren Efe Engin Dede ile birlikte İnanç Kurulu’nda hizmet vermesinin engellendiğini ve 16 Nisan 2019 tarihinde ise dernekten ihraç edildiğini ifade etti.
“Mevcut yönetime oy vermeyeceğimi söylediğim için 2018 Eylül’ünden 2019 Temmuz’una kadar ki geçen süre içerisinde bana hizmet yaptırmıyorlar” diyen Açıktepe açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Mersin Alevi Kültür Dernekleri İnanç Kurulu’ndan dört dede aracılığıyla defalarca dara durmayı talep ettim fakat kabul edilmedi, Kurum başkanları aracı olarak Mersin Cemevi Başkan’ı ve İnanç Kurulu Başkanıyla görüştüler bir çözüm bulunamadı.
Mersin Cemevinde yaşanan birçok sorunu İnanç Kurul Başkanı’na anlatıp çözüm istememe rağmen talebime kayıtsız kalınınca, İnanç Kurulu kapalı Whatsapp grubuna yazdığım 5 Aralık 2018 tarihindeki yazımdan dolayı, Alevi Kültür Dernekleri Mersin Şubesi’nden 16 Nisan 2018 tarihinde ihraç edildim.”
“40 GÜN GEÇTİ HALA GİRİŞİMLERİMİZ KARŞILIK BULMADI”
Alevi Kültür Dernekleri Mersin Şube Başkanı ve İnanç Kurulu Başkanı’nın Erzincan’da yapılan Alevi Bektaşi (ABF) İnanç Kurulu toplantısında dara durma talebini kabul etmediğini belirten Kazım Açıktepe Dede, “Haklı hiç bir gerekçeleri olmadığı için İnanç Kurulu’ndaki ana ve dedelere bizim Alevi Kültür Dernekleri Mersin Şubesini mahkemeye verdiğimiz iftirasında bulundular. Toplantı da bulunan ABF Genel Başkan’ı ve 9 İnanç Kurulu üyesi bizi haklı bularak üyeliğimizin geri iade edilmesi konusunda tavsiye kararı aldılar. Bu kararın üzerinden 40 gün geçmesine rağmen yaptığımız tüm girişimler bir karşılık bulamadı” dedi.
“MAHKEME HAKKIMI KULLANMAYACAĞIM”
İhraç edildiğinden bu yana 8 ay geçtiğini ve Mersin Cemevinde, Alevi Kültür Dernekleri Genel Merkezinde, Alevi Bektaşi Federasyonu’nda, Alevi Bektaşi İnanç Kurulu’nda adalet aradığını, en son Erzincan’da ABF İnanç Kurul toplantısında anaların ve dedelerimin huzuruna çıktığını hatırlatan Kazım Açıktepe Dede, bu açıklamayı neden yaptığını da şöyle ifade etti:
“Bu yazıyı mahkemeye gitmediğimi ve de gitmeyeceğimi siz duyarlı canlarla dostlarla paylaşmak için yazdım. Her ne kadar Dernekler Kanunu’nu kendilerine esas alsalar da inancımızın, yolumuzun kuralları işletilsin diye yola çıktım mahkeme hakkımı kullanmayacağım. Ben davamı ABF İnanç Kurulu’ndaki iki Ana ve yedi Dedenin Ocaklarına havale ediyorum. Alevi pirleri kadim inançlarını Ocaklarda, Dergahlarda pişirerek gönüllerinde mayalayıp Hak kelamı haline getirdiler. İnancımız ikrar, eşitlik, paylaşım, rızalık ve sevgi üzerine kurulmuştur.
Yolumuzda kişi, kendi isteği ile Hakk ve Hakikat yolunda erenler meydanında Pir divanında Dar’a durarak yola girer, gelme – gelme, dönme – dönme, gelenin malı dönenin canı gider, öl ikrar verme, öl ikrarından dönme demiş pirlerimiz. (Bugün dedeler ve yöneticiler dara durmayız diyorlar.)
Talip odur ki, Erenler meydanından dönmeye, tarikat hallerinden vazgeçmeye, Pir’inden Mürşid’inden, Rehber’inden, Müsahib’in den yüz çevirmeye, Hakikat sırrını ifşa etmeye, bu yola talip ola, Kemalete ermiş ola.
“ALEVİ İNANCI ANCAK YAŞANIRSA GELECEK KUŞAKLARA AKTARILIR”
Alevi inancı, yaşamın içinde yer alır. Ancak yaşanırsa gelecek kuşaklara aktarılabilir. ( Dernekler Kanunu değil.)
Alevi Kızılbaş inancı Kamil İnsan olmanın; Dört Kapı ve her kapının oluşturduğu On Makam, yani Kırk evrede insanın kendisini geliştirip dönüştürmesi, aslına ermesiyle mümkün olduğunu söyler.
Kadim Alevi Kızılbaş öğretisinin Pir’leri bu yolun etik kurallarını Dört Kapı Kırk makamda toplamışlardır. Canlı cansız tüm varlıkları Hakkın zerresi olarak görürler. (Dernekler Kanununu değil.)
Dört Kapı Kırk Makam, ham olan canın nasıl pişeceğinin yol haritasıdır.
Dört Kapı Kırk Makam Öğretisi: Kendine reva görmediğini başkasına reva görmemektir.
Pir Hünkar Hace Bektaş’ı Veli: Can dediğimiz cevher, madende uyur (Görünmez), bitkide uyanır, hayvanlar aleminde hareket eder, insanda bilince gelir.
Kamil insan olabilmek için bilinç, bilgi ile beslemelidir. Ruh (Vicdan, Gönül, Kalp) sevgi ile yoğurulmalıdır.
Akıl ve sevgi içsel yolculukta en önemli rehberlerdir.
Bunu kullanmak elimizdedir.
“Kırklardaki gibi eşitliğe, Müsahiplikteki gibi yol kardeşliğine, Rıza Şehrindeki gibi özgürlük ve rızalığa dayalı, ikrarlı, kurumsal yapıyı isteyip onun için çaba sarf etmeliyiz” diyen Açıktepe, “Durumu kurtarmak değil, Yolumuzu ve inancımızı kurtarmak gerekiyor. Günün değil, Hakikatın peşinde olmak gerekiyor” ifadesini kullandı.
“10 VE 12 YAŞINDAKİ İKİ ÇOCUĞA NEDEN SEMAH HİZMETİ YAPTIRILMIYOR?”
Kazım Açıktepe Dede, ayrıca, “Gençliği olmayanın geleceği de olmaz, seçimleri değil, birbirimizi kazanalım. Bugün AKD Mersin Şubesi’nin gençliği yok. Cümle yöneticilere soruyorum 10 yaşındaki Sevin ile 12 yaşındaki Şilan’a hangi gerekçelerle semah hizmeti yaptırılmıyor” diye sordu.
“ALEVİ YOL’UNUN ERKANLARININ BÜTÜN YOL’UNU DENEDİK AMA KABUL GÖRMEDİ”
“Dernekler Kanunu’nun verdiği yetki ile değil yolumuzun öğretisiyle sorunlarımızı çözersek kendimiz oluruz.
Zalimin kılıçla yapamadığını kendi ellerimizle yapıyoruz” şeklinde yazan Açıktepe, şu hatırlatmada da bulundu:
“Alevi toplumunda sadece Pir’ler, Mürşitler Cem yapıp sorunları çözmedi. Bazen de var olan sorunların çözümü için yöredeki hatırı sayılır sözü dinlenen canlar tarafından cemaat yapılırdı. Sorunlara çare bulunurdu. Biz de Kazım Açıktepe, Efe Engin olarak Alevi Yol’unun erkanlarının bütün kurallarını denedik, fakat kabul görmedi.”
PİRHA/İSTANBUL
Yoruma kapalı.