PİRHA- Kamu ve özel okullara getirilen zorunlu mescit uygulaması için “Hem gerici hem de cinsiyetçi bir dayatmadır” diyen Eğitim Sen Genel Başkanı Feray Aytekin Aydoğan, artık kamusal ve bilimsel eğitimin tamamen ortadan kaldırıldığını söyledi.
Sünni temelli din eğitiminin özel okullarda da zorunlu hale getirilmesi tepkileri büyütüyor. Dini programların okul öncesine indirgenmesini “ciddi tehlike” olarak yorumlayan Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası Başkanı Feray Aytekin Aydoğan, mescit zorunluluğu konusunda “İdeolojik bir tercih olarak önümüze çıkarıldı. Bu zorunluluk, gündemimize 4+4+4 sonrasında getirildi. Önce orta öğretim kurumları üzerinden tarif edildi sonra yapılan düzenleme ile birlikte okul öncesinden itibaren bütün eğitim kurumlarında mescidin zorunlu olacağı açıklandı.” dedi.
“EĞİTİM VE ÇOCUK HAKKI İHLALİDİR”
Aydoğan, okulların önemli bir kısmında kütüphane, konferans salonları, spor alanları olmadığına da vurgu yaptı. Mescit zorunluluğu ile eğitim hakkı ihlali yapıldığını söyleyen Aydoğan sözlerini şöyle sürdürdü:
“Okulların % 84’de laboratuvar yok. Sanat atölyeleri de hiç rastlanır değil. Bu alanlara dair sorumluluk üzerine net tarifler yokken okul öncesinden itibaren kamu ve özel tüm eğitim kurumlarında mescit zorunluluğu tamamen eğitim ve çocuk hakkı ihlalidir. Okullar kamusal alanlardır ve bu alanların olduğu yerde hiçbir ibadethane tarifi yapılamaz.”
“HEM GERİCİ HEM DE CİNSİYETÇİ UYGULAMA”
Okullarda ailesi farklı inanca sahip çocuklara öteki duygusunun hissettirilemeyeceğine dikkat çeken Aydoğan, “Bu uygulama, toplumda yapılan ayrıştırmanın çocuklar üzerinden tarifidir” diyerek şunları aktardı:
“Uygulama aynı zamanda da çok cinsiyetçi. Çünkü mescitler aynı zamanda kızlar-erkekler şeklinde tarif ediliyor. Gerici bir uygulamadır. Şu an kamusal ve bilimsel eğitim tamamen ortadan kaldırılmış durumda. Bu yönlü çabaları da hızla sürdürülüyor. Çocuklarımız, gençlerimiz, öğrencilerimiz bizim en değerlilerimiz ve kıymetlilerimiz. Biz Eğitim ve Bilim Emekçileri, öğrenciler, veliler bu topraklarda bu memlekette milyonlarız. Çocuklarımızın geleceğinden endişe duyan herkesle birlikte, kamusal, lâik, bilimsel, eğitim mücadelesini yükseltmek zorundayız. Bu dayatmalara, dini yapılara karşı birlikte bir hat oluşturamazsak hem çocuklarımızı hem de geleceğimizi kaybedeceğiz. Şimdi her zamankinden daha fazla yan yana gelmek ve bu saldırılara karşı birlikte bütünlüklü bir mücadele yürütmek zorundayız. Bu karanlığı aydınlığa dönüştürecek güç bizim ellerimizde var.”
Cebrail ARSLAN – Eren GÜVEN / Ankara
Yoruma kapalı.