Alevi Haber Ajansi

Dersim-Der, yoksul öğrencilere burs için Gaxand lokması verdi-VİDEO

PİRHA – Dersim-Der Ankara Şubesi, yoksul Dersimli öğrencilere burs vermek için dernek binasında Babuko lokması dağıttı. Lokmanın ardından Ankara Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası konferans salonunda film gösterimi gerçekleştirildi.

Dersim-Der Ankara Şubesi, yoksul Dersimli öğrencilere burs vermek için dernek binasında lokma pay etti ve film gösterimi gerçekleştirdi. Etkinliğe SHP’nin eski Ankara Milletvekili Kamil Ateşoğulları, DAD Ankara Şube yönetim kurulu üyeleri, Sivas Madımak davası avukatlarından Kazım Genç, üniversite öğrencileri ve çok sayıda yurttaş katıldı.

Etkinliğe ilişkin PİRHA’ya konuşan Dersim-Der Ankara Şube Yönetim Kurulu üyesi Ali Mutlu, Ankara Dersimliler Derneği olarak geleneksel her yıl düzenlenen 11. Gaxand etkinliğinin Dersim Alevi Kürtleri için önemli bir gün olduğunu belirtti.

“ETKİNLİĞİMİZİN GELİRLERİ İLE YOKSUL ÖĞRENCİLERE BURS VERECEĞİZ”

“Aleviler için önemli bir gün,önemli bir bayram. Paylaşma ve yeni yıla girme olduğunu, Aleviler kutsal saydıkları suyu, yedikleri meyve ağacını, yumurtasını yedikleri tavuğu, tarlada topladıkları tahılı, kutsal sayarlar ve onları her yıl alıp fakirlere, kendi etrafındaki yoksullara dağıtırlar” diyen Mutlu şunları ifade etti:

“Genellikle Dersim yöresinde eskilerden, şimdi yine var mı yok mu bilemiyorum. Eskiden üç tane tepsi broki yapılırdı. Birisi ev halkına, biri komşulara, bir tanesi hayvanlara, kuşlara, tavuklara, çocuklara verirlerdi çocuklar onu dağıtırlardı.

Ama bizler büyük şehirlerde, metropollerde yaşadığımız için, derneğimizde her yıl bu etkinliği geleneksel olarak düzenliyoruz. Pişirdiğimiz Babıko’yu ücretsiz bir şekilde Ankara’da yaşayan halkımızla birlikte paylaşıyoruz. Özellikle de bu akşam bununla ilgili  bir film gösterimiz olacak. 1994 yılında Sayın Devrim Tekinoğlu’nun yönetmenliğini yaptığı “Yerinden edinme” belgeselinin bu akşam derneğimiz adına Ankara’da gösterimini yapacağız, buradan gelen geliri, üniversitede okuyan öğrencilerimize burs için dağıtacağız.”

1994 YILINDA 38’DEN DAHA AĞIR BİR VAHŞET YAŞANDI”

Dersim-Der Ankara Şube Eş Başkanı Yaşar Kılavuz Belgesel film öncesi yaptığı konuşmada şunları dile getirdi:

“94 yılında Dersim’de köy boşaltmaları yoğun bir süreçte yaşandı. 38 yılında insanları katlettiler, kalanları ise sürgüne gönderdiler. Sürgüne gönderdiklerine bir yer gösterdiler. Ama 94 vahşeti öyle bir vahşet ki 38’den daha kötü. Çünkü 94’te köyleri boşalttılar ondan sonra bir başına bıraktılar, bir başına ortada kaldılar.

Bunlara kimse sahip çıkmadı, oradaki Belediyelerimizin bir kısmına sahip çıktı, büyük bir kısmında da büyük şehirlerde yaşayan çocukların yanına gittiler. Öyle sürdürdüler hayatlarını.”

Kılavuz, “Yönetim kurulu Üyesi olan Cemal Taş arkadaşımız bir kitap yazmıştı. O kitapta oradaki bir alıntıyı sizlerle paylaşacağım, yani bu vahşetin ne kadar kötü olduğunu bilesiniz diye belirttiği konuşmasında, şunları kaydetti:

“Amcanın köyüne geliyor askerler köyü basmışlar, amca da davardan geliyor. Amca, davardan geldim, diyor. Askerler evin etrafını çevirmişler.

Damın üzerinde de cevizler var, cevizleri dökmüşüm kuruması için damın üzerine sermişim. Asker eve girme, yakacağız. Amca diyor ki ben eve girdim bir kat yatağımı aldım, diyor. O bir kat yatağımla birkaç kez eve girdim çıktım. Öyle bir vahşet. Yaşlı köpeğim vardı, artık köpek o acıya dayanamadı kendisini ateşin içine attı.”

“YERİNDEN EDİLMİŞ İNSANLARI,YERİNDEN EDİLMİŞ DOĞA VE YERİNDEN EDİLMİŞ HAYVANLARI ANLATTIM”

Yönetmen Devrim Tekinoğlu ise belgesel filmiyle ilgili şunları belirtti:

“Rakamlarla izah edilen şeyler var. İnsanın yerinden edildiğinin 42.000 insanı yerinden etmenin ne demek olduğunu, o insanların öyküleriyle, yaşayanların öyküleriyle anlatıldı. Aslında burada istatistiklerin açıklayamayacağı şeyler var, dedi.

Bir insan, on insan, yüz insan, bin insan fark etmez. Bu istatistik rakamın altında bir hayat var. Yok edilen hayatlar var, yerinden edilmiş insanlar var, yerinden edilmiş bir doğa var, yerinden edilmiş hayvanlar var, bunları anlatmak istedim.”

“YAKILAN KÖYLERİN, İNSANLARIN  ÖYKÜLERİNİ ÇEKTİM”

42.000 insanın yerinden edilmiş öyküsünü çektiğini belirten Tekinoğlu, “Bu filme başlarken 42. 000 yerinden edilmiş insanın öyküsünün küçük bir kısmını biliyordum kendi yaşadığım yerden, tanıdıklarımdan, gördüklerimden, ama belgesel çalıştıkça konunun bizim bildiğimizin de ötesinde olduğunu, çok derin bir konu olduğunu fark ettim, korkunç hikayeler olduğunu gördüm. Bu korkunç hikayeleri korkunçluğuyla belgesele aktarmadım. Çünkü o kadar da korkunç olmasını istemedim, ama kendi gerçekliğimizi perdeye aktardım. Yaşayanların yaşadıklarıyla, öyküleriyle aktardım. İstatistiki bilgilere çok fazla girmeden ama onları da aktardım” diye konuştu.

Cebrail ARSLAN/ANKARA

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak