Alevi Haber Ajansi

Dede Özdoğan Sağlam: Bizim Hüseyin’imiz birliğimizdir, ilkelerimizdir-VİDEO

PİRHA- Hacıbektaş Serçeşme’den Dede Özdoğan Sağlam, Muharrem oruçlarında mühür açmanın görkemli sofralarda değil, mütevazi bir şekilde olması gerektiğini söyledi. Sağlam, “Bunu biz 12 gün boyunca aç kalma ile değil hayatımızın bütün evrelerinde bu duruşu, ilkeyi ve çizgiyi kesinlikle yaşamımızın içerisine aktararak bu şekilde yaşamayı öğrenmeliyiz” dedi.

Matem ayına dair PİRHA’ya konuşan Hacıbektaş Serçeşmeden Özdoğan Sağlam dede, oruç açmada görkemli sofraların kurulmasını eleştirerek, mühür açmada her bireyin kendi evinde pişen sıcak aşı cemevine götürerek bu hizmeti görmesi gerektiğini belirtti.

“MÜHÜR AÇMA GÖRKEMLİ SOFRALARA DÖNÜŞMEMELİ”

En mütevazi hali ile Alevi toplumun hiç bir şey gözetmeksizin oruçlarını açtığını fakat bunun son dönemlerde gösterişli sofralara dönüşmeye başladığına dikkat çeken Sağlam şöyle konuştu:

“Bugünlerde canlardan beklediğimiz en önemli durum şudur: Düne kadar kendi evimizde, köyümüzde, kendi tenceremizde sıcak aşımızı yaparak bir ekmek ile orucumuzu açtığımız zaman hiç bir şey gözetmeden hizmetimizi yaparken bugün maalesef kendi amacından çıkmaya başladı. Tamamen şaşalı, gösterişli sofralara dönüşmeye başladı. Bunu bilinçli olarak yapmıyoruz, farkında değiliz ama bizlere bilinçli olarak yaptırılmaya çalışılıyor. Bizi inancımızdan, öz yasımızdan saptırarak asimile etmeye devam ediyorlar. Mümkün mertebe cemevlerimize gittiğimiz zaman gerçekten yas-ı matemimizin mührünü açacak isek kendi evimizden sıcak aşımızla bir lokma götürürek bu hizmeti görebiliriz. Hiçbir zaman için dünya kadısının tabağında yemek yiyen bir toplum olmadık, olmayacağız.”

“BİZİM HÜSEYİN’İMİZ BİRLİĞİMİZDİR, DURUŞUMUZDUR”

“İmam Hüseyin kendisi için 12 gün oruç tutulması, ağlanıp sızlanmasını isteyen bir düşünce değildi” diye konuşan Sağlam, Alevi toplumunun bütün evrelerinde bu duruş ve çizgiyi yaşamında hayati kılması gerektiğine değinerek şunları vurguladı:

“Yas-ı Muharrem dendiği zaman sadece aç kalmayla, oruç tutmayla yetinemeyiz. İmam Hüseyin kendisi için 12 gün oruç tutulması, ağlanıp sızlanmasını isteyen bir düşünce değildi. İmam Hüseyin Kerbela’da bir dünya, insanlık meselesidir. Bunu biz 12 gün boyunca aç kalma ile değil hayatımızın bütün evrelerinde bu duruşu, ilkeyi ve çizgiyi kesinlikle yaşamımızın içerisine aktararak bu şekilde yaşamayı öğrenmeliyiz. Bunların hiç birinden haberdar olmadan sadece günü geldiği zaman o an hatırlayarak kendimizi aç bırakıp ağlamak ile değildir. Marifet burada değil, yaşamın içerisindedir. Biz her zaman şunu çok iyi biliriz ki, dünya üzerinde her zaman bir Yezid vardır. Ama her dönemde, zaman içerisinde bir mutlaka bir Hüseyin olmalıdır. Bizim Hüseyin’imiz bizim birliğimizdir, duruşumuzdur, ilkelerimizdir. Bizim yaşam tarzımız ve dünyaya bakışımızdır.”

Ersin ÖZGÜL / İZMİR

 

 

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak