PİRHA- Uluslararası Af Örgütü (UAÖ), Cumartesi Anneleri’nin 700. haftasında polisin müdahalesine vurgu yaparak, Türkiye yetkililerine, polis memurlarının zorla kaybetmelerle ilgili hesap verilmesi talebiyle toplananlara karşı gereksiz ve aşırı güç kullanımına başvurduğu ve bu kişilere kötü muamele uyguladığı iddialarına yönelik tarafsız, bağımsız ve etkin bir soruşturmayı derhal başlatması çağrısında bulundu.
Polis, zorla kaybedilenlerin yakınları, insan hakları savunucuları ve milletvekillerinin yanı sıra protestoyu haber yapan gazeteciler de dahil olmak üzere toplanan kişilere karşı biber gazı, tazyikli su ve plastik mermi kullandı. Orada bulunan avukatların bildirdiğine göre protestoya katılan 47 kişi kötü muameleye uğradı ve gözaltına alındı, ancak ifadeleri alındıktan sonra aynı gün serbest bırakıldı. ‘Toplantı ve Gösteri Kanunu’na muhalefet ettikleri gerekçesiyle protestoya katılanlara yönelik açılan ceza soruşturması ise devam ediyor.
“ETKİN BİR SORUŞTURMA BAŞLATILMALI”
Uluslararası Af Örgütü (UAÖ), Türkiye yetkililerine, polis memurlarının zorla kaybetmelerle ilgili hesap verilmesi talebiyle toplananlara karşı gereksiz ve aşırı güç kullanımına başvurduğu ve bu kişilere kötü muamele uyguladığı iddialarına yönelik tarafsız, bağımsız ve etkin bir soruşturmayı derhal başlatması çağrısında bulundu.
“Yetkililer, Galatasaray meydanında her hafta toplanan Cumartesi Anneleri’nin barışçıl protesto hakkını güvence altına almalıdır” denildi.
Protestoya katılan üç kişinin UAÖ’ye anlattığına göre polis, protestocuları darp etti ve yerlerde sürükledi. Kaydedilen video görüntüleri de tanıklıkları doğruluyor. Gözaltına aldığı kişilerin ellerini “plastik kelepçe” olarak bilinen kablolarla arkalarından bağlayan polis, daha sonra bu kişileri üç ayrı polis otobüsüne bindirdi. UAÖ’ye konuşan üç kişi, polis memurlarının darbeleri nedeniyle protestoya katılan bazı kişilerin vücutlarında derin yaralar ve kesikler oluştuğunu söyledi.
“İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ HAKKINI KULLANANLARA KARŞI KOVUŞTURMA YÜRÜTÜLMEMELİ”
Avukatlar UAÖ’ye gözaltına alınan kişilerin ‘Toplantı ve Gösteri Yürüyüşü Kanunu’na karşı gelmek’ ile suçlandığını aktardı. Sınırlandırıcı niteliği ve keyfi olarak uygulanması nedeniyle bu kanun, Türkiye’de barışçıl toplanma hakkının kullanımını engellemek için kullanılıyor. UAÖ yetkililere Cumartesi Anneleri protestosuna katılan ve yalnızca ifade özgürlüğü ile barışçıl toplanma hakkını kullanan kişiler hakkında kovuşturma yürütülmemesi çağrısında bulunuyor.
İşkence ve diğer kötü muamele hem iç hukuk hem de uluslararası hukuk uyarınca kesin olarak yasaktır. Türkiye yetkilileri, polis memurlarının 25 Ağustos 2018’de gerçekleştirilen Cumartesi Anneleri protestosuna katılan kişilere yönelik gereksiz ve aşırı güç kullanımına başvurduğu ve bu kişilere kötü muamele uyguladığına ilişkin iddiaları zaman kaybetmeksizin soruşturmalıdır. Cezai sorumluluk taşıdığından şüphe edilen herkes, adil yargılamalarla adalet önüne çıkarılmalıdır.
UAÖ EYLEME GÖZLEMCİ GÖNDERECEK
UAÖ, İçişleri Bakanı’nın her hafta düzenlenen protestonun gelecekte yasaklanabileceğine ilişkin 27 Ağustos’ta yaptığı açıklamalardan kaygı duyuyor. Zorla kaybedilenlerin yakınları ve 25 Ağustos’taki protestoya katılmak için toplanan diğer tüm kişiler hem iç hukukun hem de uluslararası insan hakları hukukunun güvencesi altında olan ifade özgürlüğü ve barışçıl toplanma haklarını barışçıl bir biçimde kullanıyordu. UAÖ, yetkililere, protestoya katılanlar da dahil olmak üzere herkesin ifade özgürlüğü ve barışçıl toplanma hakkının, 1 Eylül’de yapılması planlanan bir sonraki protestoda ve ondan sonraki protestolarda korunması ve bu haklara saygı gösterilmesini güvence altına alma çağrısında bulunuyor. UAÖ, 1 Eylül Cumartesi günü gerçekleştirilmesi planlanan protestoya gözlemcilerini gönderecek. (HABER MERKEZİ)
Yoruma kapalı.