103 kişinin yaşamını yitirdiği 10 Ekim Ankara Katliamı’na ilişkin davanın 10. grup duruşmaları yarın görülmeye devam edecek.
10 Ekim Ankara Katliamı davası 10. grup duruşmaları yarın Sincan Ceza İnfaz Kurumu’nda görülmeye devam edilecek.
Önceki duruşmada savcı, tüm itirazlara rağmen esasa ilişkin mütalaa vermiş ve duruşma ‘güvenlik’ bahanesiyle Sincan Ceza İnfaz Kurumu’na kaçırılmıştı. Bu duruşmada mahkemenin karar vermesi beklenirken, sadece tutuklu sanıklarla sınırlı bir yargılamaya büyük tepki var.
10 Ekim 2015 tarihinde Ankara Tren Garı önünde KESK, DİSK, TMMOB ve TTB’nin düzenlediği Emek, Barış ve Demokrasi Mitingi’nde IŞİD’li iki canlı bombanın saldırısı ile 103 kişi yaşamını yitirmiş ve 400’ü aşkın kişi yaralanmıştı. Katliamdan bir yıl sonra başlayan dava iki yıldır sürüyor. Davada 19’u tutuklu 36 sanık yargılanıyor.
Davanın 10. grup duruşmaları yarın devam edecek. 3 gün sürecek duruşma sonunda mahkemenin karar vermesi bekleniyor. Önceki duruşmada savcı mütalaa vermiş, yargılamanın sadece tutuklu sanıklarla sınırlandırılması büyük tepki çekmişti.
TUTUKLU SANIKLARLA SINIRLI MÜTALAA
Savcı, mütalaasında kamu görevlilerinin katliamdaki ihmallerini es geçmiş, sanıklar Esin Durgun, Hatice Akaltın, Yakup Yıldırım, Suphi Alpfidan, Yakup Karaoğlu, Mehmeddin Baraç, Nihat Ürkmez, Abdulhamit Boz, Burak Ormanoğlu’nun “IŞİD terör örgütüne üyelikten” cezalandırılması istemişti. Sanık Erman Ekici’ye hem “terör örgütü yöneticiliğinden” ceza, hem de “Anayasal düzeni zorla değiştirmeye teşebbüs” suçundan suç duyurusunda bulunulması talep edilmişti. Diğer sanıklar Abdulmuttalip Demir, Talha Güneş, Metin Akaltın, Yakup Şahin, Hakan Şahin, İbrahim Halil Alçay, Resul Demir, Hacı Ali Durmaz, Hüseyin Tunç açısından, “Anayasal düzeni zorla değiştirmeye teşebbüsten”, “terör eylemi kapsamında canavarca hisle tasarlayarak insan öldürme ve öldürmeye teşebbüsten” ceza verilmesi istenmişti. Mütalaada firari konumunda bulunan sanıklar İlhami Balı, Savaş Yıldız, Edremit Türe, Deniz Büyükçelebi, Yakup Selağzı, Kasım Dere, Nusret Yılmaz, Mustafa Delibaşlar, Walentine Slobodjanjuk, Muhammed Zana Alkan, Ömer Deniz Dündar, Cebrail Kaya, Ahmet Güneş, Kenan Kutval, Bayram Yıldız, Hasan Hüseyin Uğur açısından ise dosyanın tefrik edilmesi (ayrılması) talep edilmişti. Mahkeme de duruşmayı 31 Temmuz, 1-2 Ağustos 2018’e ertelemişti. Hakimin “salon yetersiz” diyerek bir dahaki duruşmanın Sincan Ceza İnfaz Kurumu’nda yapılacağını açıklaması da büyük tepki çekmişti. “Oraya da geleceğiz” diyen aileler, duruşmanın Ankara merkezine uzağa taşınmasını sıralara vurarak ve “adalet” sloganlarıyla protesto etmişti.
“BU MÜTALAA KABUL EDİLEMEZ”
Müdahil ailelerin avukatları, mütalaayı şu açıklamayla eleştirmişti:
“Katliama göz yuman, sorumluluğu bulunan hiçbir kamu görevlisi yargılamaya dahil edilmeyerek devletin sorumluluğunun üstü örtüldü. Tüm delillere, dosyaya sunulan bilimsel görüşlere rağmen insanlığa karşı suç yönünden cezalandırma talebimiz göz ardı edildi. Katliamla ilişkili, yöneticilik konumunda olan sanıkların bir kısmı için sadece üyelikten ceza talep edildi. Mevcut sanıklar dışında katliamla ve sanıklarla ilişkili kişiler dosyaya dahil edilmedi. Dosyaya gelen binlerce bilgi ve belgeye rağmen 2.5 yıl önceki iddianamenin de gerisine düşen, devletin her kademedeki sorumluğunu ısrarla yok sayan mütalaa kabul edilemez.”
Yoruma kapalı.