Adnan Oktar ve örgütüne yönelik soruşturma kapsamında, Adnan Oktar’ın da aralarında bulunduğu 157 kişi tutuklandı.
Adnan Oktar ve grubuna yönelik soruşturma kapsamında Adnan Oktar ile beraber 157 kişi tutuklandı. 11 kişinin ifade işlemleri sürüyor.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın talimatı ile geçtiğimiz Çarşamba günü 5 ilde Adnan Oktar ve grubuna yönelik operasyon kapsamında gözaltına alınan 187 kişiden 183’ü emniyet işlemlerinin ardından iki ayrı grup halinde adliyeye sevk edildi.
Adliyeye sevk edilen 183 şüpheliden Adnan Oktar’ın da aralarında bulunduğu 176’sı, “Suç işlemek amacıyla örgüt kurma”, “Çocukların cinsel istismarı”, “Cinsel saldırı” suçlarının da aralarında bulunduğu çeşitli suçlardan tutuklanmaları talebiyle mahkemeye sevk edildi.
Adliyeye sevk edilen 183 şüpheliden Adnan Oktar’ın da aralarında bulunduğu 176’sı, ‘Suç işlemek amacıyla örgüt kurma’, ‘Çocukların cinsel istismarı’, ‘Nitelikli cinsel saldırı’, ‘Şantaj’, ‘Malvarlığı değerlerini yurt dışına çıkarma’, ‘Cebir, şiddet, tehdit kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma’ suçlarından tutuklanmaları talebiyle mahkemeye sevk edildi.
6 ŞÜPHELİ SERBEST
Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliği, sorgusunu bitirdiği 102 şüpheliden, Adnan Oktar, Oktar Babuna, Ulviye Didem Ürer, Alev Babuna, Ayşegül Hüma Babuna, Ahmet Oktar Babuna’nın da aralarında bulunduğu 116 şüphelinin tutuklanmasına karar verdi. 6 şüpheli ise adli kontrol şartı ile serbest bırakıldı.
OKTAR SUÇLAMALARI KABUL ETMEDİ
Adnan Oktar’ın tutuklanma talebiyle sevk edildiği Nöbetçi 4. Sulh Ceza Hakimliği’nde sorgusunda, suçlamaları kabul etmediği öğrenildi. Sorgusunda geniş bir arkadaş grubunun bulunduğunu söyleyen Adnan Oktar’ın, “Lakap kullanırım ancak kod adım yoktur. Türk polisine karşı iddia edildiği gibi düşüncem olmadığını beyan etmek isterim” dediği öğrenildi.
“YURT DIŞI GÖRÜŞMELERİM TÜRKİYE ALEYHİNE DEĞİL”
Hürriyet’in haberine göre Adnan Oktar suçlamaları reddederek, “Atılı suçlamaları kabul etmiyorum. Geniş bir arkadaş grubum vardır. Lakap kullanırım ancak kod adım yoktur. Türk polisine karşı iddia edildiği gibi düşüncem olmadığını beyan etmek isterim. Ayda 3 bin 500 TL gelirim olmakla başkaca bir gelirim yoktur. Müştekiler bana kumpas kurmuşlardır. Yurt dışı görüşmelerim Türkiye aleyhine değil, Türkiye lehine yapılan görüşmelerdir. Küçük kızları evine alarak cinsel tacizde bulunduğuma dair iddiaları da kabul etmiyorum.
Ben kanuna, hukuka uygun yaşayan bir kişiyim, halkın içinde yaşayan bir kişiyim, milletin içinde yaşayan TV’de yaşayan bir kişi olmakla herkes halk da beni görür tanır. Gittiğim yerler bellidir. Gizli anlaşılmaz örgüt lideri bir kişi değilim. Dürüst insanlarla yaşamayı seven, dost olmayı seven, arkadaş çevresi olan bir kişiyim. İddiaları çirkin buluyorum. Kabul etmiyorum. Bize karşı atak yapan bu grup 25-30 kişilik bir gruptur. Bunları da biliyoruz. İnternette de bunları yapılacak operasyonları ifşa eden kişiler vardır. Bu kız çocuklarına tecavüz olaylarını ise kesinlikle kabul etmiyorum. Bu da iftiradır. Buna aşırı bir abartı yapılmaktadır. Kız çocuklarının ailelerine 50 bin TL para vererek onları aldığımıza dair iddialar vardır. Halbuki ben hayatımın her evresinde dikkatli olduğu gibi kız çocukları konusunda da son derece dikkatli olarak ilişki kuran bir kişiyimdir. O bahse konu küçük kız annesi ile birlikte geldi. Ancak eve almadım, bahçede görüştük gönderdim. Bu iftiraları kabul etmiyorum. Atatürkçü milliyetçi bir kişiyim. Suçsuzum serbest bırakılmayı talep ediyorum” dedi.
Yoruma kapalı.