Alevi Haber Ajansi

10 Ekim Gar Katliamı davasında tanık: Suriye’ye geçişlerimiz çok kolay oluyordu

PİRHA- 10 Ekim Ankara Gar Katliamı davasının firari sanıklar yönünden devam eden davasının 15’inci duruşmasında, duruşmaya ‘tanık’ olarak katılan ve emniyetin ‘canlı bomba’ listesinde yer alan Ulkar Mammadova, 2014 yılında Suriye’ye geçtiklerini belirterek, “Sınır yoktu. Askerler bizi gördü. Elimizdeki çantaları taşımamıza yardım etti. Suriye’ye geçişlerimiz çok kolay oluyordu” dedi.

Emek, Barış ve Demokrasi’ sloganıyla düzenlenen mitinge katılmak için 10 Ekim 2015 tarihinde Ankara Garı önünde bir araya gelenlere yönelik IŞİD’in gerçekleştirdiği bombalı saldırı davasının duruşması devam ediyor.

IŞİD’in 103 kişiyi katlettiği, yüzlerce kişiyi yaraladığı 10 Ekim Ankara Gar Katliamı’nın firari sanıklar yönünden devam eden davasının 15’inci duruşması Ankara 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülüyor.

Duruşmaya katliamda hayatını kaybedenlerin yakınları ve yaralananlar, demokratik kitle örgütü ve meslek örgütü temsilcileri ile Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Milletvekilleri katıldı.

Mahkeme kimlik tespiti ile başladı. Mahkeme başkanı, dosyaya gelen yeni evraklar hakkında bilgi vererek duruşmayı açtı.

EMNİYETİN ‘CANLI BOMBA’ LİSTESİNDE YER ALAN ULKAR MAMMADOVA ‘TANIK’ OLARAK DİNLENDİ

Sanık sandalyelerinin yine boş olduğu salonda sanık Erman Ekici, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlandı. IŞİD’in ‘canlı bomba hücresi’ olarak bilinen Adıyaman hücresinin yöneticisi Mustafa Dokumacı’nın eşi ve emniyetin ‘canlı bomba’ listesinde yer alan Ulkar Mammadova ‘tanık’ olarak dinlendi. Kırıkkale Geri Gönderme Merkezi’nde idari gözlem altında tutulan Mammadova SEGBİS ile bağlandı.

“EŞİM MUSTAFA DOKUMACI 2020 YILINDA ÖLDÜ”

Katliam sanıklarından çoğu kişiyi tespit ettiğini belirten Mammadova, katliamın gerçekleştiği dönemde Suriye’de olduğunu belirtti.

Suriye’deki evlerine Türkiye’den de gelenlerin olduğunu kaydeden Mammadova, “Adıyamanlı gençler geliyordu. Ömer Deniz Dündar, Kasım Dere, Şamil, Abdulhakim Hoca, Mustafa Delibaşlar, Ebu Musa geliyordu. Ama esasen Adıyamanlı gençler geliyordu. Eşim Mustafa Dokumacı 2020 yılında öldü. Mustafa Delibaşlar da PKK’nin Minbiç kuşatmasında öldü. Eşimin parçalanmış bedenini gördüm. Ama kaçtım” dedi.

“TÜRKİYE’YE GEÇTİĞİMDE PARA CEZASI KESİP BIRAKTILAR”

Pandemi önlemleri rahatlayınca Türkiye’ye kaçakçılar yardımıyla geldiğini de anlatan Mammadova, kırmızı listeyle arandığını ve isminin emniyetin ‘canlı bomba’ listesinde yer aldığını bildiğini söyledi. Mammadova, sınırda kendisine para cezası kesilerek serbest bırakıldığını vurguladı. Mammadova, “Türkiye’ye gelme kararı aldığımda kayınbabam nerelere başvuracağım konusunda bana bilgi verdi. Bana uygun bir Türk birimine teslim olmamı söyledi. Kaçakçı yardımıyla nehri geçerek Hatay şehrindeki askeri noktada teslim oldum. Direk arandığımı söyledim. Beni şubeye götürdüler oradan da Adıyaman’a sevk edildim” şeklinde konuştu.

 “SINIRI GEÇERKEN ASKERLER ÇANTAMIZI TAŞIDI”

Ardından söz alan dava avukatlarından Senem Doğanoğlu, Mammadova’nın Adıyaman’da verdiği ifadeye dair sorular sordu. 2014 yılında Suriye’ye gittiğinde yanında kimlerin olduğunu sorusuna Mammadova, “Eşim, ben ve Serpil Dere vardı” dedi. Yardım amaçlı hangi örgütle beraber gittiniz?” sorusuna ise, “Hiçbir örgütle beraber gitmedik. Zaten sınırı geçerken Türk askerleri bizi gördü. Biz de ‘yardım etmek için gidiyoruz’ dedik ve askerler bizim çantalarımızı taşımaya dahi yardım etti” dedi. Doğanoğlu’nun “Dönerken Rus Ayşe’yle beraberdiniz. Ayşe sınır dışı edildi ama size para cezası kesildi neden” sorusuna, Mammadova, “Evet ben Türkiye’den evli olduğum için para ceza kesmekle yetindiler. Zaten sınır yoktu. Tarladan geçiliyordu. Askerler zaten bizi görüyordu” yanıtını verdi.

“EŞİM ÖLEN GENCİ ÇOK SEVİYORDU”

Katliamın faillerinden Yunus Emre Alagöz ve Suruç Katliamı faillerinden Abdurrahman Alagöz’ün evlerine gelip gelmediğine yönelik soruya Mammadova, “Yunus Emre Alagöz’ü tespit ettim. Ankara Gar olayı olduktan sonra tüm faillerin resimleri çıkınca eşim bana, Yunus Emre Alagöz’ün fotoğrafını gösterdi. Çok öfkelenmişti. ‘Neden bu gence bu görevi verdiler?’ dedi. Eşim, o genci çok seviyordu. Kişiliği düzgün biriymiş” dedi.

“TÜRKİYE HTŞ’DEN ALINAN İZİNLE Mİ SİZİ KABUL ETTİ?”

Eşinin o dönem HTŞ egemenliği altındaki İdlib’te kaldığını belirten Mammadova’ya Doğanoğlu, “HTŞ egemenliği altındaki bir yerde eşiniz nasıl kalıyordu, siz nasıl kaldınız?” sorusunu yöneltti. Mammadova, “Ben bayan olduğum için sıkıntı yaşamadım ama eşim saklanıyordu. Bazen hastanelerde tercümanlık yapıyordum öyle geçiniyordum. Sonra oradan kaçtığımda kaçakçılar HTŞ’den izin belgesi almamı istediler. Sınırdan çıkmamız için bu izin belgesi gerekliydi” yanıtını verdi. Doğanoğlu’nun “O zaman Türkiye HTŞ’den alınan izinle mi sizleri kabul ediyordu?” sorusuna Mammadova, “Ben öyle yorumlamıyorum ama bu belgeyi kaçakçıya verdim” diye belirtti.

“BİR BUÇUK AY İÇERDE KALDIM SONRA BERAAT ETTİM”

Avukat Doğanoğlu’nun “6 Ekim’de sınırı geçiyorsunuz, 9 Ekim’de ifade alınıyor. 3 gün nerede tutuldunuz?“ sorusuna Mammadova, “6 Ekim’de Hatay’a geçtim. 7 Ekim gecesi Adıyaman’a teslim edildim. 11- 14 Ekim’e kadar Adıyaman Emniyet Müdürlüğü’nde ifade veriyordum. 7’sinde getirildim, 13’ünde mahkemeye çıktım” dedi. Avukat Sarıoğlu’nun “Neden geri gönderme merkezindesiniz?” sorusuna Mammadova, “Ben 1 buçuk ay cezaevinde kaldığımda mahkemeye çıkarıldım ve beraat ettim. Savcılık karara itiraz etti bu nedenle dosya üst mahkemeye verildi ben de idari gözlem altında tutuluyorum. Buraya geleceğimi bilmiyordum. Mahkemede tahliye ve beraat aldığımı duyunca çok sevinmiştim” yanıtını verdi.

“SURİYE’YE GEÇİŞLERİMİZ ÇOK KOLAY OLUYORDU”

Avukat Sarıoğlu’nun “Mustafa Dokumacı Türkiye’deyken ne iş yapıyordu?” sorusuna Mammadova, “İnşaatta çalışıyordu. Çubuk demir ustasıydı” dedi. Mammadova, “İslam Çay Evi’ne gidiyor muydu?” sorusuna, “Evet gidiyordu, geç saatlere kadar oradaydı” yanıtını verdi. Sarığolu’nun “Suriye’ye geçişte askerlerin çantanızı taşıdığını söylediniz, giderken bu kadar kolay oluyor da geldiğinizde neden para cezası kesildi?” sorusuna Mammadova,  “Bilmiyorum giderken çok kolay oluyordu” yanıtını verdi.

Duruşma avukat beyanlarıyla devam ediyor.

PİRHA/ANKARA

 

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak