Alevi Haber Ajansi

‘Zorunlu din dersinin kaldırılmasını istemek sadece Alevilerin talebi olarak algılanmamalı’-VİDEO

PİRHA-KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik, yeni eğitim müfredatına karşı 17 Eylül’de Alevi kurumları öncülüğünde gerçekleşecek mitingin önemine dikkat çekerek, “Bunu sadece Alevi toplumunun talebi olarak algılamamak gerekiyor. Anadilde eğitim talebi sadece Kürtlerin talebi değil ise, zorunlu din dersinin kaldırılması da sadece Alevi toplumunun talebi olarak algılanmamalı” dedi. Bozgeyik, ortak bir mücadele ile ortak kazanımın yaratılabileceğini de vurguladı. 

HABERİN VİDEOSU

Kamu Emekçileri Sendikası KESK Eş Genel Başkanı Mehmet Bozgeyik yeni eğitim müfredatına ilişkin PİRHA’ya konuştu. Bozgeyik, cumhuriyetin kuruluşu ile birlikte 1924 anayasasından sonra Türkiye’deki çok kimlikli çok kültürlü toplumsal yapının zedelendiğini söyledi.

Bozgeyik, “Özellikle eğitim alanında çıkarılan müfredatlar da daha çok tekçi, tek tip insan yetiştiren asimilasyoncu bir politikayla bu topraklar üzerinde yaşayan farklı kimliklerden olan Kürtler, Çerkezler, Asuriler, Süryaniler yine farklı inançtan olan Aleviler farklı mezhepten olan kesimlerin inançları, kültürleri, yok sayılarak tekçi bir müfredat anlayışı benimsenmiştir” dedi.

“MÜFREDAT TOPLUMSAL YAPI GÖZETİLMEDEN HAZIRLANMIŞ”

12 Eylül askeri darbesinden sonra oluşturulan 1982 anayasası ile birlikte de Türk İslam sentezli politikalarla eğimin tamamen tek tipleşmesine yönelik yoğun bir çalışma yürütüldüğüne dikkat çeken Bozgeyik sözlerini şöyle sürdürdü:

“MEB özellikle hazırlamış olduğu müfredat programlarında Türkiye’deki çok kimlikli, çok dilli, çok kültürlü, çok inançlı toplumsal yapıyı gözetmeden müfredat programları hazırlamıştır. Bunların başında da öteden beri Alevi toplumunun talepleri olan seçmeli din dersi, zorunlu din dersinin ortadan kaldırılması ve din kültürü ve ahlak bilgisi dersinin dinler tarihi şeklinde öğretilmesine yönelik taleplerimiz var.”

“TÜRK İSLAM SENTEZCİ VE MUHAFAZAKAR EĞİTİM” 

KESK’e bağlı Eğitim Sen’in de laik, bilimsel, demokratik, anadilde eğitimle ilgili çalışmalarının olduğunu aktaran Bozgeyik, “Geçmiş dönemde de hem anadile yönelik yapmış oldukları kurultaylar, sempozyumlar, hem zorunlu din dersinin kaldırılmasına yönelik yapmış olduğu çalışmalar açısından baktığımızda buna yönelik yoğun bir talep var” ifadelerini kullandı.

Bozgeyik, AKP iktidarı döneminde de özellikle eğitimdeki müfredat değişikliğinde Türk İslam sentezci ve muhafazakâr eğitim ideolojisi ile farklı toplumsal kimliklerin taleplerinin görmezden gelindiğine dikkat çekti.

“ALEVİLERİN TALEPLERİ GÖRMEZDEN GELİNDİ”

Anadil, Alevilerin cemevlerinin ibadethaneye açılması, zorunlu din dersinin ortadan kaldırılmasına yönelik tüm taleplerinin görmezden gelindiğini vurgulayan Bozgeyik, “Daha baskıcı, muhafazakâr, toplumu geriye götüren eğitim ideolojileri ile toplumu yeniden dönüştürmeye ve AKP zihniyeti doğrultusunda yetiştirilmesi noktasında çok yoğun çalışmaları var” dedi.

17 EYLÜL’DEKİ MİTİNGE ÇAĞRI

Eğitim müfredatındaki bu değişikliklere karşı Aleviler başta olmak üzere tüm muhalif kesimlerin tepki gösterdiğini söyleyen Bozgeyik, 17 Eylül’de yapılacak olan mitingin önemine vurgu yaptı:

“17 Eylül’de İstanbul’da yapılacak miting yine 17 Eylül’den sonra tüm illerdeki Milli Eğitim Bakanlığı ve il müdürlükleri önünde yapacakları açıklamalar önemli. Ancak bunu sadece Alevi toplumun talebi olarak algılamamak gerekiyor. Sonuçta nasıl ki anadilde eğitim talebi sadece Kürtlerin talebi değil ise, zorunlu din dersinin kaldırılmasını da sadece Alevi toplumunun talebi olarak algılamamak gerekir.

Belki Alevi toplumunun öncelikli talebi bu olabilir, ama bu gerçekten bu ülkede yaşayan demokratik seküler yaşamdan yana olan, laik bir sistemde yaşamak isteyen, anadilde eğitimden, demokratik eğitimden yana olan, barıştan yana olan tüm toplumsal kesimlerin talepleri olarak açığa çıkmıştır.  Bunun ortak bir mücadeleye evrilmesi önemlidir. Sendikamız Eğitim-Sen’de bu müfredatın ortadan kaldırılmasına ilişkin bir hazırlık bir çalışması var. Eğitimde bu uygulamalardan rahatsız olan tüm toplumsal kesimler bir araya gelerek özellikle bu eylem programını güçlendirmeli. Ortak bir mücadeleye dönüştürdüklerinde ortak bir kazanım ortaya çıkacaktır.”

Cebrail ARSLAN/ANKARA

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak