PİRHA – Galatsaray Meydanı’na yürüyüşlerine izin verilmeyen HDP eş başkanları ve milletvekilleri Hill Otel önünde basın açıklaması yaptılar. HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, yürüyüşlerine izin vermeyen İçişleri Bakanı’na şöyle seslendi: “Eğer sizi yürütürsem adam değilim’ diyen İçişleri Bakanı milletvekillerini yürütmemekle adam olunmayacağını bilmelidir. Ancak ve ancak ölümleri durdurmak insan olmanın gereğidir” dedi.
Tecridin kaldırılması için açlık grevi başlatan HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven açlık grevinin 96. gününde. Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Sezai Temelli ile milletvekilleri cezaevlerine yayılan açlık grevlerine ve tecride dikkat çekmek için Taksim Hill Otel’de toplanarak Galatasaray Meydanı’na yürüyüp karanfil bırakmak istedi ancak polis izin vermedi.
Polisin izin vermemesi sonucunda HDP eş genel başkanları ve milletvekilleri Hill Otel’in önünde basın açıklaması ve oturma eylemi yaptı.
“İŞTE TECRİDİN FOTOĞRAFI BURADA”
İlk olarak konuşan HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, Türkiye’de bir duyarlılık yaratmak için burada bir araya gelerek milletvekilleriyle birlikte Taksim’den Galatasaray’a yürümek ve orada bir açıklama yapmak istediklerini kaydetti. Türkiye’nin bir hukuk devleti olmasını istediklerini belirten Temelli, “Bu ülkede demokrasinin, demokratik bir Cumhuriyetin var edilmesini istiyoruz. Hukukun üstünlüğünü, insan haklarını ve yargı bağımsızlığını savunuyoruz. Bütün bunların olabilmesi için tecridin bir an önce sonlanması gerektiğini dile getiriyoruz. Leyla Güven de tam 96 gündür sesini bu amaçla yükseltiyor. Onun sesine ses katmak mücadelesine ortak olamak için buradayız” dedi.
“TÜRKİYE TECRİT ALTINDADIR”
Bu mücadelenin tüm Türkiye’nin mücadelesi olduğunu vurgulayan Temelli, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu mücadele tüm Türkiye’nin barış, demokrasi, özgürlük talebiyle ortaya çıkmış bir mücadeledir. O yüzden tecridin kırılmasını istiyoruz. Her hükümlünün en temel hakkı olan aile ve avukatlarıyla görüşme hakkının sayın Öcalan’dan esirgenmesi aslında büyük bir hukuksuzluğun en önemli referans noktasıdır. O yüzden tecridin kırılması aslında Türkiye’de bir hukuk mücadelesidir. Sevgili basın mensupları tecridin fotoğrafını görmek istiyorsanız işte biz bugün bu fotoğrafı size gösteriyoruz. ‘İşte Türkiye tecrit altındadır’ diyoruz. Evet bir abluka altındadır Türkiye. Bugün Taksim Meydanı’nda da bu abluka kendini teşhir etmiştir, hukuksuzluk kendini teşhir etmiştir, yasa tanımazlık kendini burada bu ablukayla teşhir etmiştir. İşte tecrit budur. Tecrit insan haklarına müdahaledir. Tecrit insan haklarını yok saymaktır. Leyla Güven açlık grevinin 96’ıncı günü de sürekli bunu dile getirdi. Biz bu ülkeye demokrasinin barışın gelmesini istiyorsak insan haklarından, demokrasiden, hukukun üstünlüğünden, yargı bağımsızlığından yana taraf olduğumuzu cesaretle ilan etmeliyiz. Türkiye’deki tüm kamuoyuna, tüm demokrasi güçlerine, emekçilere, kadınlara sesleniyorum. Gelin demokrasiden, barıştan, insan haklarından, hukukun üstünlüğünden yanan taraf olun. Yargı bağımsızlığını, tarafsızlığını savunun. Bunu hep birlikte başarabilirsek bu tecride son verebilirsek Türkiye’nin yolu açılacaktır. Bu ceberut devlet anlayışı, Cumhur İttifakı denen bloğun geriletilmesi ancak ve ancak demokrasi cephesinde yan yana gelmemizle mümkündür ancak o zaman bu ülkede ifade özgürlüğünü, basın özgürlüğünü var edebilir, demokratik siyasetin önünü açabiliriz. Anayasayı ihlal etmek artık olağanlaşmışsa, emniyet güçleri bunu sıradan bir olay gibi yapıp burada vekillerin önünü çok kolay kesebiliyorsa artık bu ülkede ne hukuk kalmıştır, ne yargı bağımsızlığı ne de idarenin yasaları tanıması kalmıştır. Bu bir yasa tanımazlık, suçtur. Bu suçu bugün sizlerin önünde yine bu iktidar ve onun kolluk güçleri işlemiştir. Biz tüm bu suçlara karşı adaletsizliğe ve yasa tanımazlığa karşı Leyla Güven’in sesine ses katmaya, açlık grevi mücadelemizi yükseltmeye ve tecridi sonlandırma mücadelemize devam edeceğiz. Bu bir hukuk mücadelesi, demokrasi mücadelesidir.”
“İÇİŞLERİ BAKANI VEKİLLERİ YÜRÜTMEMEKLE ADAM OLUNMAYACAĞINI BİLMELİ”
Arkasından söz alan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan da “Hep birlikte bir kez daha tecrit edildik. Şu anda sadece biz değil sizler de tecrit altındasınız” diyerek ülkedeki baskıya dikkat çekti. Galatasaray Meydanı’na yürümelerinin İçişleri Bakanının talimatıyla engellendiğini dile getiren Buldan, şunları kaydetti:
“Eğer sizi yürütürsem adam değilim’ diyen İçişleri Bakanı milletvekillerini yürütmemekle adam olunmayacağını bilmelidir. Ancak ve ancak ölümleri durdurmak insan olmanın gereğidir. Bizler bugün Leyla Güven’in 96’ıncı gününde cezaevlerinde diğer arkadaşlarımızın da uzun süredir süresiz ve dönüşümsüz açlık grevinde olduğu bir dönemde Galatasaray Lisesi’nin önüne gidip tecridin bir an önce kaldırılması, Leyla ve arkadaşlarının yaşaması için bir farkındalık yaratmaya çalışacaktık. Ancak bugün bir kez daha gördük ki İçişleri Bakanı hukuksuz bir şekilde milletvekillerinin gidişini engellemeye çalışmaktadır. Evet adam olmak insan olmak demek değildir. İnsan olmak ölümlere dur demektir, ölümleri engellemektir. Bu şekilde bu ülkeyi yönetenler bilmelidir ki bizler haklı ve meşru taleplerimiz her zaman her yerde dile getireceğiz. Bu mücadele bize 40 yıldır dayatılan haksızlıklar ve hukuksuzluklar üzerinden, ölümler, cezaevleri ve işkenceler üzerinden dayatılan meşru bir haktır. Biz 40 yıldır bu mücadeleyi veriyoruz. Özgürlük, barış, demokrasi mücadelesini biz işçileri bakanından öğrenmedik. Geçmişte de bu ülkeyi yönetenler bize aynı şekilde davrandılar ama biz hiçbir zaman ilkelerimizden taviz vermedik. Bu ülkeye barışın, demokrasinin, adaletin, özgürlüklerin gelmesi için her türlü bedeli ödedik… Artık dile bile kolay olmayan bir süreçteyiz. Biz açlık grevinde olan arkadaşlarımızın yaşamını yitirmesine asla izin vermeyeceğiz. Bunun için bugün buradayız.”
Basın açıklamasının ardından Hil Otel önünde oturma eylemi yapan milletvekilleri ve eş başkanlar Galatasaray Meydanı’na çıktı. Oturma eyleminin ardından otelden tek tek çıkan milletvekilleri İstiklal Caddesi’nin başında üzerinden Leyla güven’in resminin bulunduğu önlükleri çıkararak Galatasaray Meydanı’na tek tek yürüdüler. Galatasaray Meydanı’nda polis barikatıyla karşılaşan milletvekilleri balık pazarından Tarlabaşı’nda bulunan HDP ile binasına doğru sloganlar atarak yürüdüler. Yol boyu “Direne direne kazanacağız”, “Biji berxwedana Leyla”, “Leyla Güven onurumuzdur”, “Jin Jiyan Azadi” sloganları atarak HDP il binası önünde yürüyüşlerini sonlandırdılar.
PİRHA/İSTANBUL
Yoruma kapalı.