PİRHA – Alevilerin ve Alevi kurumlarının bu zorlu süreçte nasıl bir yol izlemesi gerektiğine ilişkin PİRHA’ya konuşan Yazar Süleyman Zaman, “Aleviler her zaman kendi değerlerini, düşüncelerini, gizleme yoluna başvurmuşlardır. Yani örtülü bir inanç haline gelmişlerdir. Örtülü inanç olmalarının nedeni hep baskı altında olmaları ve egemenleri hep rahatsız etmelerinden kaynaklanıyor” dedi.
Haberin Videosu
Yazar Süleyman Zaman, Alevilerin ve Alevi kurumlarının bu zor süreçte nasıl bir yol izlemesi gerektiğine ilişkin Pir Haber Ajansı’na konuştu.
Çok önemli ve zor bir süreçten geçildiğine dikkat çeken Zaman, “Tarihsel boyutu ile de baktığımızda Aleviliğin aslında her zaman batiniliği, toplumsal eşitliği, insanlar arasındaki kardeşliği, barışı ve özgürlüğü öne çıkararak, toplumsal bir inanç olarak geliştiğini görüyoruz. Aleviliğin bu anlayışı gerek Selçuklular döneminde gerekse aşılama ve bedenleşme dönemi olsun her zaman egemen kesim ile sistemin sahiplerini rahatsız etmiştir” diye konuştu.
“ALEVİLER HER ZAMAN DEĞERLERİNİ GİZLEME YOLUNA GİTMİŞTİR”
Süleyman Zaman, “Aleviler her zaman kendi değerlerini, düşüncelerini, gizleme yoluna gitmiştir. Yani örtülü bir inanç haline gelmişlerdir. Örtülü inanç olmalarının nedeni hep baskı altında olmaları ve egemenleri hep rahatsız etmelerinden kaynaklanıyor” dedi.
Bugün de baskıların devam ettiğini belirten Zaman, “Bugünün handikapı şudur: Sistem Diyanetle, kurumlarıyla ve getirmiş olduğu sistem ile Aleviliği zaten asimile ediyor. Ayrıca Ali’yi sevmek Alevilikse ben de Aleviyim diyerek Aleviliği Şiileştirip, kendi değerlerinden uzaklaştırmayı amaçlıyorlar” diye konuştu.
“KURUMLARIMIZ İLK GÜNKÜ HEYECANINI YİTİRMİŞ”
Özellikle 80 ve 90 sonrası oluşan kurumların Aleviliğe bir nefes aldırdığını vurgulayan Zaman, “Büyük kentlerde yaşayan Aleviler kendi kimliklerini ve kendilerini ifade edebilecek kurumlar ile karşılaştıklarında nefes almışlardır. Ancak daha sonra süreç içerisinde sistem bu kurumsal yapıları kendi lehlerine çevirecek bir takım oyunlar ve politik zeminler hazırlamıştır. Bu kurumlarımız bugün ilk kurulmuş oldukları günün heyecanını yitirmişlerdir. Değerler sistemi devletin müdahalesine gerek kalmadan kendi kendisini asimile ederek bu değerleri kendisi işlevsel kılacak” dedi.
“ALEVİLİK MODERN VE SEKÜLER YAŞAMDAN YANA”
Zaman, “Günümüzde bir takım yaşam standartları bize dayatılıyor. Oysa Alevilik her zaman çağdaş değerlerden, modern ve seküler yaşamdan yanadır. Dolayısı ile katı bir takım İslamcı uygulamalar Aleviliğe uygun düşmemektedir” diyerek şöyle devam etti:
“Bu nedenle Aleviler toplumsal muhalefet ile birlikte hareket etmelidir. Sol, sosyal demokrat ve demokrat kesimler ile birlikte bu mücadelenin içinde kendisini görmelidir. Öteki kılınan bütün topluluklar ile birlikte hareket edilerek demokratik, hukuksal ve laik bir dünyada yaşamanın önemli olduğunu vurgulayıp bu değerlere sahip çıkacak argümanlar geliştirmelidir.”
“ALEVİ KURUMLARI YEMEK VERME VE ÖLÜ KALDIRMA YERİNE DÖNÜŞTÜ”
“Bugün Alevi kurumları yapılan cemlerde 12 hizmette Aleviliğin değerlerini vermediği sürece ve yapılan bu ritüellerde İslami motifler uygulandığı sürece maalesef Alevi kurumları hızla Aleviliği asimile eden bir yapıya dönüşeceklerdir” diyen Zaman şunları ifade etti:
“Kurumlarımız sadece yemek verilen ve ölü kaldırılan yerlere dönüştürüldü. Bu Aleviler için acı vericidir. Örneğin cemevlerinde 12 hizmet yapılıyor. Ama bu 12 hizmet nedir? Neden 12? Ayrıca bu 12 hizmet içinde yer alan ‘Çerağ’ uyandırma nedir, neden yapılıyor ve nereden gelmektedir? Arap kültürü ve İslami değerler içerisinde böyle bir şey var mıdır? Alevilikte bin yıllardır sürüyorsa bunun asıl nedeni, nereden kaynaklandığı, nereden beslendiği veriliyor mu? Verilmiyor. Bu nedenle kurumlarımızdan beklediğimiz şey Alevi değerlerinden uzaklaşmadan beslenmiş olduğu değerler sistemine sahip çıkarak Alevilik anlatılmalıdır.”
“ALEVİLİK SADECE CEM DEĞİL”
Zaman, “Gençlerimiz ‘Hocam biz her hafta ceme gidiyoruz ancak artık gitmek istemiyoruz’ diyorlar. Çünkü artık her hafta rutin 12 hizmet yürütülüyor. Biz bu cemlerde 12 hizmetin, bağlamanın neden olduğunu ve bağlama ile okunan nefeslerin ne anlama geldiğini öğrenmek istiyoruz. Ayrıca Alevilikte nasıl bir evren, Tanrı, insan ve yaşam algısı var bunu öğrenmek istiyoruz. Alevilik sadece cem değil” diyen Zaman şöyle devam etti:
“Cami ile cem aynı anlama geliyor. Toplu bir yerde belli bir yerde inanmış olduğu değerleri ritüellerde uygulamaktadır. Şimdi önemli olan cemde yapılan 12 hizmettir. Neden 12 hizmet? Neden 13 hizmet değil? Cemlerde bunun yanıtı verilmesi gerekiyor. Ya da 7 ulu ozan diyoruz. Neden sadece 7 ulu ozan olarak sınırlıyoruz, binlerce ozan varken. Acaba 7 sayısına yüklenen batini bir algı mı var. Gençler şu an İnternet çağında ve araştırıp sorguluyor. Sorgulayan gençlerimizi o eski gelenekten gelen dedelerimizin anlatım biçimi artık doyurmuyor. Dolayısı ile gençlerimiz oradan bir şey alamayınca uzaklaşıyor. Ve sonra diyorlar gençlerimizi neden çekemiyoruz. Çünkü bu koşullarda çekemeyiz.”
“TÜM FARKLILIKLARIMIZI DEĞERLERİMİZ OLARAK GÖRMELİYİZ”
Tek çıkışın Alevi kurumlarının kendi işlevselliğini yerine getirmekle olacağına dikkat çeken Alevi Yazar Süleyman Zaman son olarak şunları kaydetti:
“Alevilik tek bir değerden oluşmuyor. Bundan dolayı Alevilik bütüncül yönü ile ele alınmalı. Tüm Alevi yazarlarını sevsekte sevmesekte okumamız ve değerlendirmemiz gerekiyor. Tüm farklılıkları değerlerimiz olarak görmeliyiz. Cemevleri Aleviliğin doğallığını asimile edecek uygulamalardan kendini uzaklaştırmalıdır. Kurumlarımız ve cemevlerimiz sadece ölü kaldıran ve kırk lokması verilen yerler olmaktan çıkmalıdır. Birer eğitim yuvası haline getirilmelidir. Her hafta ya da ayda bir her kurumumuz Aleviliği gerçek anlamda hem felsefi yönü ile hem inançsal boyutu ile hem de toplumsal boyutu ile Alevilik anlatılmalıdır.”
(HABER MERKEZİ)
Yoruma kapalı.