Alevi Haber Ajansi

Yaşam savunucularından Kadıköy’de eylem: Torba yasaya geçit yok-VİDEO

PİRHA- Önümüzdeki günlerde Meclis Genel Kuruluna gelecek olan torba yasaya tepki gösteren yaşam savunucuları, Kadıköy’de basın açıklaması yaptı. Torba yasanın doğa talanını serbest hale getireceğini belirten yaşam savunucuları, Torba yasada kamu yararına dair hiçbir şey olmadığı kaydettiler. 

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde alt komisyonda onaylanıp önümüzdeki günlerde Meclis Genel Kurulu’nda görüşmeye açılacak, “Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Torba Kanun Teklifi”ne tepkiler sürüyor.

Yaşam savunucuları, maden ve enerji şirketlerine sınırsız imtiyazlar tanıyan torba yasaya karşı eylem yaptı. Eyleme Halkların Demokratik Partisi (HDP) İstanbul Milletvekili Musa Piroğlu da katıldı.

Kadıköy’deki Eminönü İskelesi önünde, “Yaşam hakkı torbaya sığmaz”, “Torba yasa doğanın ölüm fermanıdır, durduracağız” yazılı pankartlar açıldı, torba yasaya karşı dövizler taşındı. Ressamlar da tuval üzerine doğa resimleri çizdi, ayrıca her bir tuvale de “torba yasaya karşı çık” yazdı.

“TORBA’DA KAMUSAL HİÇBİR YARAR YOKTUR”

Melis Akyürek’in okuduğu açıklamada, “Torba’da kamusal hiçbir yarar yoktur, doğanın daha fazla hasar alarak belki de geri dönülmez biçimde bozulmasına yol açacağı da kesindir. Halk yoksulluk içinde açlıkla, sellerle, depremle, salgınla baş etmeye çalışırken, iktidar toplumun kaynaklarını sermayeye aktarmanın yeni yollarını aramaktadır. Yıllardır ormanları, dereleri, kıyıları, tarım alanlarını, ve bölgelerimizi yani tüm doğal ve kültürel varlıklarımızı talan eden AKP bu hamlesiyle adeta bu yıkımın üzerine tüy dikmeyi planlamaktadır. Bugün ülkenin pek çok yerinde halk sokaktadır, “rant ve sermayenin çıkarları uğruna doğayı tahrip edemezsiniz” çığlıkları her yerden yükseliyor. Biz yaşamı savunanlar işçiler, emekçiler, kadınlar, gençler, kentliler ve köylüler “yeter artık” diyoruz. Bu talanı durdurmaya kararlıyız, Torba Yasa’yı geri çekin. Yaşam alanlarımızın yok edilmesine izin vermeyeceğiz” denildi.

Torba yasanın doğa ve yaşam alanlarını yok edeceğini belirten Akyürek, talanın nasıl gerçekleşeceğini maddeler halinde sıraladı.

■ Yenilenebilir Enerji Destekleme Mekanizması’na (YEKDEM) sınırsız yetkiler sağlanmaktadır. Bu yetkiler artık çocukların bile zararını bildiği HES’lerin çok daha fazla artışına neden olacaktır. İktidarın bugüne değin el koyamadığı orman, su ve tarım alanlarının sermayeye devri hızlanacaktır. Bütün bunları da Giresun’da son yaşadığımız felaketin üzerine yapmayı planlamaktadır. Yekdem’in büyük ölçekli HES, RES ve GES’lerle doğaya verdiği zararlar büyük bir artış gösterecektir.
■ Biyokütle Enerji Santralleri’nin (BES) yasada yer almasının bizim için anlamı nettir. Henüz nükleer santral yapmadan santral arazilerine atık gömüsü yapan, Avrupa’nın radyoaktif atığı ile doğayı zehirleyen zihniyet şimdi ek olarak petro kimya ürünleri ile doğayı tahrip etmeyi planlamaktadır. Lastik atıkları ve diğer çöplerden biyokütle diye bahsedilmektedir. Oysa bu santrallerin nasıl zehirli gazlar ürettiğini ve büyük miktarda sera gazı salınımını yaptığını biliyoruz. İklim değişiyor diye dünya ayakta iken, iktidar gözümüzün içine bakarak bize ‘yenilenebilir enerji’ masalı anlatmaktadır.
■ Jeotermal Enerji Santralleri (JES) toprağa ve suya büyük ölçüde zarar vermekte iken, bu santraller için iktidar ‘yenilenebilir enerji’ başlığını seçmiştir. Yasa Jeotermal alanların ihale sürecini hızlandıracak, jeotermal enerji santrallerinin sayılarının artmasına yol açacaktır. Özellikle Manisa, Aydın, Çanakkale Gürpınar ve Tuzla’da doğaya ve tarım alanlarına, bölgede yaşayan halka ciddi anlamda zarar veren JES’ler daha da artacaktır.
■ Her türlü denetimden muaf yeni enerji şirketleri kurulacak, lisanssız ve geçici ruhsatla üretim ile enerji dağıtım şirketlerine, maden şirketlerine yeni kıyaklar yapılacaktır. Pandemide bile ihale yapmaktan vazgeçmeyen İktidar, halka İBAN gönderirken, şirketlerin ihalelere katılımını kolaylaştırmak için, borçlarını ödeme ispatı zorunluluğunu kaldırmakta, ödeme taksitlendirmelerinde çeşitli kolaylıklar sağlamaktadır.
■ Artık ‘Acele kamulaştırma’ dendiğinde, özel ve tüzel kişilerin veya hazine arazilerinin şirketlere devrinin amaçlandığını biliyoruz. Bu yasa ile hukuk, halkı ve doğayı korumaktan uzaklaşacak ve bir talan uygulamasını meşrulaştırmaya çalışacaktır. Böylece iktidar önünde engel olan son küçük taşları da temizlemeye çalışmaktadır.
■ Torba’nın pek çok yerine iliştirilmiş ‘Cumhurbaşkanı’nın yetkisindedir’ sözlerinden anladığımız, petrol, doğal gaz, madencilik alanındaki şirketlerin Türkiye’de her türlü denetim mekanizmasından ve yükümlülüklerden uzak şekilde faaliyette bulunacaklarıdır. Bu ülkede Cumhurbaşkanı’na karşı açılmış olup kazanılmış tek bir dava yoktur.

Doğa talanına izin vermeyeceklerini kaydeden Akyürek, yaşam hakkının torbaya sığmayacağını ifade ederek, “Bugün ülkenin pek çok yerinde halk sokaktadır, ‘rant ve sermayenin çıkarları uğruna doğayı tahrip edemezsiniz’ çığlıkları her yerden yükseliyor. Biz yaşamı savunanlar işçiler, emekçiler, kadınlar, gençler, kentliler ve köylüler ‘yeter artık’ diyoruz. Bu talanı durdurmaya kararlıyız, Torba Yasa’yı geri çekin. Yaşam alanlarımızın yok edilmesine izin vermeyeceğiz” dedi.

PİRHA/İSTANBUL

 

 

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak