Alevi Haber Ajansi

Yalıncakoğlu: Yönetimde olmak erkekler için müthiş bir konfor alanı-VİDEO

PİRHA-Cemevlerinde her türlü hizmeti yürüten kadınlara Alevi kurumlarında yeterli temsiliyet verilmemesine tepki gösteren Yalıncak Sultan Ocağı’ndan Ana Sevim Yalıncakoğlu, yönetimde olmanın erkekler için bir konfor alanı olduğunu söyledi. Yalıncakoğlu, “Üzerimizden bir çığ gibi geçen asimilasyon şiddetini, bu Muaviye zihniyetini bir atalım. Bu Yol’un bize öğrettiği zaten bizi doğru yolda götürür” dedi. 

Yalıncak Sultan Ocağı’ndan Sevim Yalıncakoğlu, cemevlerinde her türlü hizmeti yürüten kadınlara yönetimlerde yer verilmemesine ilişkin PİRHA’ya değerlendirmede bulundu.

“HİÇBİR ERKEK KADINDAN DAHA AKILLI DEĞİL”

Hiçbir erkeğin kadından daha akıllı olmadığına vurgu yapan Yalıncakoğlu, “Biz de sizden yüksek akıllı değiliz ama sizin kadar bizim de analiz gücümüz var. Siz politika konuşuyorsunuz, biz de konuşuyoruz. Ekonominin en babasını, en dibini biz biliyoruz. Bunun içinde yaşıyoruz, hayatı biz yaşıyoruz. Bırakın biraz da buraların nasıl yöneteceğine de azıcık biz karar verelim” dedi.

Yalıncakoğlu, “Ait olduğunuz bir yerde eğer siz yoksanız bu, haklarınızın elinizden alındığı anlamına gelir” diyerek “Zamanın ruhu, zamanın baskısı nedeniyle bu haklar bizden alınmış demektir. Şimdi erkekler yönetmeyi, konforu, sahip olmayı sever. Eğer boşluk bırakırsanız, meydan verirsiniz, talep etmezseniz erkekler yayılmayı da sever. Erkeklerin karakteri yayılmacı bir karakterdir” diye ekledi.

Kadınların cemevlerinin birçok hizmetinde olduğu gibi yönetimlerde de olmaları gerektiği noktasında kadınlara çağrıda bulunan Yalıncakoğlu, “Yaşamın tüm alanlarında olduğu gibi gelip almayı bileceksin. Nasıl cemevlerinin temizliğinde varsınız, merdivenlerin temizliğinde, çay dağıtımında, kermeslerde, sosyal alanlarda, cemlerde, Hakk’a yürüme ekranlarında nasıl saf tutuyorsanız yönetim mekanizmasında da olacaksınız” diye belirtti.

“BU TOPRAKLAR BACIYAN-İ RÛMİ’NİN OLDUĞU TOPRAKLARDIR”

Bacıyan-i Rumi’nin bulunduğu bu topraklarda, onun ruhu ile kadınların birbiriyle dayanışması gerektiğini vurgulayan Sevim Yalıncakoğlu, “Tarihte toplumlar, topluluklar ileriye dönük yaşamlarını sürdürdükçe daha da çağdaşlaşır. Halklar özgürlüğünü genelde yaşayarak kazanır. Biz gerçekten ‘Kara Kazan’ı birlikte kaynatıp özgür çağdaş ve birbirine rızalık veren bir halk olacaksak, bizim geriye dönüp bakmamız lazım. Bizi oradan buraya getiren ve bizi biz yapan o değerlerin yaşam pratiklerine baktığımız zaman biz bu işi çözeriz” dedi.

Eski kaynaklara bakıldığında Fatma Ana’nın, Kadıncık Ana’nın, Bacıyan-i Rûmi’nin karakterlerinin daha rahat görülebileceğini belirten Yalıncakoğlu, şunları kaydetti:

“Hünkârın sözü olan ve tek başına ‘Eline, beline, diline sahip ol’ demekle bitmiyor. Biz genelde diğer 3 öğüdü söylemiyoruz. ‘Eline beline, diline, aşına, eşine, işine sahip ol’ Bu öğüt kadına ve erkeğe söylenir. Sanki bunu sadece erkeklere verilmiş bir öğüt olarak görülmesi doğru bir şey değil. Sonundaki o 3 öğüt nedense kesilmiş. ‘Aşına, eşine, işine sahip’ çık sözü hepsi bir arada kadına ve erkeğe birlikte verilmiş bir öğüttür” diye konuştu.

“ALEVİLİK HER ŞEYE BİR MİSYON YÜKLER”

Cemevlerinin Alevi inancını bugünden yarına taşıyacak olan yerler olduğunu belirten Yalıncakoğlu, “Buraları bina olarak düşünmemek lazım. Alevilik her şeye misyon yükler. Siz burayı Hakk’a ulaşmanın bir mekânı olarak görürseniz burası Hakk’a ulaşmanın bir mekânıdır artık. Mevcut taleplerin ya da hizmet bekleyen Alevi canlara ne yapılması gerektiğine de kadın ve erkek birlikte karar verecek. Çünkü o hizmeti alan, talep eden canlarda kadın erkek ayrımı yok” şeklinde ifade etti.

“YÖNETİMLER ERKEKLER İÇİN MÜTHİŞ KONFOR ALANI”

Erkeğe de kadına da Hakk’a yürüme erkanı yapıldığının altını çizen  Yalıcakoğlu, şöyle devam etti:

“Nasıl her mertebede eşitsek, nasıl ki burada kadının da, erkeğin de lokmasını yediriyorsak, bu hizmetlerin nasıl yürüyeceği, bu politikaların nasıl yapılacağı, devlete karşı nasıl durulacağı ve başımıza bela çıkarılan Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı’na karşı nasıl politikalar geliştirileceğine karşı kadın erkek aklıyla hep beraber çözmemiz lazım.”

“KADINLARI ÇAĞIRMAYIN, KADINLARIN YERİNİ BOŞ BIRAKIN”

Yönetimlerde 7 kişinin hepsinin de erkeklerden oluştuğunu, sorulduğunda ise’ kadınlar gelmiyor’ denilmesinin doğru olmadığını belirten Yalıncakoğlu, “Soruyorum, ‘hiç mi biri yoktu’ diyorum, ‘biz çağırdık ama kadın arkadaşlardan kimse gelmedi’ diyorlar. Çağırmayın, kadınların yerini boş bırakın. Siz bir boş bırakın, biriniz kalkın ki biz oturalım. Oradan biz mi kaldıralım sizi, bunu mu istiyorsunuz? Gelin alın yerinizi. Siz gelip almazsanız kimse yerinden yer açmıyor, onu bir kere söyleyeyim. Buralar erkekler için müthiş konfor alanı” diyerek tepki gösterdi.

“ÜZERİMİZDEN ÇIĞ GİBİ GEÇEN ASİMİLASYON ŞİDDETİNİ ATALIM”

Erkeklerin hiçbirisinin kadınlardan daha akıllı olmadıklarını vurgulayan Sevim Yalıncakoğlu, şunları ifade etti:

“Biz de erkeklerden yüksek akıllı değiliz, ama erkekler kadar bizim de analiz yapma gücümüz var. Siz politika konuşuyorsunuz, biz de konuşuyoruz. Ekonominin en babasını, en dibini biz biliyoruz. Bunun için de hayatı biz yaşıyoruz. Bırakın biraz da buraları nasıl yöneteceğine de azıcık biz karar verelim.
Kadınlar bir şeye canı gönülden bağlılarsa, onu bugünden yarına götürülmesi için canla başla çalışırlar. Kadınlar var olan işini sessiz sedasız ama düzenli yürütürler. Üzerimizden bir çığ gibi geçen asimilasyon şiddetini, bu Muaviye zihniyetini ve tarihten günümüze gelen siyasal İslam zihniyetini, üstümüzdeki o tortusunu bir atalım. İnanın biz baş başa kaldığımızda hiç kimsenin bir şeyi dizayn etmesine gerek yok. Bu Yol’un bize öğrettiği zaten bizi doğru yolda götürür. Bundan hiç kimsenin şüphesi olmasın.”

Cebrail ARSLAN/ANTALYA

Bunları da beğenebilirsin

Yoruma kapalı.

Web sitemiz, deneyiminizi daha iyi hale getirmek amacıyla çerezler kullanmaktadır. Bu durumda herhangi bir sıkıntı yaşamayacağınızı düşünüyoruz, ancak isterseniz çerezleri devre dışı bırakma seçeneğiniz her zaman mevcuttur. Kabul ediyorum devre dışı bırak