PİRHA-Varto depreminin ardından konut yapımı için Dünya Bankası’nın gönderdiği yardım Erzurum köylerinde karşılık bulmadı. Erzurum’un Hınıs ve Tekman’daki köylerine yapılan afet konutları için köylüler en az 20 bin TL’den fazla borçlandırıldı. Afet konutları adı altında evlerinden de olan köylüler, bu borçlanmayı kabul etmediklerini ifade ettiler.
HABERİN VİDEOSU
1966’da Muş Varto’da meydana gelen depremin ardından resmi rakamlara göre 2 binin üzerinde insan yaşamını yitirmişti. Depremden 35 yıl sonra ise barakalarda kalan halk için Dünya Bankası’ndan gelen yardım ile konutlar yapıldı. Varto’nun yanı sıra depremden etkilenen Erzurum’un Tekman ve Hınıs ilçe köyleri de bu konutlardan son 10 yıl önce yararlanmaya başladı. Köylüler, ancak depremin ardından değil son 10 yıl önce köy şartlarına uyumsuz yapılan TOKİ afet konutları için en az 20 bin TL’nin üzerinde borçlandırıldı. Yaşananlara tepki gösteren köylüler, “Dünya Bankası’nın gönderdiği paralar nereye gitti?” diyerek ipotek altına alınan evlerinin bu borçlarını ödemek istemediklerini vurguladılar.
“İNSANLARI BORÇLANDIRDILAR”
10 yıl önce yapılan Erzurum Hınıs’a bağlı Kalecik köyündeki TOKİ’lerde kalan Hüseyin Gültepe, Dünya Bankası’nın depremzedeler için gönderdiği paranın doğru kullanılmadığını söyledi. Gültepe, “Depremde zarar gören insanlara bir yardımı olmadı. O paralar gitti. O hükümet politikası neyse konutlar yapıldı. Bu konutları TOKİ’ye bağladılar, insanları borçlandırdılar” dedi.
“DEVLET O PARALARI KULLANDI, HALK MAĞDUR EDİLDİ”
“Aslında bu konutlar mağdur olan insanların hakları. Devlet o paraları kullandı ve halk mağdur kaldı” diyen Gültepe, insanların o dönem konutlar yapılmadığı için göç etmek zorunda kaldığına dikkat çekti. Yıllar sonra yapılan konutlarlarla da borçlandırıldıklarını söyleyen Gültepe, ödeme talep edilirse AİHM’a başvuracağını kaydetti:
“Ödeme yapılmazsa ipotekli ödemek zorunda halk. Ben mağdurum. Hakkım var devlete tazminat davası açacağım. Devletin bana yardım etmesi gerekirken beni borçlandırıyor. Şuan halk bu parayı ödemek zorunda, bilmeden imzaladılar. Ödemedikleri takdirde devlet el koyar, başka bir ikinci şahsa satabilir ve kimse bir hak talep edemez. Ödeme talep edilirse AİHM’e başvuracağım. Çünkü bu benim hakkım.”
“TOKİ’LER KÖYE UYGUN YAPILMADI, DEVLET ALEVİ HALKINI SUSTURDU”
Yapılan TOKİ konutlarının da sorunlu olduğuna ve köy yaşamına uygun olmadığına dikkat çeken Gültepe, “Duvarlardan su akıyor. Yeraltı giderleri yok. Ama vatandaş mecbur kalmış. Şuan bir köyde hayvancılık yapıyoruz. Ahır yapılmalı. Çamurun pisliğin içinde yaşıyoruz. Bizim haklarımız gasp edildi. Devlet o zaman Alevi halkını susturdu. Şuan herkes mağdur” ifadelerini kullandı.
“BİZE 28 BİN LİRA BORÇ ÇIKARDILAR, ÖDEMEYECEĞİM”
82 yaşındaki Cemal Taşbilek de Erzurum Hınıs’a bağlı Hayran köyünden. “Ağır hasar konutları yapıldığı için köyümü terk edip bu konutlara yerleştim” diyen Taşbilek şöyle konuştu:
“66’dan bu yana çok vakit geçti ama devlet yaptırmadı. Dünya Bankası onlara para verdi fakat yetiremediler, yapamadılar. Bizden müsaade istediler ağır hasar diye yaptırmaya. Biz de müteahhite vekaletimizi verdik. Üç köyün toplu konutlarını merada yaptılar. Bu konutlar yapılırken borçlanmadan bahsetmediler. Konut başına 28 bin lira borç çıkardılar bize. Bana talimat geldi verin diye fakat itiraz ettik.”
Yapılan TOKİ konutlarından memnun olmadıklarını da söyleyen Taşbilek, bu borcu ödememekte kararlı: “Gelsin konutları alsınlar. Yani idam etseler de bu borcu ödemeyeceğim.”
“O PARAYI NEDEN ALDI YEDİ?”
22 yıldır Hayran Köyü’nde muhtarlık yapan Fevzi Obay da, hükümete tepki gösterdi:
“Bu konutların yapılması için tüm dünya devletleri Türkiye’ye yardım vermedi mi? Madem öyleyse o parayı neden aldı yedi. Bir de bizi borçlandırıyor. 22 yıl muhtarlık yaptım. O dönemde bize bir şey söylemediler. Kışın burada yaşantı olmaz. Devlet geliyorsa teslim ederiz devlete bize lazım değil. 100 tane hayvanın olsa burada yaşantı olmaz çünkü fırtına oluyor. Gelsin konutları teslim alsın.”
Hayran köyünden Kekil Karaca da şöyle konuştu:
“Bizim köy iç iskana tabiydi. Devlet tepede bize konut yaptı. AFAD işler müdürlüğü yaptılar, ondan sonra borca çevirdiler. Şimdi borçta, herkes fakirdir, parası yok. Devlete biz bunu ödemiyoruz, kendimizi idare edemiyoruz. Ne maaşımız var ne de başka bir şeyimiz. Allah devletten razı olsun bize bu konutları yapmış ama borç yapmışlar ne yapalım ödeyemiyoruz.”
Semra ACAR/Sevim KAHRAMAN
ERZURUM
Yoruma kapalı.