PİRHA- İstanbul Valiliği, kent genelinde sokak köpeklerinin “kontrolsüz beslenmesini” yasaklayan bir genelge yayımladı. Genelge; hastane, okul, çocuk oyun alanı, ibadethane, park ve yol kenarları gibi kamusal alanlarda besleme yapılmasını engelliyor. Uygulamanın gerekçesi olarak “halk sağlığı”, “çevre temizliği” ve “kemirgen popülasyonunun artışı” öne sürülüyor. Ancak karar, İstanbul’daki binlerce gönüllü hayvan besleyicisi ve hayvan hakları savunucuları tarafından hayvanların yaşam hakkını tehdit eden bir uygulama olarak değerlendiriliyor.
“BESLENME YASAKLANIRSA HAYVANLAR AÇLIK VE ŞİDDETE İTİLİR”
Hayvan hakları örgütlerine göre, sokaktaki hayvanların düzenli beslenmesi sadece bir vicdan meselesi değil aynı zamanda kontrolsüz çoğalmayı ve saldırganlaşmayı engelleyen bir kamusal sorumluluk. Aç kalan köpeklerin sürü halinde davranma ihtimalinin arttığına dikkat çeken savunucular, valiliğin kararının kamu güvenliğini artırmak bir yana, uzun vadede daha büyük sorunlar yaratabileceğini vurguluyor.
Uzmanlara göre, aç bırakılan hayvanlar hayatta kalmak için çöp karıştırmaya, trafik içinde dolaşmaya, çöplere ve hayvanlara saldırmaya itilebilir. Bu da hem hayvanların hem de insanların güvenliğini tehlikeye atıyor.
“YASAĞIN ARDINA SIĞINARAK TOPLAMA OPERASYONLARI MI GELECEK?”
Hayvanseverlerin en büyük kaygılarından biri de bu kararın, şimdiye kadar pek çok ilde görüldüğü üzere, toplu köpek toplama operasyonlarının önünü açması. Birçok gönüllü, belediyelerin hâlihazırda yeterli barınak kapasitesine ve etkin bir kısırlaştırma programına sahip olmadığını hatırlatıyor.
Gönüllüler kararın ardından şu soruları yöneltiyor:
-
Sokak hayvanları beslenmezse nasıl hayatta kalacak?
-
Belediyelerin kısırlaştırma kapasitesi bu kadar hayvanı yönetmeye yeterli mi?
-
Aç kalan hayvanların saldırganlaşması durumunda sorumluluk kimde olacak?
-
Bu yasak, hayvanları görünmez kılıp “toplama” süreçlerine zemin mi hazırlıyor?
“ÇÖZÜM YASAĞI DEĞİL KAPSAMLI BİR REHABİLİTASYON PLANI”
Hayvan hakları savunucuları, İstanbul’da gerçek bir çözümün ancak bilimsel, sürdürülebilir ve hak temelli politikalarla mümkün olduğunu vurguluyor. Önerilen yol haritası ise şöyle:
-
Kentin tamamında yaygın, ücretsiz kısırlaştırma programları
-
Modern ve yeterli kapasitede bakımevleri
-
Hayvanların aç kalmasını engelleyen, belediye tarafından planlı besleme noktaları
-
Mahallerde gönüllü besleyicilerle işbirliği
-
Ceza yerine eğitim, yasak yerine düzenleme
Valiliğin yasak kararının nasıl uygulanacağı, belediyelerin ne tür adımlar atacağı ve hayvanların aç bırakılmadan nasıl korunacağı ise İstanbul’un en yakıcı gündemi olmaya devam ediyor.
HABER MERKEZİ
Yoruma kapalı.