PİRHA-İstanbul Gazi Mahallesi’nde bulunan iki cemevini ziyaret eden Yeşil Sol Parti Eş Sözcüsü Çiğdem Kılıçgün Uçar, “Alevilerin yürüttüğü mücadeleyi kendi mücadelemiz olarak görüyoruz” dedi. Uçar, “Bizler açısından bu seçimin asıl belirleyeni, Kürtlerin yürüttüğü özgürlük ve demokrasi; Alevilerin yürüttüğü eşitlik, kadınların yürüttüğü eşitlik ve özgürlük, gençlerin gelecek mücadelesidir” dedi.
Yeşil Sol Parti Eş Sözcüsü Çiğdem Kılıçgün Uçar ile beraberindeki partililer bugün İstanbul’un Sultangazi ilçesinde bulunan Alevi Kültür Dernekleri (AKD) Sultangazi Pir Sultan Abdal Cemevi ile Gazi Cemevi’ni ziyaret etti. Uçar‘a ziyareti sırasında Yeşil Sol Parti İstanbul Milletvekili Adayı Öztürk Türkdoğan da eşlik etti.
Uçar‘ın ilk durağı AKD Sultangazi Pir Sultan Abdal Cemevi olurken, cemevi yönetimi ve emekçileri ile bir araya geldi. Cemevi başkanı Zeynal Odabaş ziyaret sırasında “Demokrasi mücadelesini birlikte kazanacağımızı düşünüyoruz. Tutsak canlarımız var. Bu adaletsizlik bir gün mutlaka sona erecek. Yezid zihniyetli iktidarın davalarını, yargılamalarını meşru bulmuyoruz. Bizleri yargılasalar da demokrasiden, hoşgörüden, barıştan, bir arada yaşamaktan asla vazgeçmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.
“ALEVİLERİN MÜCADELESİNİ KENDİ MÜCADELEMİZ OLARAK GÖRÜYORUZ”
Odabaş‘ın ardından söz alan Uçar ise 14 Mayıs seçimlerinin önümüzdeki yüzyılı etkileyecek bir niteliğe sahip olduğunu belirterek, şöyle konuştu:
“Mücadele geleneğini devraldığımız Halkların Demokratik Partisi ile Yeşil Sol Parti, Türkiye’de kadın milletvekillerinin parlamentoda en çok olmasını sağlayan, eşit başkanlık sistemi ile eşit temsiliyeti sağlayan bir gelenek. Çok kritik bir seçim süreci ile karşı karşıyayız. Bu seçimin mevcut iktidar ile toplumun iktidara karşı olan mücadelesi arasında geçeceğini düşünüyoruz. Haftalardır alanları geziyoruz. Halkların çok büyük bir teveccühü var. Mevcut tek adam rejiminin Alevi halkına, Kürt halkına ve bütün demokratik mücadele alanlarına uygulamış olduğu baskı politikalarının sonuna gelmiş durumdayız. Alevilerin yürüttüğü mücadeleyi kendi mücadelemiz olarak görüyoruz. Kadim bir mücadele var. Bu mücadele temelinin Türkiye’de yaşayan bütün halklar açısından bir öncü rol oynadığının farkındayız. Biz de sizin mücadelenizin bir parçasıyız ve büyütmek için elimizden geleni yapacağız. Devletin ve mevcut iktidarın kodlarında kendi Alevisini ve kendi Kürdünü yaratma projesi hiç bitmedi. Son olarak kurulan Alevi Bektaşi Kültür ve Cemevi Başkanlığı ile devletin kodlarının iktidar ile birlikte hala değişmediğinin, aynı inkar ve asimilasyonun devam ettiğinin göstergesidir. Bütün mücadele alanlarında yükselen direniş aslında bir değişimi gösteriyor. Yüzyılın mimarı olacak bir seçim ile karşı karşıyayız.
“ŞİDDET DIŞINDA YÖNETME MEKANİZMALARI YOK”
Yeşil Sol Parti Eş Sözcüsü Çiğdem Kılıçgün Uçar ve partililerin ikinci durağı Gazi Cemevi olurken, Uçar burada da şunları dile getirdi:
“Bu ülkenin coğrafyası çok kimlikli, çok kültürlü. Uzun bir süredir aslında bu kimliklerin inkarı üzerinden inşa edilmeye çalışılan ve bugün geldiğimiz aşamada da şiddet dışında hiçbir yönetme mekanizması bulunmayan bir tek adam rejimi ile karşı karşıyayız. 22 yıllık bu süre zarfında AKP-MHP iktidarı bürokrasi, şiddet biriktirdi ama başta Aleviler, kadınlar, Kürtler, demokratik muhalefeti yürüten bütün kesimler de çok büyük deneyim ve tecrübe biriktirdi. Bizler açısından bu deneyim, 14 Mayıs’ta demokratik bir Türkiye’ye evrilmesi gereken bir süreci ifade ediyor. Alevi mücadelesinden feyz alan bir parti çalışması sürdürüyoruz. Bizler açısından bu seçimin asıl belirleyeni, Kürtlerin yürüttüğü özgürlük ve demokrasi; Alevilerin yürüttüğü eşitlik, kadınların yürüttüğü eşitlik ve özgürlük, gençlerin gelecek mücadelesidir.
Dilan ŞİMŞEK/ İSTANBUL
Yoruma kapalı.