PİRHA-TV10 eyleminin 63. haftasında Maraş Valiliği’nin Maraş anmasını yasaklamasına tepki gösterdi. Açıklamada ayrıca çok sayıda gazetecinin cezaevinde olduğu hatırlatılarak, “Biz Alevilerin sesiyiz. Siz bizi Alevi toplumundan koparmaya mı çalışıyorsunuz?” denildi.
Haberin Videosu
KHK ile kapatılan TV 10 çalışanlarının başlattıkları eylem 63. haftasında devam etti. Eyleme Alevi kanaat önderlerinden Servet Demir, sanatçı Yıldız Arslan, İHD MYK üyesi Adnan Vural, cumartesi insanları ve insan hakları savunucuları destek verdi.
“GAZETECİLER ÖZGÜR DEĞİLSE O ÜLKEDE ÖZGÜRLÜKTEN BAHSEDİLEMEZ”
İlk olarak konuşan TV10 Yönetim Kurulu Başkanı Veli Büyükşahin, Maraş Katliamı’nın yıldönümü yaklaşırken Maraş Valiliği’nin toplu gösteri, yürüyüş ve basın açıklamalarını yasaklamasına değindi. Büyükşahin, “Bu ülkede özgürlükten, demokrasiden ve barıştan bahsetmek mümkün değil. Bir ülkede gazeteciler özgür değilse o ülkede özgürlükten bahsetmek mümkün değil” dedi.
Aleviler üzerindeki baskıların devam ettiğini belirten Büyükşahin, Malatya’da, Manisa’da ve İstanbul’da Alevilerin evlerinin işaretlenmesine ilişkin faillerin hala açığa çıkmadığını kaydetti.
“HER TÜRLÜ BEDELİ ÖDEMEYE HAZIRIZ”
TV10 kameramanı Kemal Demir’in tutuklu olduğunu hatırlatan Büyükşahin, TV10 çalışanları olan Kemal Karagöz ve Rohat Emekçi’nin ifadelerinin alındığını ekledi. TV10 aleyhine dosya oluşturulmaya çalışıldığını kaydeden Büyükşahin, şunları ifade etti:
“Biz Alevilerin sesiyiz. Siz bizi Alevi toplumundan koparmaya mı çalışıyorsunuz? Ne yaparsanız yapın bizim yaptığımız her şey apaçık ortada. Biz bu ülkenin sorunlarını Alevilerin sorunlarını ekranlara taşıdık. Alevilerin inancının ekranlara taşınmasına var mı bir diyeceğiniz? Bu konuda her türlü bedeli ödemeye hazırız. Alevilerin tarihini, kültürünü, Alevi toplumunun yaşadıkları katliamları ekranlara taşımaya devam edeceğiz.”
“KEYFİLİKLE YÖNETİLEN BİR ÜLKE KONUMUNA GELDİK”
Büyükşahin’in ardından söz alan İHD MYK Üyesi Adnan Vural, 15 Temmuz Darbe girişiminin ardından ilan edilen OHAL ile beraber kanunsuzluğun yükseldiğini ifade ederek Türkiye’nin keyfilikle yönetilen bir ülke konumuna geldiğini belirtti. Sokağa çıkıp hak aramanın yasaklanmış olduğunu kaydeden Vural, Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın Ankara’da Yüksel Caddesi’nde başlatmış oldukları direnişe değinerek “Nuriye ve Semih OHAL’in karanlığını yıkan bir direniş başlattılar. Direnişlerini selamlıyoruz” dedi.
“NEDEN KAPATILDIĞINI HALA ANLAMADIM”
Vural’ın ardından konuşan sanatçı Yıldız Arslan, TV10’u neden kapattıklarını hala anlamadığını söyleyerek “Biz Ramazan’da sokakta su içmezken TV10 Muharrem ayında kapatıldı” ifadelerini kullandı. Eleştireni ceza evine atmanın, yok etmenin ve tutuklamanın demokrasi olmadığını belirten Arslan, bu ülkede yaşayan bütün halkların birlikte duruş sergileyerek bu ülkeyi değiştirebileceğini kaydetti.
Eylem Arslan’ın söylediği deyiş ile sona erdi.
(HABER MERKEZİ)
Yoruma kapalı.