Urfa’da Türkmen Alevilerin yaşadığı Kısas Mahallesi sakinleri, kirli içme suyundan kaynaklı çocuklarının yarısının karın ağrısı ve ishal şikayeti ile hastanelik olduğunu belirtti. ŞUSKİ ise, suyun dünya standartlarında ve iddiaların asılsız olduğunu savundu.
Dihaber’de yer alan habere göre, Urfa’nın merkez Haliliye ilçesinde çoğunluğu Türkmen Alevisi yurttaşın yaşadığı 10 bin nüfuslu Kısas Mahallesi sakinleri, içme suyunun kirliliğinden şikayetçi. Mahallelilerin iddiasına göre akan kirli şebeke suyu, çocuklarda başta olmak üzere karın ağrısı ve ishale yol açıyor. Mahalleliler yaşadıkları su problemini ilettikleri Urfa Su ve Kanalizasyon İşleri Genel Müdürlüğü’nün (ŞUSKİ), şikayetlerini kayda almadığını savundu.
ARITILMAMIŞ SU İÇİYORLAR
Mahalle esnafı 42 yaşındaki İsmail Güleç, suyun içilemeyecek kadar berbat olduğunu ifade ederek, “Bir tane su depomuz var, ama işlevi yok. Çünkü su arıtılmıyor. Suyumuz aşırı derecede kireçli ve yosunludur. Bununla ilgili ŞUSKİ’yi aradığımızda bahane arayıp sorunla ilgilenmiyorlar. Buraya kaç defa bazı kişiler gelip suyu tahlil ettiler. Yapılan tahlillerde suyun kirli olduğunu söylediler” dedi. Dar gelirli oldukları için arıtma sistemi takamadıklarını söyleyen Güleç, günlük yaşamlarında kirli suyu kullanmak zorunda kaldıklarını ifade etti.
“200 ÇOCUKTAN 100’Ü İSHAL”
Bir diğer mahalle esnafı Ali Men (30), su ile ilgili yaşadıkları sıkıntılar konusunda tahammüllerinin kalmadığını dile getirdi. Suyun nadiren aktığını, 10 bin nüfuslu mahallede temiz suyun bulunmadığını söyleyen Men, “Bana 2 bin lira su faturası gelmiş. Eğer ben 2 bin lira ödüyorsam, temiz su içmek benim hakkımdır. Köyde 200 çocuk varsa bunlardan 100’ü ishaldir. Devlet fakir fukaradan yüksek su faturası almasını biliyor, fakat temiz suyu vermeyi bilmiyor” diye konuştu.
“BU SUYU HAYVANA VERSENİZ İÇMEZ”
35 yaşındaki Cemal Erdem de, suyun içilemediğini ve hastalık bulaştırdığını söyledi. 3 çocuk babası Erdem, çocuklarını içtikleri sudan kaynaklı sürekli karın ağrısı şikâyetiyle hastaneye götürdüğünü belirtti. Hamallık yaparak geçimini sağladığını söyleyen Erdem, “Ben hamalım, günlük 50 TL kazanıyorum. Kazandığım para ile ev mi geçindireyim, yoksa bin 500 TL’ye arıtma sistemi mi takayım” diyerek sitem etti. Mahallede tek su deposu olduğunu, onun da üstü açık ve bakımsız olduğunu belirten Erdem, içtikleri suyu hayvanların bile içemediğini, ancak içmek zorunda kaldıklarını ifade etti.
ŞUSKİ: İDDİALAR DOĞRU DEĞİL
Söz konusu iddialar ile ilgili Dihaber’e konuşan ŞUSKİ Şube Müdürü Ahmet Altıngöz, İl Sağlık Müdürlüğü’nün tüm hatlarını günde üç adet numune alarak kontrol ettiklerini belirterek, Urfa genelinde otomatik arıtma ve klorlama sistemlerinin olduğunu, dolayısıyla suların kirli olmasının mümkün olmadığını belirtti. Altıngöz, “Kısas’taki kuyu suyudur ve otomatik klor sistemimiz vardır. Her gün sudan İl Sağlık Müdürlüğü ve bizim arıtma sistemi ekiplerimiz numune alıyor. Dünya sağlık standartları gereğince de yer altı zemin suları arıtılmaz, çünkü onlar doğal arıtmanın içinden geliyor. Kaya ve kilden süzülüp geliyorlar. Varsa böyle bir iddia sağlık raporu ile gelsinler. Varsa kurumu ilgilendiren bir durum, anında müdahale edelim” dedi.
Yoruma kapalı.